30 Ekim 2017 11:03

TMMOB: Melih Gökçek Ankara'ya yaptıklarının hesabını vermeli

TMMOB Ankara İKK Sekreteri Özgür Topçu, Melih Gökçek'in istifa ederek kurtulamayacağını, yaptığı usulsüzlüklerin hesabını soracaklarını belirtti.

Paylaş

TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in istifasına ilişkin basın açıklaması düzenledi.

Açıklamayı okuyan TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Özgür Topçu, Gökçek’in istifa ederek kurtulamayacağının altını çizdi. Ankara'nın 23 yıldır nasıl talan edildiğini anlatan Topçu, kamu yararını gözeten, katılımcı ve şeffaf belediyecilik için önerilerde bulundu. 
TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in istifasına ilişkin basın açıklaması düzenledi. Makine Mühendisleri Odası Ankara Şubesinde gerçekleşen açıklamayı TMMOB Ankara İKK Sekreteri Özgür Topçu okudu. Topçu, Gökçek’in övünerek anlattığı projelerine karşı, TMMOB tarafından tespit edilmiş, yasa ve yönetmeliklere aykırı, kentsel planlamadan, bilimsellikten uzak ve halk için değil rant için gerçekleştirilmiş birçok konunun yargıya taşındığını söyledi. Gökçek’in gerici, neoliberal ve piyasacı politikaları uygulamaya koyarken arkasına AKP iktidarının gücünü aldığını ifade eden Topçu, bu sebeple Gökçek’in istifasının Ankara’nın kurtuluşu anlamına gelmediğini belirtti. Topçu “Gökçek gitse de, iktidarın politikalarını sürdüren yerel yöneticiler ve yandaş sermaye grupları, rant ve talan projeleriyle kentimizi, sakinlerini sömürmeye devam edecek” dedi. Gökçek’in hesap vermeden, yargılanmadan, harabeye çevirdiği Ankara’yı arkasında bırakarak gittiğini dile getiren Topçu, Ankaralıların Gökçek’in zulmünü unutmayacağını söyledi. Topçu, Gökçek’in istifa ederek kurtulamayacağının altını çizerken, halkın parasını sermayeye, cemaatlere peşkeş çekip rant için her türlü usulsüzlüğü ve yolsuzluğu yapanlardan hesap soracaklarını ifade etti. 

RANT, TALAN VE İSRAFLA DOLU 23 YIL

TMMOB Ankara İKK tarafından hazırlanan rapor ile Melih Gökçek'in Ankara'ya verdiği zarar açıklandı. Raporda yer alan Gökçek'in icraatları özetle şöyle: 70 günde bitirilmesiyle övünülen “70 gün Alt Geçidi” defalarca sular altında kaldı, ODTÜ ormanı iki kere talan edildi, AOÇ kavşağı ortasına 10 milyon liralık dinazor heykeller konuldu, İller Bankası binası yapılan tadilatın ardından yıkıldı, 71 milyon lira harcanan ve en gözde mekan olacağı iddia edilen ve “demir kafes” olarak bilinen yapı 8 yılın ardından yıkıldı, Ankara'nın meşhur giriş kapılarına 25 milyon harcandı, AOÇ yıllarca talan edildi, “Ankapark ucubesi” dikildi, Ankara'nın içme suyu ihtiyacını karşılayan İvedik arıtma tesisi alanına ASKİ spor salonu yapıldı, 312 köprülü kavşağı ile övünen Gökçek, Ankara şehir içi trafiğini otoyola dönüştürdü, Çubuk Barajı kaderine terk edildi, uzun yıllar tamamlanmayan metroların yapımı Ulaştırma Bakanlığı'na devredildi, birçok kentsel dönüşümle semtler ranta kurban edildi, toplu ulaşım saatleri  erkene çekilerek başkent ölü bir şehre dönüştürüldü, belediye hizmetleri oy oranlarına göre şekillendirildi, belediye meclisi tam bir mütehait şirketi gibi çalıştı.

KAMU YARARINA, KATILIMCI VE ŞEFFAF BELEDİYECİLİK TALEBİ

Özgür Topçu yaptığı açıklamada, yerel yönetim politikalarına ilişkin çözüm önerilerinde bulundu. Yerel yönetimlerin katılım ve denetimde demokratikleşmeyi içselleştirmesi gerektiğini belirten Topçu, yerel yönetim anlayışının hukuka saygılı, kamu yararını gözeten, şeffaf bir yaklaşımda olmasını önerdi. “Kentsel kamu hizmetlerini ticarileştiren özelleştirmeler ve taşeronlaştırmalar durdurulmalı, reddedilmelidir” diyen Topçu, bütünleşik bir konut politikası geliştirilerek konuttun anayasal bir barınma hakkı olarak ele alınması ve dar-orta gelirlilerin nitelikli konut edinmelerine olanak sağlayacak politikaların devletin temel politikası olması gerektiğini söyledi. Kentlerde afetten korunma ve en az etkilenme amacıyla “Afet Risk Yönetimi” anlayışının benimsenmesi gerektiğini ifade eden Topçu, öncelikle afet riski olan bölgelerin tespit edilerek önlem alınmasını talep etti. Topçu, “Planlama yaklaşımında planı yalnızca fiziksel müdahaleye odaklanan nihai bir belge olarak değil, doğal ve kültürel değerlerin korunması ile sosyo-ekonomik gelişme için araçları ortaya koyan, katılımcı, müzakereci, dinamik ve disiplinler arası gerçekleştirilen esnek bir süreç olarak benimsemelidir” dedi. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Basel’de '100. yılında Ekim Devrimi' konuşuldu

SONRAKİ HABER

Sur’da zorla çıkarmaya tepki gösterildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa