'Efemçukuru'nda gizli gizli siyanür kullanılıyor!'
İzmir Barosu, kente 20 kilometre uzaklıktaki Efemçukuru Altın Madeni'nde gizlice siyanür kullanıldığını öne sürerek savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Özer AKDEMİR
İzmir Barosu kente 20 kilometre uzaklıktaki Efemçukuru Altın Madeninde yasadışı bir şekilde siyanür kullanıldığını ileri sürerek savcılığa suç duyurusunda bulundu. Baro Başkanı Aydın Özcan imzasıyla Menderes Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen suç duyurusu dilekçesinde madende keşif yapılması ve şüpheliler hakkında kamu davası açılması talep edildi.
BİLİM İNSANLARI YILLARDIR UYARIYORDU
İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan savcılığa gönderdiği dilekçede Efemçukuru'nun İzmir'in temiz yüzeysel su havzasında olduğunu hatırlattı. Altın madeni ile ilgili yıllardır süren tartışmalarda ve davalarda yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda, yörenin kayaç yapısı ve işletmede yapılacak zenginleştirme işlemi sonucunda maden işletmesinin ağır metal kirliliği yaratacağı, böylelikle bölgenin yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının kirleneceğinin ortaya konduğunu belirten Özcan, yörenin bitki ve orman örtüsünün zarar göreceği, bölgede uygulanan ekolojik tarımı sona erdireceği, kısaca ekolojik ve toplumsal yıkıma yol açacağına dair raporlar bulunduğunu dile getirdi.
ÇARPICI İDDDİALAR!
Efemçukurundra altın madenciliği yapan El Dorado Gold TÜPRAG Şirketinin yeryüzüne çıkartılan cevheri herhangi bir siyanürleme yapılmaksızın bölge dışına işlenmesi gerektiğine dikkat çeken Özcan, madenle ilgili çarpıcı iddialarda bulundu. Özcan dilekçesinde şu iddialara yer verdi;
YEMEKHANE GÖRÜNÜMÜNDE SİYANÜRLEME TESİSİ
"* İşletme içerisinde inşaa edilen havuzlarda cevher maddesinin bir kısım kimyasal işlemlere tabi tutularak işlendiği, söz konusu havuzun üst kısmına havuzun görünürlüğünü engelleyecek şekilde 1000 kişi kapasiteli prefabrik yemekhane binası kurulduğu dolayısıyla havuzun gizlendiği, üstü örtülerek gizlenen havuzlarda siyanürleme işlemlerinin yapıldığı,
ASIRLIK AĞAÇLAR KURUYOR
* Madenden çıkartılan atık maddelerin köyün çevresinde tepeler oluşturacak şekilde yığıldığı, kimyasal madde içeren kirletilmiş suların toprağa karıştırıldığı, yakın zamanda köy içerisinde ve civarında bulunan asırlık çınar ağaçlarının kurumaya başladığı, ekolojik dengenin gözle görülür ölçüde bozulduğu..."
İZMİR YAŞAMSAL RİSK ALTINDA
Madenin yasalarda belirtilen teknik usullere aykırı olarak ve çevreye zarar verecek şekilde atıklarını toprağa, suya, havaya karıştırdığını ifade eden Özcan, bölgenin İzmir açısından önemine dikkat çekerek, "Efemçukuru yükseltisindeki akarsuların İzmir' in su ihtiyacının karşıladığı Tahtalı Barajı, Seferihisar Barajı, Çatalca Göleti, Balçova Barajı ve Çamlı Barajı'nı beslediği, dolayısıyla maden işletmesinden yayılan; Arsenik, Kükürt, Çinko, Demir, Bakır, Kurşun gibi toksit elementlerin yüzey ve yeraltı sularına karıştığı bu kirli sularla Metropol Halkının doğrudan ve yetiştirilen gıdalar yoluyla yaşamsal risk altında" kaldığını vurguladı.
İDDİALARIN KAYNAĞI KÖYLÜLER
Bu iddiaların ve bilgilerin köy sakinlerinden ve vatandaşlardan geldiğini kaydeden Özcan, maden sahasından toprağa ve suya karışan siyanür, arsenik, çinko, kurşun vs. toksit maddelerin insan veya hayvanlar açısından tedavisi zor hastalıkların ortaya çıkmasına, üreme yeteneğinin körelmesine, hayvanların ve bitkilerin doğal özelliklerini değiştirmeye neden olabileceğine işaret etti.
SORUMLULAR VE GÖZ YUMANLAR CEZALANDIRILMALI
Bu maddelerin yayılmasına neden olan maden İşletmesi sorumlularının ve yasal yükümlülükleri çerçevesinde gerekli denetimleri yapmayan kamu görevlilerinin fillerinin cezayı gerektirir fiiller olduğunu belirten Aydın, "Maden sahasındaki yemekhane altında gizlendiği ihbar edilen havuzlarda yasal izinlerin dışında siyanürleme yapılıp yapılmadığı, siyanürleme dışında kimyasal maddelerin bu havuzlar nedeniyle toprağa ve suya karıştırılıp karıştırılmadığı, içme suyu koruma havzasındaki maden atıklarının toprağı ve suyu kirletip kirletmediği, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı İzsu Genel Müdürlüğü'nün yeterli denetimde bulunup bulunmadığı şüphelerinin giderilmesi, sorumlular hakkında cezai takibatın başlatılması, çevreye karşı işlenen fiillerin sona erdirilmesi amacıyla yerinde delilerin toplanması ve mahallinde keşif yapılmasını talep ederiz" dedi.
İzmir Barosunun yasalarla kendisine verilen ihbar yükümlülüğünü yerine getirdiğini aktaran Özcan, şüpheliler hakkında gerekli soruşturmanın yapılarak haklarında kamu davası açılması talep etiklerini vurguladı. (İzmir/EVRENSEL)