04 Ağustos 2012 05:28

Kreş yardımı kimin ihtiyacını karşılayacak?

Kreş konusu, Temmuz ayının son günlerinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı ve Bakanın yardımcısı tarafından gündeme getirildi. Yetkili ağızlardan yapılan açıklamalarda dikkat çeken çok önemli iki vurgu söz konusuydu: Ülkenin nitelikli “genç işgücü ihtiyacı” ve “rekabet edebilirlik”. Elbette t&

Kreş yardımı kimin ihtiyacını karşılayacak?
Paylaş
I. Nisan Kalender

Türkiye imalat sektöründe Çin ile rekabet ediyor. Elbette Çin ile rekabet etmek demek, nitelikli esnek çalışan işgücünü en ucuza çalıştırabilmek demek. Ancak bu da yedek işgücü ordusunu arttırmakla mümkün olabiliyor. Mesleki eğitim programlarında 5 kişinin istihdam edileceği bir işe 15 kursiyerin alınmasının nedeni de bu. Şimdiye kadar bir rezerv olarak tuttukları kadın iş gücünü şimdi işlevli kılmak amaçlanıyor. Özellikle kadınların çalıştırılmasının iki boyutu var. Birincisi kadınların evden çıkması ve erkeklerin tahakkümü karşısında güçlenmeleri için önemli. Ancak ikinci boyutu, daha da şiddetlenmiş bir sömürü altında çalıştırılma riskleri. Tarihsel olarak da bakıldığında hem ihtiyaçlarını karşılayacak şeyleri, hem de kendilerini ve insan soyunu üreten insan cinsi, kapitalist patriyarkal toplumda piyasaya yönelik olarak sürdürülen toplumsal üretim ile genel olarak insan soyunun ve emek gücünün üretilmesini sağlama anlamında kadınların karşılıksız ev ve bakım emeğine dayanan yeniden üretimi birbirinden ayrıştırmıştır. Sermaye, emek gücünün yeniden üretimini patriyarka sayesinde kendi dışında tutar, maliyetlerine dahil etmez. Ücretli bir işte çalışıp çalışmamalarından bağımsız olarak kadınlar için ev işleri ve yaşlı, hasta, çocuk ve engelli bakımı kadınların patriyarka sayesinde “doğal kadınlık görevlerine” dönüşür. Dahası, çocuk, hasta, engelli ve yaşlı bakımının giderek piyasalaşması bir yandan kadını daha fazla eve kapatarak, görünmeyen ev-içi emek sömürüsünü arttırmaktadır. Engelli bakımına devlet tarafından ödenen para karşılığında kadınların daha fazla eve kapanması da cabasıdır. Kadınların karşılıksız ev emeğinden, ayrıca, bütün erkekler fayda sağlar. Erkekler evde karşılıksız hizmet alırlar, kendilerini geliştirirler, sermaye ve güç biriktirirler. Bu sayede de erkekler, tarihsel olarak, işgücü piyasasında kadınlar karşısında ayrıcalıklı bir konuma sahip olurlar ve kadınların konumu böylece ikincilleşir. Bu durum muhafazakar neo-liberalizmde pekişmekle birlikte sosyal devlet uygulamalarında da değişmemiştir. Sosyal hak temelli taleplerin etrafında örülecek mücadelenin ataerkiyi aşındıracak şekilde inşa edilmesi son derece kritiktir. Sermaye, ucuz işgücü ihtiyacı için bir rezerv oluşturulmak ister. Kapitalizm ve patriyarkanın işbirliği çerçevesinde kapitalizm kendisi için her dönemde yeni açılımlar oluştururken, patriyarkanın ona sunduğu olanaklardan yararlanmayı ihmal etmez. Bunu yaparken de patriyarkayı yeniden-üretir. Karşılıksız ev emeğinin güçsüzleştirdiği kadınlar, ancak düşük ücretli, sosyal güvencesi olmayan işlerde, kesintili olarak çalışabilirler. Bu işler ise kadınların aileye ve erkeklere olan bağımlılığını yeniden üretir. Kadınların, kapitalizmin krizi ve sosyal hizmetlerin çökmesiyle birlikte artan ev içi yüklerinin yanı sıra, istihdam olanakları azalır. Üretimin esnekleşmesi ve yarı-zamanlı güvencesiz işlerin yaygınlaşmasıyla, kadınlar patriyarkal baskıya çok daha açık hâle gelir. Serbest bölgelerde, hizmet sektörünün en alt basamaklarında çalışan kadınlar aileden özgürleşirken kendilerini güvensiz, güvencesiz, şiddet ve aşağılanmayla örülü bir yaşamın içinde bulurlar. Kadınların büyük çoğunluğu için kapitalizmin krizi ve yeni yönelimleri  daha çok şiddet, daha çok karşılıksız ev ve bakım emeği, aileye ve kocaya daha çok bağımlılık anlamına gelir.

SERMAYENİN İHTİYACINI KARŞILA AKP’NİN OYLARINI ARTTIR

Kreş yardımı da bu haliyle, esnek istihdam modelleri ile uyumludur. Esnek modellerde kadın istihdamının artması sağlanabilir, ancak kadınlar geçinilebilir bir ücret kazanamayacaktır, sosyal güvenliklerinde sorunlar meydana gelecektir. Bununla birlikte kadınların esnek çalışma modellerinde kriz durumlarında hızla gözden çıkarılabilir işçiler olmasının yakın tarihte binlerce örneğini yaşadık. Kadınların çalışmasının/iş gücüne katılımının esnek modellerle artması kadının evdışı çalışmadaki eğreti konumu dolayısıyla toplumsal ilişkileri ve gündelik hayatında giderek zayıflayacağı muhakkaktır. Ayrıca sendika ve emek örgütlerinin de kadın işçileri örgütleme perspektifinin bulunmaması ve hatta kadınlara dönük ayrımcı tutumları da bu süreci pekiştirecektir. - Bir sosyal hak olarak geçmişte sunulan kreş hizmetini piyasalaştırmaya dönüktür. Kreşlere sağlanacak 300 TL destek çocuğun kreşten yararlanması için ödemesi gereken örneğin 1000 TL’yi 1300 TL haline getirecek ve sadece bu piyasada birikimin olanaklarını yaratacaktır. Kreşlere giden çocukların artmasıyla yaratılacak istihdamın kadın olması, kadın işi-erkek işi olarak çalışma hayatında görülen ayrımcılığı pekiştirecektir. Çocuklara sadece kadınların bakabileceği, şoförlüğü ise erkeklerin yapabileceği gibi vulgar ayrımları da besleyecektir. Ama en önemlisi çocuk bakımının sadece annelerin değil, babaların da yükümlülüğü olduğu tamamen unutulmuştur. Oysaki kadınların tarihsel olarak dezavantajı ve ayrımcılığın kaynağı olan çocuk bakımının kadının doğal görevi olarak görülmesi, bu paketle pekişmektedir. Kadınların velev ki kreş yardımı ile çalışmaya karar vermeleri sağlandı, bu durumda da kreş yardımının kesilmesi ile kadının eve dönmesi oldukça hızlıca gerçekleşebilir. Söz konusu düzenleme sadece devlet eliyle sağlanacak nakit transferlerini içerdiği için vergilerimizden finanse edilecektir. Bu haliyle sermayenin en önemli mali yükümlülüklerinden biri daha halkın/işçi sınıfının sırtına yüklenmektedir. AKP’nin 2014 yerel seçimlerindeki vaadleri, gündemleri yavaş yavaş belirginleşmeye başlamıştır. Kreş yardımı şu anda hem sermayenin ihtiyacını karşılamaktadır hem de AKP’nin oylarını arttırabilecek bir girişim olarak değerlendirilebilir. Dahası, AB ve diğer uluslararası ölçekteki otoritelere de olumlu bir referanstır, yatırım olanağıdır. Kreş yardımı, gelecekteki işçi sınıfının da niteliğini belirlemek anlamına gelecektir. Elbette kreş ihtiyacını karşılayacak düzenlemeleri talep etmeye, ısrar etmeye ve geniş kadın kesimlerini bu talebin yerine getirilmesi için mücadeleye katmaya devam edeceğiz. Bir sonraki ay da, “nasıl bir kreş uygulaması” sorusunun cevabını vermeye çalışacağız….

Dergimizi pdf formatında görüntülemek için tıklayın

ÖNCEKİ HABER

Etütlü Beslenmeli Okullar Kapatılıyor

SONRAKİ HABER

Ekmek ve Gül - Sayı 32

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa