15 Ocak 2018 00:23

İyi ki doğdun Nâzım Hikmet

Dünya şairi Nâzım Hikmet, 116. doğum günü dolayısıyla yurt genelinde düzenlenen çeşitli etkinliklerle anılıyor.

Paylaş

Çağdaş Türkiye Şiiri’nin Evrensel Şairi Nâzım Hikmet 116. doğum gününde çeşitli etkinliklerle anılıyor. İstanbul başta olmak üzere birçok ilde Nâzım Hikmet anısına etkinlikler düzenleniyor. Bu çerçevede konferanslar, sergiler ve müzikli şiir dinletileri hazırlandı. Bugün Komünist Şair Nâzım Hikmet’in doğum günü kutlanacak, mücadelesi hafızalarda tazelenecek. İyi ki doğdun Nâzım Hikmet...

TARABYA’DAN KARANFİL BIRAKILACAK

Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı bugün 11:00’de şairin Türkiye’den ayrıldığı son nokta olan Tarabya’da “Nâzım’a Karanfiller” etkinliği gerçekleştirecek. Akşam saat 20.00’de ise Şişli Belediyesi ile ortak gerçekleştirecek etkinlik Cemil Candaş Kültür Merkezi’nde yapılacak. Genco Erkal ile Tülay Günal’ın “Yaşamaya Dair-Bursa Cezaevinden Mektuplar” müzikli gösterisi sunulacak.

NİLÜFER’DE FOTOĞRAF SERGİSİ

Bursa Nilüfer Belediyesi, Nâzım Hikmet’in 116. doğum yıldönümüne özel bir sergi düzenliyor. M. Melih Güneş’in Nâzım Hikmet’e dair son kitabından yola çıkılarak hazırlanan sergide Büyük Usta’nın bazı fotoğrafları ilk kez sergilenecek. “Suyun Şavkı / Leipzig’de Bir Aile ve Nâzım Hikmet” sergisi bugünden itibaren Nâzım Hikmet Kültürevi’nde görülebilecek.

İZMİR’DE MÜZİKLİ OYUN SAHNELENECEK

Nâzım Hikmet, İzmir’in Karşıyaka ilçesinde özel bir gösteriyle anılacak. Karşıyaka Belediyesi tarafından düzenlenen gecede, ‘Onlar ki’ adlı müzikli oyunu sahnelenecek. Nâzım Hikmet’in Kuvayi Milliye Destanı’ndan uyarlanan müzikli oyun, bugün akşam Bostanlı Suat Taşer Tiyatrosu’nda sanatseverlerin karşısına çıkacak. Yüzlerce sanatseverin buluşacağı etkinlik saat 20.00’de başlayacak.

NÂZIM HİKMET KONFERANSI

Boğaziçi Üniversitesi Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Araştırma Merkezi tarafından “Nâzım Hikmet’in Döneminde Sanat” konferansı düzenleniyor. Konferansta Nâzım Hikmet’in yaşadığı dönemin sanatı, edebiyat, resim, heykel, mimari, fotoğraf ve sinemadan örneklerle ele alınacak. Saat 10.00’da Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs Büyük Toplantı Salonu’nda başlayacak olan ve üç oturum halinde tüm gün sürecek konferansta, 1920’lerden 1950’lere uzanan süreçte var olan sanatsal akımlar, karşı akımlar, muhalif hareketler ve resmi söylemler değerlendirilecek.

BÜYÜK USTA KADIKÖY SOKAKLARINDA

Nâzım Hikmet’in doğum yıldönümü öncesinde Usta şairin şiirleri Kadıköy Moda Burnu’ndaki kaldırım taşlarına döşendi. Güzel Günler Göreceğiz, En güzel, Bugün Pazar, Ceviz Ağacı şiirlerinden dörtlüklerin yazıldığı kaldırım taşları Kadıköy sokaklarında yürüyenlere yol arkadaşlığı yapıyor.

‘OKUDUKÇA YÜZÜMÜZE KAN GELİYOR’

Nâzım Hikmet Türkiye Şiiri’ne damga vurmuştur. Aslında damga vurmakla kalmamış şiirimizin akışını ve yatağını değiştirmiştir. Aynı zamanda birçok şair, yazar ve ressamı yetiştirmiş öğretici bir kültür insanıdır. Kendinden önceki ve sonraki kuşakları şiiri ve mücadelesiyle derinden etkilemiştir. Nâzım Hikmet hakkında neler demişti şair, yazar ve eleştirmenler? Doğumunun 116. yılında bazılarını tekrar hatırlayalım...  

Yakup Kadri Karaosmanoğlu: O, yalnız Türk şiirinde çığır açmış bir edebiyat inkılapçısı değil, hiç görmeğe alışmadığımız bir şair tipidir.

Asım Bezirci: Türk edebiyatında en büyük devrimi -yeniliğin klasikliğe düşman olmadığını kanıtlayan- Nâzım Hikmet yapmıştır. Bu devrim, yalnızca politik anlamda değil, estetik anlamda da Nâzım Hikmet’in kişiliğinde billurlaşmış ve gerçekleşmiştir.

Mehmet H. Doğan: XXI. yüzyılda Nâzım Hikmet okunacak mı? Elbette okunacak, ama bugünün insanı daha başka şeyler arayacak, daha başka şeyler bulacak Nâzım’da. Tıpkı bizim bugün Shakespeare’i, Puşkin’i, Shelley’i, Hugo’yu, Walt Whitman’ı, Yunus’u, Mevlana’yı okuyuşumuz gibi.

Cemal Süreya: R. Garaudy’nin hocası Picasso için kullandığı sözü, ben de onun için söyleyeceğim: Türk şiirinin N vitamini. Okudukça yüzümüze kan geliyor.

Edip Cansever: Nâzım’ın şiirlerinde yer alan her şey, aynı bir eksenin çevresinde dönendiği gibi, elle tutulacak kadar da somuttur. Doğası da gerçek bir doğadır. Nâzım Hikmet, ‘kozmik sorumluluğunu’ duyaraktan yerleşmiştir bu doğaya.

Ahmet Oktay: Türk şirinin tıkanma noktasında belirmiş, biçimi ve biçemiyle egemen şiirsel söylemi kroke etmiştir. (KÜLTÜR SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Hüseyin Korkankorkmaz: Hepimiz bir şey aramıyor muyuz?

SONRAKİ HABER

Erzurumluoğlu: Dindarlar Arakan'ı duyuyor komşusunu duymuyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa