‘ABD-Türkiye ilişkileri yeni krizlere gebe’
Londra merkezli Avrupa Dış ilişkiler Konseyi (ECFR) ABD ile yeni bir krizin önlenmesinin ‘imkansız’ olduğu ileri sürdü.
Avrupa ile ilişkilerinde gerilimli bir dönemden geçen AKP hükümeti, ABD ile yaşadığı krizler, Batılı analistlerin dikkatini çekmeye devam ediyor.
Ankara-Washington ilişkilerinin Ekim ayında “dibe vurduğunu” düşünen Londra merkezli Avrupa Dış ilişkiler Konseyi (ECFR) ikili ilişkilerinin gerilime nedenlerine ilişkin yaptığı değerlendirmede ilişşkilerin yeni krizlere gebe olduğunu ve yeni krizin önlenemeyeceği belirtildi.
ECFR tarafından yayımlanan bir makalede Türkiye ile ABD arasındaki bağların, ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu çalışanının tutuklanmasının ardından vize işlemlerinin askıya alındığı Ekim ayında “dibe vurduğu” yorumu yapılıyor. “Vizelerin askıya alınması, uzun bir süre yürümeyen ve şimdi kendi kendine yıkılma yolunda olan bir evlikte sadece buzdağının ucu” gibi ifadeler kullanılıyor ve ilişkinin “çok zor” bir dönemle karşı karşıya bulunduğunun altı çiziliyor. Bu çerçevede Türkiye’de ABD’nin 15 Temmuz darbe girişimi ile “bir ilgisi olduğu” algısı, Ankara’nın Fethullah Gülen’in iade edilmemesinden duyduğu “hayal kırıklığı”, Washington’un Suriyeli Kürtlere verdiği destek, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemini alma kararı ile Ankara’nın son döneme Tahran, Moskova ve Venezuela’ya “açılımları” ile korumalar krizi gibi çeşitli faktörlere işaret ediliyor.
SARRAF DAVASININ OLASI ETKİLERİ
Avrupa Dış İlişkiler Konseyi’nin analizinde New York’ta görülen Sarraf davasının ikili bağlar için oluşturduğu soruna da değiniliyor. Makalede Sarraf davasında verilecek kararının Ankara için “mahcup edici olma potansiyelinden” söz edilirken, Türkiye’nin bankacılık denetçileri, İran yaptırımlarının “ihlal edildiği” gerekçesiyle “Türk bankalarının milyarlarca dolar tutarında cezaları ile karşı karşıya kalabileceklerini yalanlasa da piyasaların ikna olmadığı” öne sürülüyor. Nitekim, ABD ile “gerilimlerin başlamasından bu yana, özellikle ABD’li konsolosluk çalışanının tutuklanmasının ardından Türk lirasının “dramatik biçimde değer kaybettiğini ve ekonomik gerileme söyleminin zaten olumsuz olan yatırım iklimi vurduğu” görüşleri de dile getiriliyor. Avrupa Dış İlişkiler Konseyi’nin makalesi şu iddiaya da yer veriliyor: “Irak ve Suriye’de kaos yayılırken kırılgan bir ekonomi ve komşu Avrupa ile zayıf ilişkiler varken 2019 seçimleri öncesi (Cumhurbaşkanı) Erdoğan’ın ihtiyacı olan en son şey, uzun süredir NATO müttefiki olan ülke ile bir kriz. Ancak bu noktada bu önlenmesi imkansız görünüyor.” (ANKA)