Zarrab'ın tanık olduğu 'ABD, Atilla'ya karşı' davası: 8. gün

ABD'de görülen davada savcılıkla anlaşarak itirafçı olan Reza Zarrab, yedinci kez Hakan Atilla'ya karşı tanık sandalyesine oturdu.

Halkbank eski Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın "ABD'yi dolandırmak için kumpas kurmak", "Uluslararası Acil Ekonomik Güç Yasası'nı delmek için kumpas kurmak", "Bankacılık sisteminde sahtekarlık yapmak", "Bankacılık sisteminde sahtekarlık yapmak için kumpas kurmak", "Kara para aklamak" ve "Kara para aklamak için kumpas kurmak" gerekçeleriyle 50 yıla kadar hapis ve 2 milyon dolar para cezasıyla yargılandığı davada jürili duruşma görülüyor. 

Aynı gerekçelerle gözaltına alınıp tutuklanan Reza Zarrab, Türkiye iade edilmesi yönündeki çabaları sonuçsuz kalınca suçlamaları kabul edip itirafçı olmuştu. 'ABD, Zarrab'a karşı' olan davanın adı, Zarrab'ın suçunu kabul etmesi üzerine 'ABD, Atilla'ya karşı' olarak değiştirilmişti.

1 hafta boyunca itiraflarını sürdüren Rıza Zarab'ın ifadesi sona erdi.

Davanın 8'inci oturumu, eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı tutuklu sanık Mehmet Hakan Atilla'nın sorgu görüntüleri ile başladı.

Bugünkü duruşmada eski CIA Başkan Yardımcısı David Cohen ifade vermeye devam etti.

David Cohen, daha önce ABD Hazine Bakanlığı Terör ve Mali İstihbarat Ofisi'nde müsteşar olarak görev yapmıştı.

Cohen geçmişte Atilla dahil bazı Halkbank yöneticileriyle yaptığı görüşmeleri anlattı:

23.50 Oturum sona erdi.

ABD Cezaevleri Bürosu, Zarrab'ın dünkü ifadesinde iddia ettiği "bıçaklı tehdit" olayıyla ilgili gizlilik nedeniyle bilgi paylaşamayacaklarını açıkladı. Cezaevleri bürosu, gazetecileri bilgi almaları için başka bir kuruma yönlendirdi. 

22.30 Rocco, Cohen'in Mayıs 2013'te ABD Temsilciler Meclisi'ndeki Dış İlişkiler Komitesi'ne verdiği ifadeyi gösterdi. Bu belge de delil dosyasına eklendi.

Bahsedilen ifade sırasında, Başkan Ed Royce, Cohen'e İran'la olan altın ticareti konusunda sorular sormuştu. 

Avukat Rocco, Cohen'in, İran'ın doğalgaz ithalatını altınla ödediğine tanık olmadığını söylediğini belirtti. Cohen, Aralık 2013'teki tutuklamalar esnasında Türkiye'de olduğunu söyledi. Reza Zarrab, mevzusunu da aynı yıl duyduğunu iddia etti. 

Cohen, Zarrab için "Sanırım, onun büyük bir altın tüccarı olduğundan şüpheleniyorduk" dedi. Ancak o tarih itibariyle Zarrab hakkında ne bildiklerini "kesin biçimde" tarif edemeyeceğini söyledi. 

22.15 Cohen'in, Rocco'nun dosyaya eklemek istediği delillere aşina olmadığı gerekçesiyle deliller kayda geçmedi. 

"(Halkbank'a) hiç olan bitenden şüphelendiğinizi söylediniz mi?" sorusuna Cohen, "Şüphelenmek" kelimesini kullanıp kullanmadığını bilmediği yanıtını verdi. Cohen, söylediklerini kelimesi kelimesine hatırlamadığını belirtti ve Türkiye'den İran'a altın ihracatında artış gördüklerini söylediğini belirtti.

Cohen yaptırımların uygulanması konusunda kaygı duymasının başka nedenleri de olduğunu ancak bunları paylaşmaya hazır olmadığını söyledi.

Konuyu Atilla ile görüştüğünü aktaran Cohen, "2013 baharında Türkiye'de yaptığımız toplantıda Atilla ile bunu konuştuğumuzu hatırlıyorum" dedi.

"Atilla ile görüşmelerinizde, bu konuda daha özenli davranılması için bankanın atabileceği adımlar konusunda hiç belli tavsiyelerde bulundunuz mu?" sorusuna Cohen, tam olarak ne söylediğini hatırlamadığını ancak bu konunun gündeme geldiğinden emin olduğu yanıtını verdi. 

21.24 Oturum yeniden başladı.

21.21 Rocco, Wall Street Journal gazetesinden bir haberi delil olarak sundu. Rocco ve Cohen, iki ülke ile ilgili olarak ABD'nin yaptırım programının kapsamını tartıştı. 

Cohen, kimi zaman, örneğin terör örgütleriyle bağlantılı işlemler söz konusu olduğunda, ABD'nin iki yabancı ülkeyle ilgili işlemlerle ilgilenebileceğini söyledi.

Cohen, OFAC'ın "Swift" adı verilen bir iletişim sistemiyle yürüttüğü karmaşık prosedürlerden bahsetti. Avukat Rocco, toplantıların amacının ne olduğunu sordu. 

Avukat Rocco'nun "Bu toplantıların amacı soruşturma yapmak mıydı?" sorusuna  Cohen, toplantıların hem bankalara eğitim vermek, hem de bilgi toplamak amacıyla yapıldığını söyledi. 

Cohen, bu toplantıların yapıldığı dönemde soruşturma yürütmediğini söyledi. Avukat Rocco, söz konusu davada, birincil yaptırımların mı, ikincil yaptırımların mı ihlal edildiğini sordu. Cohen, davanın birincil yaptırımlarla ilgili olduğunu söyledi.

Rocco, birincil ve ikincil yaptırımlar arasındaki ayrımı vurgulamaya devam etti. 
Cohen, Atilla'ya ikincil yaptırımlar konusunda anlattıklarından bahsetti. 

20.16 Rocco, "Elbette, Hazine Bakanlığı'nın yetki sınırı ABD bankalarını kapsıyor, değil mi?" sorusuna Cohen, "Evet" dedi.

Rocco'ya göre Cohen, daha önce ABD'nin yaptırımlarının ABD sınırları dışında geçerli olmadığını söylemişti. Savunma, Cohen'e, bu yöndeki açıklamasına ilişkin belgeler sunuyor. İşin hukuki detaylarına geçtiler. Cohen, "ikincil yaptırımlar" ile "sınır dışında geçerli yaptırımlar" arasındaki ayrımı açıklıyor.

Rocco, Wall Street Journal gazetesinden bir haberi delil olarak sunuyor. Rocco ve Cohen, iki ülke ile ilgili olarak ABD'nin yaptırım programının kapsamını tartışıyor. Cohen, kimi zaman, örneğin terör örgütleriyle bağlantılı işlemler söz konusu olduğunda, ABD'nin iki yabancı ülkeyle ilgili işlemlerle ilgilenebileceğini söylüyor. Cohen, OFAC'ın "Swift" adı verilen bir iletişim sistemiyle yürüttüğü karmaşık prosedürlerden bahsediyor.

19.45 Savcı, ABD'nin İran yaptırımlarının, yabancı bankaların işlemlerini kapsayıp kapsamadığını soruyor.

19.44 Savcı, "ABD kurumları genelde yabancı kurumlardan daha fazla avukat istihdam eder. Cohen, "Genel olarak, bunun doğru olduğu söylenebilir" dedi.

19.42 Rocco, "Halkbak'ın bir hukuk departmanı olup olmadığını biliyor musunuz?
Cohen, "Sanırım var" dedi. Ancak Cohen, Halkbank'ın hukuk bölümüyle herhangi bir teması olduğunu hatırlamadığını iddia ediyor. Büyük bir banka olduğu için hukuk departmanının da olduğunu varsaydığını söylüyor.

19.39 Rocco, "Hazine'den başka kişilerle birlikte görüştünüz onunla. Atilla'nın yanında da Halkbank yetkilileri vardı" sözlerine Cohen, "Doğru" yanıtını verdi.

19.33 Rocco: Hakan Atilla ile hiç bire bir görüştünüz mü? Cohen: Sanmıyorum.

19.33 Atilla'nın avukatlarından Victor Rocco, Cohen'i çapraz sorguya çekiyor.

19.30 Savcı, Cohen'in orada Zarrab hakkında neler sorduğunu öğrenmek istiyor.
Cohen, tam olarak hatırlamadığını, ancak genel olarak Halkbank'ın Zarrab'la nasıl bir ilişkisi olduğunu öğrenmek istediğini söylüyor.

19.29 Cohen daha sonra Halkbank'ın isminin telaffuzu epey zor olan yeni genel müdürüyle görüştüğünü söylüyor. Cohen, "O toplantıda Zarrab hakkında konuştuk" diyor.

19.06 Cohen, "Biz insani nitelikteki ticareti engellemeye çalışmıyoruz" dedi. 

19.02 Cohen, Halkbank ile yaptıkları görüşmelerde, insani yardımların ABD'nin yaptırımlarının kapsamında olmadığı konusunun sık sık gündeme geldiğini söylüyor.

19.00 Cohen, "Çok kaygılıydım ve sanırım son derece (sert) bir uyarıda bulundum" dedi.

18.57 Cohen, "Başbakan yardımcısı, Türkiye'nin yaptırımlarımızı açıkça ihlal eden uygulamalara karıştığını açık açık ilan etmişti" dedi.

18.53 Cohen, Babacan'ın kamuoyuna, İran'a yönelik yaptırımları delme konusunda açık ifadelerin yer aldığı açıklamalar yaptığını iddia ediyor.

18.45 Mektubun içeriğinde dönemin Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın olduğu belirtiliyor.

18.39 Mahkemeye Cohen'in 2012'de Süleyman Aslan'a yolladığı mektup delil dosyasına eklendi.