İran’da ne oluyor?
Meşhed’de başlayan ve bütün İran’a yayılan protestoların ekonomik sorunlar sebebiyle başladığını ifade edebiliriz.

Ekin HOŞ
Sinan GÜLER
ODTÜ
Yılın son günlerinde bölgeyle çok da ilgilenmeyenlere şaşırtıcı gelen bir şekilde İran halkı Meşhed kentinden başlayarak ülkenin dört bir yanında protesto gösterileri düzenledi. Şeffaf bir bilgi akışına sahip olamadığımız için doğru ve düzenli bilgi almakta her ne kadar zorlansak da farklı görüşlerdeki haber kaynaklarının karşılıklı analizlerine dayanarak diyebiliriz ki İran’daki gösteriler aslında Arap ayaklanmaları sürecinden alışık olduğumuz gösterilere benzemektedir. Bu analizi hem ayaklanmanın temel motivasyonlarına bakarak hem de ayaklanmaya katılan göstericilerin sosyoekonomik durumlarına bakarak yapmaktayız.
“HALKA GINA GETİRDİNİZ”
Meşhed’de başlayan ve bütün İran’a yayılan protestoların ekonomik sorunlar sebebiyle başladığını ifade edebiliriz. “Polis git, hırsızı yakala.”, “İslamı merdiven yaptınız, halka gına getirdiniz.”, “Yüksek fiyatlara itiraz ediyoruz.”, “Yolsuzluk azalsa bizim sıkıntımız kalmaz.”, “Kahrolsun pahalılık!” gibi yaygın şekilde atılan sloganlar, protestocuların ana talebi olan ekonomik taleplerin göstergesidir. Fakat bundan protestoların sadece ekonomik alana sıkıştığı anlaşılmamalıdır. Çünkü protestocular bu ekonomik taleplerden yola çıkarak “Kahrolsun diktatör, kahrolsun Ruhani” gibi İran İslam Cumhuriyeti’nin siyasi niteliğini hedef alan sloganlar atmaktadır. Ayrıca BBC ve CNN gibi Batı medyasının aktardığına göre İran’ın siyasi ve dini yapısında önemli bir yer kaplayan mollalık sistemi ve mollalara karşı da sloganlar atılarak eleştiriler yapılmaktadır.
Bu sloganları atan katılımcıların sınıfsal niteliğine baktığımızda genel olarak toplumun en fakir kesimleri olduğu görülmektedir. Protestoya katılanların siyasi konumlanışları ise çok farklı grupların birleşiminden oluşmaktadır, tıpkı Arap Ayaklanmaları’nda olduğu gibi: daha Batı yanlısı bir tutum takınan ve 1979 İran İslam Devrimi öncesinin nostaljisini taşıyan liberaller, Kürtler ile İran Emek Partisi (Tufan), Tudeh hareketi ve İran Komünist Partisi gibi sol-sosyalist çevrelerin protestolara katıldıkları gözlemlenmektedir. Bu açıdan iktidarda bulunan ılımlılar ile bir önceki seçimden mağlup olarak çıkan muhafazakarların dışındaki grupların tamamının harekete katıldıkları gözlemlenebilir. Üzülerek belirtmek gerekir ki İran Emek Partisi de dahil hiçbir grup bugün bu ayaklanmalara önderlik edecek konumda şu an bulunmamaktadır. Fakat ayaklanmaların her zaman kendi dinamiklerini yarattığını hatırlarsak ayaklanma süreci içerisinde önderlik edebilecek konuma bir hareketin yükselmesi de şaşırtıcı olmaz.
SORUNLU SORULAR
İran’daki ayaklanmalar dünyanın dört bir yanında ilgi uyandırırken başta ABD Başkanı D. Trump’un ve İsrail Başbakanı B. Netenyahu’nun protestocuları destekleyen demeçleri protestoların ABD yanlısı olup olmadığı, bu protestoların İran’ın “muhalif” yönünü budamak için mi tertiplendiği sorularını bazı çevrelerin akıllarına düşürdü. Bu düşüncenin iki yönü de sorunludur. Sondan başlamak gerekirse İran’ın “muhalif”liği kendi ulusal devlet çıkarları doğrultusunda şekillenen bir muhalifliktir.
Orta Doğu üzerindeki güç dengelerini etkilemek ve kendi ulusal çıkarlarını derinleştirmek için bölgedeki Amerikan yanlısı rejim ve hareketler ile mücadeleye girmiştir, girmektedir. Ayrıca İran kendi emperyalist amaçlarından öte bölgede Rus emperyalizmine de kendi etkisi altındaki bölgeler üzerinden yer açmaktadır.
Kısacası, İran küresel sistemdeki emperyalist bir devlettir. Bölge halklarının sorunu olan emperyalistin kimliği değil emperyalizmin bizatihi kendisidir. Bu sebeple ABD, Rusya, İran ya da Türkiye devletlerinin emperyal çıkarları bölge halklarına kalıcı bir yarar sağlayamaz. ABD ve İsrail başta olmak üzere Batı Blokunun ayaklanmaya verdiği sözde destek ise kendi ulusal – emperyalist çıkarlarını desteklemek içindir.
NE AYAKLANMA AMERİKANCI, NE İRAN MUHALİF DEVLET
Kaldı ki gerek göstericilerin farklı basın kuruluşlarına verdiği demeçlerden gerekse de farklı analistlerin yaptığı yorumlarda belirgin bir şekilde görülebileceği üzere söz konusu olan bu demeçler göstericilerin işlerini daha da zorlaştırmakta, İran iç kamuoyunda gösterilerin şiddetle bastırılması taraftarı olan muhafazakâr çevrelerin de ellerini güçlendirmektedir. Açıkça söylemek gerekir ki ne ABD ve İsrail’in desteği bu ayaklanmaları Amerikancı yapar ne de bazı çevrelerce “direniş hattı”nın omurgası olarak görülen İran “muhalif” bir devlettir. ABD ve İsrail’in İran’daki ayaklanmayı sahiplenmese de ayaklanmalarının niteliğini Amerikancı bir çizgiye taşımaz.
Emperyalizmin bölgeye hangi bayrağın gölgesi olup da düştüğü ya da düşeceği tartışması şekilsel bir tartışmadır ve fuzulidir. Emperyalizmin kendisini değil de belli bir ülkenin emperyal politikalarını hedefe alıp başka bir devletin emperyal politikalarını destekleyenler bölge halklarına uygulanan baskı ve sömürü politikalarının uygulayıcılarını, işçi sınıfını sömüren patronların ulusal kimliğini değiştirmekten başka herhangi bir şey yapamazlar.
GERİCİ SLOGANLARA TEPKİ
Öte yandan sloganlar yukarda saydıklarımızla sınırlı değildir. İran Emek Partisi’nin açıklamasında belirttiği gibi “Ne Gazze, ne Lübnan, ne Suriye, canım feda İran’a” gibi sloganlar da kitle arasında karşılık bulmaktadır. Fakat bu sloganlar ayaklanmanın ilerici yönlerini budamakta ve ayaklanmaları gerici-milliyetçi bir çizgiye çekmektedir. İran Emek Partisi de açıklamasında bu gibi sloganların kitleler nezdinde karşılık bulmasının engellenmesi yönünde bir çağrı yapmıştır. Çünkü bu sloganlar antiemperyalizm mücadelesi veren bölge halklarının mücadelelerinin önemini azaltmakta ve ayaklanmaları milliyetçi bir çizgiye sıkıştırmaktadır.
YAZI ÖNERİLERİ
Maalesef İran’daki ayaklanmaları değerlendirmek bir yazının boyutlarını çok aşan bir durumda fakat konu ile ilgili olan arkadaşlara aşağıdaki yazılara da göz atmalarını öneririz:
İran’da neler oluyor? 6 soruda hükümet karşıtı protestolar:
https://goo.gl/uruR32
“İran’da artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz!” - İhsan Çaralan:
https://goo.gl/uUsTGH
İran Emek Partisi (Tufan): İran’da bıçak kemiğe dayandı:
https://goo.gl/usv8bT
EMEP: İran halkı kazanırsa bölge halkları kazanır:
https://goo.gl/kJuMUv
Evrensel'i Takip Et