Barış çağrısı yapan EMEP üyeleri tutuklandı!

Okan BAŞAL
İstanbul

İstanbul İkitelli halk pazarında EMEP'in Afrin operasyonuna ilişkin “Bu savaş emekçi halkımızı ve ülkeyi yıkıma götürür, izin vermeyelim” başlıklı bildirisini dağıttıkları gerekçesiyle gözaltına alınan Bilal Karaman ve Neslihan Karyemez, 'terör örgütü propagandası yapmak' iddiasıyla tutuklandı.

Dün Emek Partisinin (EMEP) Afrin operasyonuna ilişkin “Bu savaş emekçi halkımızı ve ülkeyi yıkıma götürür, izin vermeyelim” başlıklı bildirisini İkitelli pazarında dağıtan EMEP üyeleri Bilal Karaman ve Neslihan Karyemez, polis tarafından gözaltına alındı.

İkitelli Polis Karakolu’ndaki işlemlerinin ardından adliyeye çıkarılan Karaman ve Karyemez, savlıcılık tarafından tutuklanmaları talebiyle İstanbul 11. Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi. Karaman ve Karyemez'e "terör örgütü propagandası yapmak" suçlaması yöneltildi. 

'DAĞITILAN BİLDİRİ, EMEK PARTİSİNİN SİYASİ ÇALIŞMASIDIR'

Neslihan Karyemez savunmasında bildiriyi Emek Partisinin siyasi çalışması kapsamında dağıttığını ve bildirinin suç unsuru taşımadığını belirterek beraatini talep etti. Bilal Karaman da örgüt propagandası yapmadığını, bildiride yer alan ifadelerin eleştiri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

'EMEK PARTİSİ BARIŞI SAVUNAN BİR PARTİDİR'

Karaman ve Karyemez'in avukatları ise savunmalarında Emek Partisinin 1996 yılında kurulduğunu, barışı savunan bir parti olduğunu, 1 Mart tezkeresine karşı çıkarak o dönem de barışı savunduğunu belirttiler. Bildirinin hükümetin faaliyetlerine yönelik eleştirler içerdiğini, siyasi parti faaliyetlerinin demokratik yaşamın bir parçası olduğunu ve bunun anayasa ile güvence altına alındığını vurguladılar. Müvekkillerinin ikametlerinin sabit olduğunu ve Neslihan Karyemez'in 4,5 aylık hamile olduğunu hatırlatan avukatlar tutuksuz yargılama talep ettiler. 

Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme Karaman ve Karyemez'in "terör örgütü propagandası yapmak" iddiasıyla ve adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı gerekçesiyle tutuklanmalarına hükmetti.

'ÜLKEMİZDE DÜŞMAN CEZA HUKUKU, SAVAŞ HUKUKU UYGULANMAKTA'

Kararı Evrensel'e değerlendiren avukatları Mustafa Söğütlü, Emek Partisinin kurulduğu günden bu yana barışı savunduğunu hatırlatarak "Barışı savunan bir partinin siyasi faaliyeti suç sayılıyor. Bu kabul edilemez. Esasında savaş propagandası yapmak hukuka aykırıdır. Bu karar muhalefeti susturmaya ve ülkede yalnızca tek sesin çıkmasına dönük bir adımdır. İktidarın eleştiriye tahammülü olmadığını göstermektedir. Tutuklanmaları ifade özgürlüğüne kararlarına aykırıdır. Ülkemizde düşman ceza hukuku, savaş hukuku uygulanmaktadır. Üstelik Neslihan Karyemez 4,5 aylık hamiledir bu da değerlendirmeye alınmamıştır" dedi.

'SAVAŞA HAYIR, BARIŞ İSTİYORUZ DEMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ'

Karyemez ve Karaman'ın tutuklanmasını Evrensel'e değerlendiren İstanbul İl Yönetici Metin İlgün, "Bu tür baskılar bizi düşüncelerimizden vargeçiremez. Savaşa hayır, barış istiyoruz demeyi sürdüreceğiz" dedi.

Neslihan Karyemez ve Bilal Karaman'ın tutuklanmasını değerlendiren İstanbul İl Yöneticisi Metin İlgün, tutuklamaya gerekçe göstererilen bildiride hükümetin savaş politikasına karşı olduklarını belirterek barışı ve eşitliği savundukarını vurguladı. Parti politikalarının komşu ülkelerle eşit koşullarda, doğru ilişkiler sürdürmekten yana olduğunu ifade eden İlgün, "Parti olarak, emperyalist ülkelerin oyunlarına karşı çıkmak ve bu oyunları bozmak için başka ülkelere operasyon yapılmasına, işçilerin grevlerinin yasaklamasına, kanun hükmünde karaname ile suçsuz binlerce emekçinin ihraç edilmesine itiraz ettik" dedi. Karyemez ve Karaman'ın bu politikaları içeren bildiriyi dağıttıkları için tutuklandığını söyleren İlgün, Bu tür baskılar bizi düşüncelerimizden vazgeçiremez" dedi.

İlgün'ün değerlendirmesi şöyle:

"Bildirimizde parti olarak hükümetin savaş politikasına karşı olduğumuzu beyan ederek barışı ve eşitliği savunduk. Parti olarak varlık nedenmiz zaten bu. Politikalarımız, komşu ülkelerle eşit koşullarda doğru ilişkiler sürdürmekten yana. İşçi sınıfının hak ve özgürlüklerini savunan bir partiyiz. Bugün metal işçilerinin grevinin yasaklanmasına dair bildiri dağıttık. İşçilerin eylemlerinde onlarlaydık. Eşitlik, özgürlük mücadelesini dün sürdürdüğümüz gibi bugün de Suriyede olanlara karşı sürdürüyoruz. Parti olarak, emperyalist ülkelerin oyunlarına karşı çıkmak ve bu oyunları bozmak için, başka ülkelere operasyon yapılmasına, grevlerinin yasaklamasına, kanun hükmünde karaname ile suçsuz binlerce emekçinin ihraç edilmesine itiraz ettik. Etmeye de devam edeceğiz. Savaş yerine barış, eşitlik ve kardeşlik çağrısı yapan, emekçilerin, halkların barış istediğini vurgulayan bildirimizi dağıtan Neslihan Karyemez ve Bilal Karaman "örgüt propagandası yapmak" gerekçesiyle tutuklandılar. Bu tutumun adaletle, özgürlükle, hakla alakasının olmadığını biliyoruz. Bu tür baskılar bizi düşüncelerimizden vazgeçiremez. Savaşa hayır, barış istiyoruz demeye devam edeceğiz. Çünkü Türkiye işçi sınıfının ve halkarının çıkarı bunu gerektiriyor." 

'NESLİHAN KARYEMEZ VE BİLAL KARAMAN DERHAL SERBEST BIRAKILSIN'

Neslihan Karyemez ve Bilal Karaman'ın tutuklanmasına ilişkin Emek Partisi İstanbul İl Örgütü tarafından yayınlanan basın açıklamasında, Karaman ve Karyemez'in derhal serbest bırakılması çağrısı yapıldı. 100 binin üzerinde metal işçisinin toplu iş sözleşmesi kapsamında aldıkları grev kararının Afrin operasyonu bahane edilerek yasaklandığı hayırlatılan açıklamada, savaş politikasından ne bölgede ne de ülkede halkların, işçi sınıfı ve emekçilerin çıkarı olmadığı vurgulandı.

EMEP İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros imzasıyla yayınlanan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Afrin operasyonu ve savaş politikalarına karşı il örgütümüzce hazırlanan barış çağrısı yapan bildirilerimizi dağıtan üyelerimiz Bilal Karaman ve Neslihan Karyemez dün mahkemece tutuklandı. “Bu savaş emekçi halkımızı ve ülkeyi yıkıma götürür, izin vermeyelim” başlıklı bildiriden yola çıkan İstanbul 11. Sulh Ceza Hâkimliği, üyelerimizin “terör örgütü propagandası yaptığını” ileri sürdü. 

Suçlamanın aksine üyelerimiz, savaşa ve ölümlere karşı çıkmıştır. Başka bir ülkenin topraklarına girilmesinin doğru olmadığını, sınır ötesi operasyonla çok sayıda asker ve sivilin yaşamını yitirebileceğini ifade etmişlerdir. Kan, gözyaşı, acı ve savaş bataklığına karşı barışı savunmuştur.

Afrin operasyonu, ülkemizi ve halkımızı Ortadoğu’da kanlı bir savaşa sürüklerken ülke içindeki sonuçları giderek daha açık bir biçimde görülüyor. 100 binin üzerinde metal işçisinin toplu iş sözleşmesi kapsamında aldıkları grev kararı, Afrin savaşı bahane edilerek yasaklanmıştır. Çok sayıda insan sosyal medyada hükümeti ve Afrin operasyonunu eleştiren paylaşımlarda bulundukları için gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır. Barış konulu basın açıklaması yapmak isteyenlere polis şiddetle karşılık vermiştir. Afrin operasyonu ve OHAL uygulamaları ile tek adam tek parti rejimi adım adım hayata geçirilmektedir.

Bu politikadan ne bölgede ne de ülkede halkların, işçi sınıfı ve emekçilerin çıkarı yoktur. Aksine böylesi bir operasyon Suriye’de 7 yıldır süren savaşa yeniden benzin dökmek, halkları ateşin içine atmaktan başka bir sonuç doğurmayacak, yıkımı ve çözümsüzlüğü derinleştirecektir. Bu savaş bizim savaşımız değildir. İktidarın, Erdoğan’ın tek adam rejimini kurma savaşıdır. Adalet, barış, kardeşlik, eşitlik için bütün işçi sınıfımız ve emekçi halkımızla BARIŞ demeye devam edeceğiz.

Üyelerimiz Bilal Karaman ve Neslihan Karyemez derhal serbest bırakılmalıdır. Bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız.

Emek Partisi olarak; işçi sınıfı ve emekçi halkımızı kendisine dayatılan savaş politikalarına karşı bölgede barış ve bağımsız, demokratik, laik bir ülke için birleşmeye, mücadele etmeye çağırıyoruz."

GÖZALTI VE TUTUKLAMA FURYASI SÜRÜYOR

Afrin harekatını eleştirenlere dönük gözaltı ve tutuklamalar sürerken, Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, 24 Ocak’ta gözaltına alınan HDP Ayvalık İlçe Teşkilat üyesi Şükrü Kaygısız tutuklandı. Kaygısız ile birlikte gözaltına alınan 5 kişi ise serbest bırakıldı.

Malatya’da da Çarşamba günü gözaltına alınan İHD Malatya Şubesi Eşbaşkanı Mehmet Tuncel, DTK Delegesi Birgül Dağdelen, HDP İl Yönetim Disiplin Kurulu Üyesi Ali Dağdelen ve önceki gün gözaltına alınan Halkların Demokratik Partisi Malatya üyesi Abuzer Yavaş, emniyet ifadelerinin toplanması ardından adliyeye sevk edildi. Tuncel, Dağdelen, Yavaş “Örgüt propagandası” yapmak iddiasıyla tutuklandı.  Ali Dağdelen ise serbest bırakıldı.

Adana’da da sosyal medya üzerinden Afrin operasyonuna tepki gösterdikleri için mahkemeye sevk edilen 9 kişiden 4’ü tutuklandı.

Urfa’da da düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınan 34 kişiden 23’ü tutuklandı.

Tekirdağ’da da yapılan operasyonlarda gözaltına alınan 5 kişi adliyeye sevk edildi. 1 kişi serbest bırakılırken, 4 kişi de  tutuklanarak cezaevine gönderildi.

786 kişi Afrin paylaşımları nedeniyle gözaltına alındı