Diyarbakırlılar: Niye bizim oğlumuzun milyon dolarları yok?

Serpil BERK
Fırat TOPAL
Diyarbakır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu, dünürü, eniştesi ile eski özel kalem müdürünün vergi cenneti Man Adası’na 15 milyon dolarlık para transferi yapmasına yönelik tepkiler devam ediyor. Diyarbakır’da Evrensel’e konuşan yurttaşların, bir işe girmek için bile para isteyen AKP’lilerin her şeyi yapacağını bu yüzden belgeleri duyunca şaşırmadıklarını söyledi. 20, 25, 35 yıl boyunca çalıştıklarını ancak yine de geçinmekte zorlandıklarını dile getiren yurttaşlar, “Asgari ücret zammında diyorlar ki işçiler fedakarlık yapsın. Bu koşullarda yaşayan işçi nasıl fedakarlık yapacak. Bu 15 milyon doları nereden getirdiniz? Niye benim oğlumun milyon dolarları yok” diye soruyorlar. 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı belgelere ilişkin AKP yöneticileri belgelerin sahte olduğunu ileri sürerken belgelerle ilgili soruşturma başlatıldı.

Man Adası belgelerine dair Diyarbakır’da yurttaşların ne düşündüğünü sorduk.  

BELGELERE ŞAŞIRMAMIŞLAR

İlk olarak Sur’un  İskender Paşa Mahallesi’nde ekmek fırınına konuk oluyoruz.

Hava soğuk olduğu için işçiler fırının önüne davet ediyor. ‘Gelin ısının biraz’ diyorlar. İşçiler yoğun tempoyla ekmek yaparken aynı zamanda vatandaşın pişirmeleri için tepsilerle getirdiği yemekleri de pişiriyorlar. Biraz ısındıktan sonra 35 yıldır fırın işçiliği yapan Murat Yılmaz (43) ile konuşuyoruz. Belgeleri duyduğunda şaşırmadığını belirten Yılmaz,  “Biz biliyoruz ki bugüne kadar hep böyle yaptılar. Örneğin bir işe girmek istesen AKP’li olman ve para vermen gerekiyor. Bunu yapan daha fazlasını niye yapmasın ki? Şimdi Kılıçdaroğlu’ya belgeleri ortaya çıkar dediler çıkardı istifa edeceğini söylemişti ama onu da yapmadı. Başka ülkede böyle bir şey olsa sorumlu olan kişiler istifa eder. Bunun adı çalmak değil talan etmek. Belge olmasa da çaldıklarını zaten biliyoruz. İşe girmek için 20 bin lira para isteyen her şeyi yapar” diyor.

35 YILDIR ÇALIŞIYOR 1 KURUŞU YOK

Yıllardır çalışmasına rağmen kenarda 1 kuruşunun olmadığını getiren Yılmaz,  “Sabah 5’te iş başı yapıyorum akşam 8’e kadar çalışıyorum. Aylık 2 bin TL para alıyorum ve geçinemiyorum. Bir tek ev aldım onun da borcunu ödemeye devam ediyorum. Çocuğunu okula yolluyorsun harçlık bile veremiyorsun.  Sadece ben değil ki bu ülkede yaşayan bir çok insanın koşulları böyle. Ülkenin kasasında 90 lira varsa 60 lirasını kendine alıyorlar geriye kalan 30 lirayı da bütün halka dağıtıyorlar. Bunun neresi adalet? Asgari ücret zammında da diyorlar ki işçiler fedakarlık yapsın. Bu koşullarda yaşayan işçi nasıl fedakarlık yapacak?  Bizim milyon dolarımız yok. Olan yapsın fedakarlık. Ben çalışıp aileme bakabilmek için okula gidemedim  8 yaşında fırında çalışmaya başladım” diyor. Türkiye’de vatandaşın çok değersiz olduğunu düşünen Yılmaz, “Madem namaz kılıyorlar o zaman kul hakkı yememeleri lazım hani nerede o da yok. Etrafımızda ki AKP’lilerle konuşuyoruz iftira diyorlar. Konuşmana bile izin vermiyorlar. Ben buna cahillik diyorum çünkü ancak cahil insan körü körüne inanır” diyor. 

‘SAHTE OYLA GELEN HERŞEYİ YAPAR’

Fırından çıkınca bir kahvede oturan Mehmet Ekin ile konuşuyoruz. 20 yıldır tütüncülük yaparak geçimini sağlayan Ekin, 2017 referandumunu işaret ederek “Sahte oyla gelen her şeyi yapar. Adaletin olmadığı bir yerde halk kendi hakkına sahip çıkar. Bu ülkede milyonlarca insan tütünden ekmek yiyor, onu da yasaklıyorlar. Sonra çıkıp dolarları bozdurun diyorlar. 20 yıldır bu işi yapıyorum benim hiçbir şeyim yok, kiracıyım hatta. Her şey onların tekelinde tütün ektirmiyor, Amerika’dan alıyor, hayvanı dışarıdan alıyor. Ne hakla insanlara dolarlarınızı bozdurun diyorlar. Halk bu duruma karşı çıkmalı, sadece doğudaki değil batıdaki de. Her zaman ırkçılıkla körüklenen ülke; ülke olmaz, başkanı başkan olmaz, halkı da halk olmaz”dedi.

‘MADEM SAHTE NİYE İSPATLAMIYORSUNUZ?​’

Kahvede oturan Muharrem Baylan ile konuşuyoruz. 25 yıllık inşaat işçisi olan Baylan ise “Başa gelmeden önce, ‘parmağımdaki yüzük dışında servetim olursa bilin ki çalmışım’, diyordu. 25 yıldır inşaatlarda çalışıyorum, hiçbir şeyim yok. 2 odalı bir ev alabildim sadece ona da sığmıyoruz zaten. İş için belediyeye gidiyorum ‘AKP’li olursan sana iş veririz’ diyorlar. Belgeler açıklandı, madem sahte çıktı, niye ispat etmiyorsun? ‘Canlı yayında karşı karşıya gelip konuşalım’ diyor Kılıçdaroğlu niye çıkıp sahte olduğunu ispatlamıyorsunuz? Bu 15 milyon doları nereden getirdin? Niye benim oğlumun yok, niye benim yok milyon dolarlarım” diye sordu.