11 Ocak 2018 13:33

'Türkiye’nin Suriye’den çekilmesi talebi artacak'

Prof. Dr. İlhan Uzgel: Erdoğan güvenilir bulunmuyor.

Paylaş

Kenan KIRKAYA

Suriye’deki IŞİD varlığının ortadan kaldırılmasına dikkat çeken Prof. Dr. İlhan Uzgel, “Esad yönetimi sonuçta ülkede egemenliğini elinden geldiğince korumaya çalışacak. Önceliği de Özgür Suriye Ordusu olacak. Bu arada Türkiye’nin de ülkeden çekilmesini istemesi yüksek bir ihtimal” dedi. Suriye’deki Kürtlerin durumuna da değinen Uzgel, “Türkiye dış politika enerjisinin bir kısmını burada bir Kürt özerkliğini engellemek için harcayacak” dedi. 

Türkiye’nin iç siyaseti değişmeden kriz üreten dış politikasının değişmeyeceğini de belirten Uzgel, ABD’nin Erdoğan ile çalışmak istemediğini, Rusya’nın da Erdoğan’ı güvenilir bulmadığını söyledi. 

Türkiye ve bölgede önemli gelişmeler yaşanırken, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm başkanlığı yaptığı sırada geçen yıl Şubat ayında OHAL kapsamında çıkartılan kanun hükmünde kararnameyle ihraç edilen Prof. Dr. İlhan Uzgel, gelişmelerin önümüzdeki dönemde de devam edeceğini ifade etti.

HAREKETLİLİK ALT SINIFLARDA BAŞLADI

İran’da yaşanan gelişmeleri değerlendiren Uzgel, “İran’da uzun bir süredir birikmiş bir enerji var. Rejim bunun farkında olduğu için kadınların başını örtmesine ilişkin yasakları gevşetmeye başladı. Şu anda toplumsal hareketlilik daha çok alt sınıf ve muhafazakar kentlerde başladı ve büyük şehirlerdeki orta sınıflarla birleşmedi” dedi. İran rejiminin toplumsal alt tabakada başlayan isyanların orta sınıflarla buluşmaması için özel yöntemler geliştirdiğinin altını çizen Uzgel, bunları da “Örneğin gösterileri bastırmak için doğrudan güvenlik güçlerini kullanmaktan kaçınması, böylece olayların büyümesini önlemesi ama kendi taraftarlarını sokağa dökmesi gibi yollara başvurması” sözleriyle değerlendirdi. Uzgel, İran’daki gelişmelerin devam edeceğine yönelik öngörüsünü ise, “Rejimin niteliği ve halkın sıkıntıları bitmediği sürece bu türden gösteriler tekrar ortaya çıkabilir” diye konuştu. 

Suriye’de yaşanması muhtemelen gelişmelere de dikkat çeken Uzgel’in Suriye’deki gelişmelere ilişkin beklentisi şöyle: “Suriye’de IŞİD’in temizlenmesinden sonra sıra diğer muhalif gruplara gelecek. Esad yönetimi sonuçta ülkede egemenliğini elinden geldiğince korumaya çalışacak. Önceliği de Özgür Suriye Ordusu olacak. Bu arada Türkiye’nin de ülkeden çekilmesini istemesi yüksek bir ihtimal. Kürtler bu süreçte ABD koruması altında pazarlık masasındaki en önemli konulardan birini oluşturacaklar. Esad rejimi, Rojava’da kontrolü tekrar ele almak isteyebilir; ama bunu şu anda yapabilecek gücü yok. Bundan sonraki süreç Kürtler, ABD, Suriye ve Rusya arasındaki müzakere ve pazarlıkla belirlenecek. ABD’nin stratejik olarak Suriye’nin kuzeyinde kalması gerekiyor. Bunun için de Rojava’da önümüzdeki dönemde idari bir özerklik olması gerekecek. Bunun derecesi taraflar arasındaki pazarlıklar sonucu belirlenecek.” Arabistan ve diğer bölge ülkelerinin önümüzdeki süreçte İran’a yönelik baskılarını artırabileceğine işaret eden Uzgel,  bölgede kamplaşmayla birlikte, bölge ülkelerinde iktisadi sorunların daha da ağırlaşacağını ifade etti. Türkiye’nin dış politikasının yeni yılda da kaldığı yerden devam edeceğini belirten Uzgel, şunları söyledi: “Şu an dış politikanın Ortadoğululaşma dışında belirgin bir eğilimi yok. İç politikaya endeksli bir dış politika anlayışı var ve AKP rejimini iktidarda tutmaya yarayacak her seçenek masada. Örneğin, Trump, Erdoğan ile çalışmak isterse Türkiye tekrar ABD ile iyi ilişkiler geliştirmeyi tercih eder. Zaten uzun süredir bir yalıtılmışlık durumunda Türkiye ve bunu aşabilmek için Rusya’ya yanaşmaya çalışıyor. Dış politikada AKP döneminde yaşanan bir diğer önemli dönüşüm ise Türkiye, şimdiye kadar olmamış bir şekilde Ortadoğu’daki kutuplaşma ve Araplar arası sorunlara taraf olmayı sürdürecek.”

KÜRT ÖZERKLİĞİNİ ENGELLEMEYE ÇALIŞACAK

Türkiye’nin iç politikasında bir değişim olmadan dış politikanın değişme ihtimalinin düşük olduğunu belirten Uzgel, şöyle devam etti: “Bu politikanın bir diğer boyutunu bölgedeki Kürtlere yönelik yaklaşım belirliyor. Türkiye 2011’de Suriye’de rejimi devirip yerine kendisine yakın bir yönetim getirmeyi amaçlamıştı ve bu şekilde Suriye Kürtleri üzerinde de denetim ‘mayı planlamıştı. Bu gerçekleşmeyince ve PYD Türkiye’nin Esad rejimini devirme projesine katılmayınca, ağırlığını buradaki Kürt oluşumunu engelleme üzerine kurdu. Şu anki koşullarda bu politikada başarıya ulaşması mümkün değil çünkü Esad’la anlaşmaya yanaşmıyor, Rusya ve ABD ise Türkiye’nin tezlerine uzak durmaya devam ediyorlar. Öyle görünüyor ki Türkiye dış politika enerjisinin bir kısmını burada bir Kürt özerkliğini engellemek için harcayacak.”

KREMLİN ‘SIKI TEMAS’ İSTEDİ

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov’a, Suriye ordusunun, gerilimi azaltma bölgelerinden birinin bulunduğu İdlib’de ilerlemesi nedeniyle Rus Büyükelçi Yerhov’un Türk Dışişleri Bakanlığına çağrılmış olmasının, ilişkilerin kötüleşmesine sebep olmasından endişelenip endişelenmediği sorusu yöneltildi. Sputnik’in haberine göre, Peskov, “Gerilimi azaltma bölgeleri hakkındaki anlaşmaların gerçekleştirilme süreci ve Suriye Ulusal Diyalog Kongresinin hazırlıkları da dahil olmak üzere siyasal çözüm sürecine girilmesi, çeşitli düzeylerde sürekli olarak temas halinde olunmasını gerektiriyor. Bu, uzman düzeyindeki ve üst düzeydeki temaslar gibi başka düzeylerdeki temaslar için de geçerli. Bu temaslar gerçekleşiyor. Şüphesiz bu yakın diyalog devam edecek” yanıtını verdi.

ABD ERDOĞAN İLE ÇALIŞMAK İSTEMİYOR 

Türkiye'nin son dönemlerde AB ülkeleri ile yeniden ilişki kurma arayışlarını da değerlendiren İlhan Uzgel, AB ile sağlıklı bir ilişkinin ancak Türkiye’de yaşanacak önemli bir reformasyona bağlı olduğunu söyledi. Uzgel, “Türkiye Rusya’ya yaklaşarak ABD gözündeki değerini artırmaya çalışıyor. Ama bu yakınlaşmanın sınırları olduğunu, yapısal nedenler (Türkiye ekonomisinin Batı sermayesine bağımlılığı, NATO üyeliği vs.) yüzünden daha fazla derinleşemeyeceğini taraflar biliyorlar. Bu yüzden de ABD, Türkiye’nin bu arayışlarını görmezden geliyor. Amerikan sistemi Erdoğan’la çalışmak istemediğini çok açık bir şekilde gösterdi, Rusya ise Erdoğan’ı yeterince güvenilir bir ortak olarak görmüyor” dedi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Şemdinli'de 176 öğrenci, yemekten zehirlendi

SONRAKİ HABER

Silopi'deki 'panzer davası'nda yeniden keşif yapılacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa