Amcanın dediği gibi ‘Sosyalizm geçmiş değil gelecekti'

Mustafa Tanyeli*
Adana

100’üncü yılında Ekim Devrimi’nin dünyaya vurduğu damganın konuşulduğu günlerde Naim Süleymanoğlu’nun hayatını kaybetmesi bana yıllar önce yaşadığım bir anıyı tekrar hatırlamama neden oldu. 

Naim Süleymanoğlu’nun vatan ve bayrak söylemleri üzerinden Türkiye’ye getirildiği yıllarda ben İzmir Basmane’de bir lokantada fırın işçisi olarak çalışıyordum. Bir gece saat 12’den sonra fuarın karşısındaki büfeye her zamanki gibi yarınki gazeteyi almak için gittim. Yakın olduğundan üzerime kimlik almayı gerek görmemiştim. Gazeteyi alıp dönerken polisin kimlik kontrolünde kimliğim olmadığından Basmane Karakoluna götürüldüm. Üç gün bekletilip GBT kaydım geldiğinde asker kaçağı olduğum söylenip inzibat karakoluna gönderildim. Her ne kadar “evet ’79’da gittiğim askerlik süresinde sıkı yönetimlere bir tepki olarak firar ettim ama 12 Eylül sonrası alınıp yargılandıktan sonra   yaptığım askerlik süresinin yanan kısmını yaptım” desem de İzmir Askerlik Şubesi beni askerlik yaptığım Ankara Mamak Muhabere okuluna yeniden sevk etti. Bir çavuş ve bir erle birlikte sevk işlerinin tamamlanmasından sonra kelepçe takılarak Basmane tren garına geldik. Tren hareket ettikten bir süre sonra karşımda elinde dilekçesiyle Bulgaristan’daki oğlunu almak için dilekçe vermeye gittiğini söyleyen amcaya sohbet anında “İsmet İnönü döneminde orda yaşayan Türklere çağrılar yapılmış niye gelmediniz?​” diye sorunca yaşlı amca kafasını kaldırıp bana tepkiyle “O zaman sosyalizm vardı. Evimiz, işimiz vardı. Niye gelelim oğlum” diye kızdı ve ardından sustu, dalarak Ankara’ya kadar hiç konuşmamıştı. Yolculuk sonunda benim askerlik yaptığım astsubay hazırlık okulu karargah takımı Balıkesir’e taşındığı söylenince “İzmir Askerlik Şube Başkanı Albayın böyle bir şeyden nasıl haberi olmaz” diye tepki göstermememe rağmen Balıkesir’e getirilip üç gün Kızpınar Askeri Cezaevinde kaldıktan sonra askerlik yaptığım anlaşılmış, serbest bırakıldım.

Geçtiğimiz gün Naim Süleymanoğlu’nun hayatını kaybetmesinin ardından sosyal medyada sağdan soldan yorumlar yapıldığını görünce yaşadığım bu olayı anımsadım. Olağanüstü koşulların yaşandığı, demokratik hakların askıya alındığı, grevlerin yasaklandığı, eğitim emekçilerinin ihraç edildiği, belediyelere kayyım atanıp vekillerin cezaevine atıldığı ama bu olağanüstü koşullara rağmen ülkemizde Ekim Devrimi’nin 100’üncü yıl etkinliklerinin yapıldığı ve işçi sınıfının partisinin bu olağanüstü koşullarda il ilçe kongrelerini, genel merkez kongresini yaptığı bugünlerde benim kulağımda trendeki yaşlı amcanın “O zaman sosyalizm vardı, evimiz vardı, işimiz vardı” sözleri geliyor. Amca gerçeğe bir vurgu yapmıştı bugün dediğimiz gibi sosyalizm geçmiş değil gelecekti.

* EMEP Sarıçam İlçesi Yönetim Kurulu Üyesi