'Kapanma partisi'ne tepki: Eğitimde muhafazakar dayatma

Ali GÜZEL
Urfa

Urfa’nın Bozova İlçesinde ilkokul öğrencilerine yönelik düzenlenen “kapanma partisine” tepki geldi. Eğitim Sen Urfa Şube Başkanı İsmail Tutal, bu tür etkinliklerin henüz ilkokula giden çocuklar için uygun olmadığını söylerken, Urfa’da psikolojik danışmanlık yapan rehber öğretmen Özlem Şengül ise, “Hem pedagojik olarak, hem de kanunen 18 yaşın altındaki her birey çocuktur ve seçimlerinde özgür iradesini kullanamaz. Bu yaşta çocuğun başörtü takması etkilenme, özendirme veya dayatmadır” dedi. 

İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinin soruşturma başlattığı Urfa’nın Bozova İlçesindeki Hacılar İlkokul öğrencilerine yönelik düzenlenen “kapanma partisine” tepkiler sürüyor. Okul yetkilileri, okul yönetiminin böyle bir etkinlikten haberi olmadığını ifade ederek, etkinlik talebinin öğrencilerden geldiğini öne sürmüştü.

Evrensel’e konuşan Eğitim Sen Urfa Şube Başkanı İsmail Tutal, bu tür etkinliklerin henüz ilkokula giden çocuklar için uygun olmadığını söyleyerek, “Din kültürü dersi, seçmeli ders olarak isteyen öğrencilere verilebilir fakat bu dersin amacına ve ruhuna uygun olarak bütün dinleri ve inançları kapsayacak bir şekilde olmalıdır. Bu program lise çağına gelmiş çocukları kapsamalıdır” dedi. 

‘KARAR VERECEK YAŞTA DEĞİLLER’

Tutal, konuya ilişkin düşüncesini şu sözlerle dile getirdi: “Küçük yaşta din kültürü dersi olarak sadece İslam dini ve bu dine mensup olmayan, diğer inançlardan olan insanları ötekileştiren bir anlayış kabullenilecek bir durum değildir. Son zamanlarda maalesef giderek artan olumsuz olaylar duyuyoruz. Bozova ilçemizde yaşanan durumda bunlardan biridir. Kız çocuklarının kapanması ya da kapanmaması kararını henüz verecek yaşta değiller. Yetkililerin konuyu derinlemesine soruşturması gerekir.” 

‘BU DAYATMADIR’

Etkinlikle ilgili en dikkat çekici yorum ise uzmanlardan geldi. Urfa’da psikolojik danışmanlık yapan rehber öğretmen Özlem Şengül, “Gerek pedagojik olarak gerekse kanunen 18 yaşının altındaki kişiler çocuktur serbest iradesini kullanamaz tamamen çevreden etkilenirler” vurgusunu yaptı. 

Çocuk gelişiminde sosyal ve psikolojik sorunlara dikkat çeken Şengül, “Bu yaştaki çocukların başörtüsü takması ne insancıl ne de pedagojik yaklaşıma yakışır ve her açıdan çocuğun ilerleyen yıllarında farklı psikolojik ve sosyal sorunlar yaşamasına neden olur. Bu yaşta çocuğun başörtü takmasını istek ve bağımsız irade olarak yorumlamak sakıncalıdır. 18 yaşının altındaki her birey çocuktur ve seçimlerinde özgür iradesini kullanamaz. Bu yaşta çocuğun başörtü takması etkilenme özendirme veya dayatmadır. Eğitimdeki muhafazakâr politikaların ve ders kitaplarındaki cinsiyetçi ifadelerin etkisiyle kız ve erkek çocukları gelişimlerine uygun olmayan dini kalıplara sokulmak istenmektedir oysa çocukların sağlıklı bir çocukluk süreci geçirmeleri ergenlikte ve yetişkinlik döneminde irade sahibi, çevreyle uyumlu, bağımsız karar alabilen, yaratıcı, üretken bireyler olabilmelerinin on koşuludur. Bu yüzden çocukluk çağında dini uygulamaların ve baskının çocuğun hayatında olmaması çocuğun gelişmesi açısından önemlidir.”