Karbondioksit emisyonları bu yıl yeniden yükselecek
Bu yıl fosil enerji kullanımı ve sanayi üretimi sonrasında ortaya çıkan küresel karbondioksit (CO2) emisyonlarında yüzde 2’lik artış bekleniyor.
2014 yılından bu yana iklimi olumsuz etkileyen emisyonların miktarı hemen hemen aynı düzeyde kalmıştı. Ancak Global Carbon Project adlı araştırma birliğinin güncel hesaplamaları bunun tersini gösteriyor.
DW türkçe’nin haberine göre, Uluslararası Araştırma Birliği Global Carbon Project, fosil enerji kullanımı ve sanayi üretimi sonrasında ortaya çıkan küresel karbondioksit (CO2) emisyonlarında 2017 yılında yaklaşık yüzde 2 oranında bir artış beklediğini açıkladı. Kuruluşun ilgili yıllık raporu Bonn'da devam eden BM İklim Değişikliği Konferansı'nda kamuoyu ile paylaşıldı.
Raporu yazan uzmanlar şu sırada Bonn kentinde küresel ısınma ile mücadele hedefi taşıyan Paris İklim Anlaşması'nın uygulamaya geçirilmesi konusunda müzakerelerde bulunan hükümetlerin "durumlarından hoşnut olmaları için bir gerekçeleri bulunmadığı" uyarısı yapıyor.
ÖZELLİKLE PETROL VE DOĞAL GAZ KULLANIMI SORUMLU
Söz konusu raporda yenilenebilir enerji çeşitlerinin son beş yılda dünya çapında yüzde 14 oranında arttığı ve kömür enerjisi kullanımında ortaya çıkan emisyonların azalma eğilimi gösterdiği belirtiliyor. Ancak aynı zamanda petrol ve doğal gaz kullanımı sonucunda ortaya çıkan emisyonlarda artış gözlendiği vurgulanıyor.
Araştırmaya göre 2017 yılının sonuna kadar dünya çapındaki karbondioksit emisyonları yaklaşık 41 milyar tona ulaşacak. Emisyonlarda ulaşılan bu rekor düzey nedeniyle 20 ilâ 30 yıl içinde dünya çapında "karbon bütçesi" tükenmiş olacak. Bu gelişme sonucunda Paris'te üzerinde varılan yeryüzünün ısınmasının sanayi öncesi döneme kıyasla 2 derecenin altında kalması hedefine ulaşılması mümkün olmayacak.
ÇİN VE HİNDİSTAN ARTIŞTA BAŞI ÇEKİYOR
Uluslararası Araştırma Birliği Global Carbon Project'in raporunda Çin'de emisyonların yüzde 3,5, Hindistan'da ise yüzde 2 oranında artmaya devam ettiği belirtiliyor. Emisyonların ABD'de 0,4 Avrupa'da ise yüzde 0,2 oranında çok yavaş bir düşüş kaydettiği, bu durumda büyük bir dönüşüm beklenilmemesi gerektiğine dikkat çekiliyor. (DIŞ HABERLER)