27 Kasım 2017 12:28
/
Güncelleme: 13:51

Mahkeme, Nuriye Gülmen'in tutukluluğuna devam kararı verdi!

Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve Acun Karadağ'ın yargılandığı davada mahkeme Nuriye Gülmen'in tutukluluk halinin devamına karar verdi..

Mahkeme, Nuriye Gülmen'in tutukluluğuna devam kararı verdi!

Fotoğraf: MA

Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve Acun Karadağ'ın yargılandığı davada savcı, Gülmen'in tahliyesini istedi. Gülmen de tahliyesini isteyerek “Sizden tahliyemle bir lütuf beklemiyorum, sadece hukukun gereklerini yerine getirmenizi istiyorum” dedi. Mahkeme heyeti müzakere için verdiği aranın ardından Nuriye Gülmen'in tahliye edilmesi talebini "kuvvetli suç şüphesi ve kanunda öngörülen ceza miktarı" gerekçesiyle reddederek tutukluluğunun devamına karar verdi. Dava 1 Aralık 2017 tarihine ertelendi.

“İşimi geri istiyorum” talebiyle 264 gündür açlık grevinde olan Akademisyen Nuriye Gülmen ve Öğretmen Semih Özakça'nın 5. duruşması, Sincan Cezaevi'nde bulunan Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyor. Davaya Semih Özakça ile eşi Esra Özakça, Öğretmen Acun Karadağ, Sosyolog Veli Saçılık geldi. Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'ya destek olmak için CHP Milletvekilleri Ali Haydar Hakverdi, Mahmut Tanal, Hilmi Yarayıcı, Ali Şeker ile Bağımsız Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş, KESK Eş Genel Başkanları, Akademisyen Baskın Oran ve çok sayıda davayı takip etti.

'LÜTUF DEĞİL HUKUKUN GEREĞİ'

Savcı, Numune Hastanesi'nde yatan ve mahkemeye getirilmeyen Nuriye Gülmen'in kaçma şüphesi olmaması ve delilleri karartma ihtimali olmaması gerekçesi ile adli kontrol uygulamasıyla serbest bırakılmasını istedi. Duruşmaya hastaneden SEGBİS sistemiyle katılan Nuriye Gülmen de tahliyesini istedi. Cezaevi koşullarının ağır olduğunu belirten Gülmen, savunma yapabilmek için koşullarının sağlanmadığını dile getirdi. Gülmen, “Sizden tahliyemle bir lütuf beklemiyorum, sadece hukukun gereklerini yerine getirmenizi istiyorum” diye konuştu.

OLUMLU AMA GEÇ KALINMIŞ BİR TALEP

Müşteki Avukat Murat Yılmaz, esas hakkındaki savunma için süre ve kovuşturmanın genişletilmesi talepleri olduğunu söyledi. Savcının talebini olumlu karşıladıklarını ama geç kalınmış bir talep olduğunu ifade eden Yılmaz, “İki celse arasında olumlu olumsuz bir değişiklik olmadığı için keyfi tutulduğunu anlıyoruz. Geçen celsenin çözümü daha bugün UYAP'a yüklendi. Dolayısıyla inceleme şansımız olmadı. Bu çözümler alınmadan bizim esas hakkında savunma yapmamız mümkün değil” dedi.

'MAHKEME KARARINI TANIMIYORLAR'

Mahkemenin 7 No'lu ara kararında müdafileriyle uygun saatlerde görüşme kararı verdiğini ancak savcılığın bu talebin nereye gideceğini anlamadığını bildirdiğine dikkat çeken Yılmaz, yine koridorda ve kısa süreli olarak görüş yaptırıldığını aktardı. Ayrıca cumartesi ve pazar günleri de görüşmek istedikleri ama savcı tarafından reddedildiğini dile getiren Yılmaz, mahkmeye heyetine şöyle seslendi: “Sizi aşan bir irade var. Savcılık sizi takmıyor. Başhekim ben savcıya sorarım, mahkeme kararını dinlemem diyor. Eğer Anayasa uygulanıyorsa, CMK uygulanıyorsa mahkeme kararları kesinlikle uygulanmalıdır. Ama buna rağmen Numune Hastanesi ve savcılık bunu dikkate almıyor, kararlarınızı dikkate almıyor. Tutuklu olduğu için müvekkille vekaletnamesiz görüş yapabiliriz. Bize vekaletname ve yetki dayatıyorlar. Sunuyoruz. Ertesi gün tekrar vekaletname ve yetki dayatılıyor. Mahkeme kararlarınız, savcılık eliyle, hastane eliyle, jandarma eliyle uygulanmıyor.”

CHP'Lİ HAKVERDİ TANIK OLARAK DİNLENDİ

Avukat beyanlarının ardından tanıkların dinlenmesine geçildi. Nuriye Gülmen'in eyleme başlamadan önce görüştüğü CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi tanık olarak dinlendi. Hakverdi, “Olayların tamamı hakkında fikrim var. 15 Temmuz'dan sonra çok ciddi sayıda idari tasarrufla ihraç olunca birçok mağdur yaratıldı. CHP olarak bu konuda bir komisyon kurduk” dedi. Acun Karadağ ve Nuriye Gülmen'in rahatlıkla meclise girdiğini ve dertlerini anlattığını belirten Hakverdi, komisyona başvurduklarını ve sonuç beklemediklerini, bir kamuoyu oluşturmak için Yüksel'de oturma eylemine başlayacaklarını söylediklerini aktardı. Haverdi, “Seslerini duyuramazlarsa açlık grevine başlayacaklarını, gözaltına alınacaklarını, eylem yasağı olduğunu, gözaltı sürecinde yanlarında olursak daha az hak ihlali yaşanacağını söylediler. Mümkün olduğunca gözaltı takibine gittik, bunlar suçsuz dedik, siyasi sorumluluğumuzu yerine getirdik. Oturma eyleminden sonuç alınmayınca başta söyledikleri gibi açlık grevine gittiler, şahidim, ilk günden bu güne kararlı olduklarını biliyorum” dedi.

'FATİH SOLAK TEKİN BİRİ DEĞİL'

Tanık Pelin Kuştaş da Nuriye Gülmen'i yakından tanıdığını söyledi. Gülmen'in örgütle ilişkisi olmadığını belirten Kuştaş, “İkimiz de Eğitim Sen'liyiz. Birçok problem yaşadık, her şeyi konuşurduk. Bu nedenle kesinlikle böyle bir şey olmadığını biliyorum” dedi. Nuriye Gülmen'in aleyhinde ifade veren tanık Fatih Solak’ı tanıdığını belirten Kuştaş, Solak'ın tekin birisi olmadığını, "Uyuşturucu kullanıyor" diye bilindiğini söyledi.

ADALET BAKANLIĞINDAN SKANDAL İFADELER

Öte yandan Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Müdürlüğü'nün 10 Kasım 2017 tarihli yazısında, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'dan örgüt elemanı olarak bahsettiği ve “örgüt üst yönetiminin önümüzdeki dönemlerde gerçekleştirmeyi amaçladıkları eylemler açısından şahısların ölmelerinin beklediği bilinmektedir” ifaderini kullandığı ortaya çıktı.

Avukat Betül Kozağaçlı, “Nuriye'nin tutulduğu mahkum koğuşu insan onuruna aykırı bir yer. Değil Nuriye Gülmen'in tahliyesi, oranın bir an önce kapatılması gerekir. Adalet Bakanlığı yazısında Nuriye ve Semih’i örgüt mensubu yaptığı gibi bunun ötesine de gitmiş “ölecek” demiş. Hani yargı karar verecekti? Tüm bunlar ortada iken adil bir yargılanmadan bahsetmek mümkün değil” dedi.

DAVA 1 ARALIK'A ERTELENDİ

Mahkeme heyeti müzakere için verdiği aranın ardından kararını açıkladı. Mahkeme heyeti Nuriye Gülmen'in tahliye edilmesi talebini reddederek tutukluluğunun devamına karar verdi. Dava 1 Aralık 2017 tarihine ertelendi. (Ankara/EVRENSEL)

Adalet Bakanlığı


YÜKSEL'DE 384. GÜN: 4 GÖZALTI

Yüksel Caddesi

Açlık grevindeki Eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için Yüksel Caddesi'nde yapılan eyleme saldıran polis, 4 kişiyi gözaltına aldı.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işlerinden edilen eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın işlerine iade edilme talebiyle başlattıkları açlık grevi eylemi 264'üncü gününe ulaştı. Gülmen ve Özakça'nın destekçileri tarafından sürdürülen "İşimizi geri istiyoruz" eylemi ise, 384'üncü gününde devam etti.
 
Gülmen ve Özakça'nın, Sincan Cezaevi Kampüsü’nde 5'inci duruşmasının görüldüğü Yüksel Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde açıklama yapmak isteyenlere polis izin vermedi. Bu kez Konur Sokak'ta bir araya gelenler, üzerinde "Nuriye ve Semih işe geri alınsın" yazılı pankart açtı. 
 
Slogan atanlara saldıran polis, açılan pankartı yırtıp, eylemcilerden Derviş Lermi, İlker Işık, Gülnaz Bozkurt ve Simge Aksan'ı gözaltına aldı.
 
Öte yandan sabah saatlerinde ise, Meşrutiyet Caddesi'nde bulunan üst geçide bir grup tarafından üzerinde yine "Nuriye ve Semih işe geri alınsın" yazılı pankart asıldı. (Ankara/MA) 

Evrensel'i Takip Et