12 Aralık 2017 18:20
/
Güncelleme: 13 Aralık 2017 06:39

Erdal Eren, idam edilişinin 37. yılında Kadıköy'de anılacak

12 Eylül faşist cuntası tarafından idam edilen Erdal Eren, aramızdan ayrılışının 37. yıl dönümünde Kadıköy'de anılacak. Kadıköy Emek Gençliğinin çağrısıyla 13 Aralık Çarşamba 19.00'da Kadıköy Süreya Operası önünde bir araya gelecek olan gençler, darbecilere ve OHAL-KHK rejimine tepki gösterecek. 

Genç komünist Erdal Eren, bir askeri öldürdüğü iftirasıyla yaşı büyütülerek idam edilmişti.

ODTÜ Öğrencisi Sinan Suner, 30 Ocak 1980 akşamı Ankara’nın Yukarı Ayrancı semtinde, duvara yazı yazarken, dönemin MHP’li Bakanı Cengiz Gökçek’in koruması Süleyman Ezendemir tarafından vurulmuş, yaralı Sinan Suner’i arabasına alan Ezendemir kurşunlamakla yetinmemiş, başkent sokaklarında dolaştırıp işkence etmişti. Kan kaybından öldüğünü anlayınca da Sinan Suner’i bir hastanenin kapısına bırakıp kaçmıştı.

Olayın duyulmasının ardından ODTÜ’lü arkadaşları ve yoldaşları 2 Şubat 1980’de Sinan Suner’in öldürüldüğü Ayrancı Hoşdere Caddesi’nde eylem düzenlemişti. Yapılan eyleme cunta askerleri müdahale etmiş ve çıkan çatışmada Er Zekeriya Önge yaşamını yitirmişti.

Erdal Eren, Er Önge’yi vurduğu iddia edilerek gözaltına alınmış, daha sonra Mamak Askeri Cezaevine konulmuştu.

Erdal Eren, Kenan Evren’in “Asmayalım da besleyelim mi?​” talimatı doğrultusunda 13 Aralık 1980’de idam edildi.

Erdal’ın idamını protesto ederken gözaltına alınan lise öğrencisi olan Ercan Koca da 16 Aralık’ta işkencede öldürüldü.

Erdal Eren, her yıl idam edilişinin yıl dönümü olan 13 Aralık'ta Sinan Suner ve Ercan Koca ile birlikte anılıyor. (HABER MERKEZİ)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İhyanın aslı

İhyanın aslı

Maraş depremlerinin ardından geçen iki yılda ne yiten on binlerce canın hesabı sorulabildi ne de kalanların bir derdine derman olundu. İki yıl sonra iktidar, ”Asrın İhyası” sloganıyla toplumu aldatmaya çalışıyor. Oysa asıl ihya ihaleler, inşaatlar, rezerv alan ilanları, teşvikler, vergi indirimleriyle, depremi gerekçe eden siyasi baskılarla geldi.

Teslim edilen konut sayısı ihtiyacın 3'te biri.

Deprem bölgesinde 'rezerv alan' kılıfıyla halkın evleri, arsaları gasbedildi.

Deprem işçiye yoksulluk, sermayeye 'fırsat' oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sezgin Tanrıkulu: "Depremin maliyetini en aza indirmek için her ay vergi veriyoruz. Nereye harcandığını bilmiyoruz"

Evrensel'i Takip Et