BES iş yerlerinde sordu: Mülakat değil liyakat!
KESK'e bağlı Büro Emekçileri Sendikası, işe alım ve yükselmede uygulanan mülakat sistemini referandumla kamu emekçilerine soruyor.
Derya KAYA
Ankara
KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikası (BES) işe alım ve görevde yükselme atamalarında uygulanan mülakat sistemini işyerlerinde yaptığı referandumla kamu emekçilerine soruyor. İşe alım ve görevde yükselme atamalarında mülakat sistemi hem sendikalar hem de kamu emekçileri tarafından defalarca rahatsızlığın dile getirildiği bir konu. Mülakatın kadrolaşmaya yol açtığı, bilgi ve birikimi ölçmediği ifade ediliyor. BES Merkez Temsilciler Kurulunun işe alım ve görevde yükselme atamalarında mülakat sisteminin kamu emekçilerine sorma kararı alması üzerine şubeler işyerlerinde çalışmalarını yaptı. BES’e bağlı şubeler bu kapsamda 9-20 Ocak 2018 tarihleri arasında işyerlerinde sandık kurarak kamu emekçilerinin konuya ilişkin nabzını ölçen bir referandum gerçekleştirdi. Bu kapsamda Ankara’da Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Mithatpaşa’da bulunan işyerinde de sandık kuruldu. BES Ankara 1 No’lu Şubenin gerçekleştirdiği referandum, OHAL’in yarattığı baskıya rağmen olumlu geçti. Referanduma katılan 238 kamu emekçisinin 233’ü atamalarda “mülakat değil liyakat” dedi.
‘MÜLAKAT KADROLAŞMAYA HİZMET EDİYOR’
BES Ankara 1 No’lu Şube Başkanı İsmet Meydan ile Mithatpaşa’da bulunan Sosyal Güvenlik Kurumunda gerçekleştirdikleri referandumu konuştuk. Mülakat sisteminin iktidarın kadrolaşması ve fişlemesine hizmet ettiğini düşünerek işyerlerine sandık koyduklarını belirten Meydan, kamu emekçilerinin bu konudaki düşüncelerini değerlendirmek istediklerini söyledi.
Gerçekleştirdikleri referandumda 238 kamu emekçisinin sadece 5’inin mülakatı olumlu bulduğu sonucunun ortaya çıktığını belirten Meydan, kamunun mülakata ilişkin rahatsızlığına ve torpil olarak gördüğüne dikkat çekti.
Mülakatın bilgiyi ve birikimi ölçen bir araç olmadığını belirten Meydan, “Tamamen iktidarın kamuda kadrolaşmasına yol açan bir durumdu. O nedenle de kamu çalışanlarının bunu tercih etmediğini açığa çıkaran, iktidarın kendi yandaşını seçme aracına dönüşen bir uygulama olduğu sonucu çıkmış oldu” dedi.
‘MEVZUAT YA DA İDARECİLİK BİLGİSİ ÖLÇÜLMÜYOR’
Kamu emekçilerinin büyük çoğunluğunun mülakat sisteminden rahatsız olduğunun referandumla da anlaşıldığını kaydeden Meydan, “Referandum öncesinde işyerlerinde bildiri dağıtıp, sorunlarını da konuştuk. Çalışanlar ‘Ben sınava girdim, ancak mülakatta elendim. Sözlüde sadece basit şeyler soruluyor, mevzuat ya da idareciliği ölçen herhangi bir kriter yok’ diyor. Genelde mülakata girenlere de güncel değil, alakasız şeyler soruluyor” dedi. Meydan, mülakatın işyerlerinde çalışma şevki, iş barışı ve çalışma huzurunu bozan bir uygulama olduğunu vurguladı. İşyerlerinde bir eğilimi ortaya çıkarmak istediklerini ve diğer illerden benzer sonuçların gelmesi halinde konuyu Bakanlık, Meclis Başkanlığı ve Başbakanlığın gündemine getirerek mülakatın işyerlerinde rahatsızlık yarattığı ve kaldırılması yönündeki taleplerini ilgili yerlere ileteceklerini belirten Meydan, konuya ilişkin ileride benzer çalışmalara devam edeceklerini söyledi.
‘OHAL’E RAĞMEN İŞ YERİNDEKİ KATILIM OLUMLU’
İşyerlerinde OHAL baskısına rağmen katılımın olumlu olduğunu belirten Meydan şunları söyledi: “İhraçlar ilk başladığında daha çekinen, korkan, tedirgin, selam vermeye korkan durum vardı. Ama bu aşılmış durumda. Bu OHAL uzadıkça emekçiler üzerindeki baskı daha hissedilir hale geldi. Tepkiler de suskun kalmaktan tepki göstermeye doğru evrildi. Artık ilgiyle karşılandığımız işyeri çok. İşyerlerinde bildiri dağıtan bir sendikayız. Gerek kamu çalışanlarının iş yeri sorunlarını gerek siyasi arka planını deşifre eden bildirilerimiz var. İşyerlerine gidip bildiri dağıttığımızda eskisi gibi değil. İlgiyle okunuyor. Bizim dışımızda diğer sendikalar sadece takvim dağıtıyorlar. Hükümet politikalarını eleştiren hiçbir şey yok. Kamu emekçileri geçimden tutun işyerlerindeki mobbinge kadar her şeyden rahatsız. Ancak bugün güç olamadığımız için çok fazla bir adım atamıyorlar”