Taşeron işçiler sorularına yanıt istiyor
Ankara'daki taşeron soruyor: Sınavlarda adalet ve şehir hastanelerinde istihdam nasıl sağlanacak? Sendikaların işçiyle ilişkisi nasıl olacak?
Hükümetin kadro açıklamasını Ankara’daki hastanelerde çalışan taşeron işçilerin kimisi temkinli, kimisi ise sevinçle karşıladı. Ama önemli bir bölümünün kafası karışık. Konuştuğumuz işçilerin her biri farklı sorularla karşımıza çıkıyor. Kimi sınavın nasıl olacağını, kimi ücretleri. Kimi sendikalarla olan ilişkinin nasıl devam edeceğini, kimi de torpil nedeniyle zaten adaletsiz dağıtılan görevlerin aynı şekilde kalıp kalmayacağını... Bu sorulara yanıt isteyen işçilerden bazıları da Karayolları işçileri gibi mücadeleyle kadro hakkının elde edilmesi gerektiğini söylüyor.
Görüştüğümüz bir işçi şunları sordu: “Kadroyu aldık diyelim, yarın kamuda istihdam fazlalığı bahane edilerek bizi daha esnek pozisyonlarda çalışmaya zorlarlar mı? Daha önceden şirkete bağlı çalıştığımız için, işveren pozisyonundaki firmalar işçi başına en az 600 lira devletten para alıyorlardı. Kamu bizi daha ucuza çalışmaya itiyor, şirkete daha fazla para kazandırıyordu. Şimdi yeni dönemde bizim üzerimizden şirketlerin aldığı parayı, ücretlerimize mi yansıtacaklar?”
SINAVLARDA ADALET NASIL SAĞLANACAK?
Kamuya geçiş sürecinde gerçekleşecek olan sınav uygulamasına ilişkin bir işçi şunları söyledi: “Kamu hastaneleri bölgelere ayrılmış durumda. Bizim aramızda ilkokul, lise, üniversite mezunu işçiler var. Şimdi bu sınav neye göre yapılacak, kim yapacak, adalet nasıl sağlanacak? Hiç okuma yazma bilmeyen 10-12 yıllık temizlik işçileri var, onlara da sözlü sınav mı yapılacak? Kimi neye göre, hangi bölgeye yerleştirecekler? Hepsi muamma.” Bir başka işçi de sınavların formalite icabı olacağını, temizlik işçisi ilkokul mezunu personellere ne tür sorular sorulacağını merak ediyor. İşçiler “KPSS’ye girip atanamayan onlarca insan varken, bundan sonra işçiler KPSS’ye göre mi işe alınacak? Normalde sınavsız olarak kamuya geçiş yapılacağı söylenirken, KPSS ile atanamayan insanların tepkileri sonucunda mı bu sınav sistemi getiriliyor?” sorularını soruyor.
ŞEHİR HASTANELERİNDE İSTİHDAM NASIL SAĞLANACAK?
AKP’nin şehir hastaneleri projesi kapsamında, pek çok hastane belirli bölgelere taşınmış olacak. Bu süreçle birlikte taşeron işçiler arasında kafa karışıklığı artmış durumda. Buna ilişkin bir işçi, “Hastaneler birleşince, yüzlerce işçiyi nerede istihdam edecekler? İşçi alımını hangi kriterlere göre yapacaklar? İşten çıkarma olmayacağının bir garantisi olacak mı?” diyor. Bir başka işçi ise “Şirketler işe alırken ve işçinin nerede çalışacağını belirlerken kendisine yakın olanlara torpil yapıyordu. Şimdi yeni uygulanacak sistemde her personelin eski çalıştığı pozisyonda kalacağı söyleniyor. Bu durumda zaten adaletsiz olan sistemin adaletsizliği devam etmiş olmuyor mu? Acilde çalışan acilde, poliklinikte çalışan poliklinikte, daha rahat yerde çalışan da rahat yerde mi kalacak?” diyor.
SENDİKALARIN İŞÇİYLE İLİŞKİSİ NASIL OLACAK?
Bir başka işçi ise şunları dile getiriyor: “Şu anda üyesi olduğumuz sendikalar, kamu işçisi olduğumuzda bize farklı mı yaklaşacak? Taşeronda çalışan sendikalı işçiyle, kamuda çalışan sendikalı işçinin arasında nasıl bir fark olacak? Maaşımız asgari ücretken, kamuda çalışan bir işçinin ücret düzeyine nasıl yükselecek? Maaşımız artmayacaksa, sadece şirket ortadan çekilecekse, hayatımızda ne değişmiş olacak? Yarın sayılarımızın fazlalığını bahane edip, ödeme güçlüğü çektiklerini söyleyip bizi kapının önüne mi koyacaklar? Burada da yine torpil dönecek ve olan garibanlara olacak. Ben bunları seçim yatırımı olarak görüyorum.” Başka bir işçi ise “Karayollarında çalışan işçilerin de daha önceden bizim yeni konumumuzda çalışacağı gündeme gelmişti. Fakat kara yolu işçilerinin mücadelesi sonucunda bütün çalışanlar tamamen kadrolu oldular. Büyük kazanımlar sağladılar. Biz de birlik olursak onlar gibi kazanabiliriz.” (Ankara/EVRENSEL)