MMK işçileri: Direnirsek patron ve hükümet ne yapabilir ki?

Halil İMREK
Hatay

MMK Metalurji işçileri 2 Şubat’ta çıkacakları grevlerinin hükümet tarafından “milli güvenliği bozucu” denilerek yasaklanmasına tepkililer. Ücretlerinin artırılmasını istediklerini söyleyen işçiler, ‘Bunun milli güvenlik ile ne ilgisi var?​’ diye sordular. Sendikanın da OHAL ve hükümetin sınır ötesi operasyon başlatmasından dolayı grevi yasaklayacağına güvendiğini söyleyen işçiler, “Sendika da biliyordu grevin yasaklanacağını, onun için ‘Greve çıkacağız, şöyle yapacağız böyle edeceğiz’ diyordu. Madem greve çıkacaktık. Neden sendika hiçbir hazırlık yapmadı. Grev komitesi dahi kurmadı. Şimdi de ‘Devlet grevi yasakladı’ diyerek işin içinden çıkıyor” dedi.

‘GREV İÇİN SENDİKA HAZIRLIK YAPMALI’

Bir işçi baştan beri grevin olmayacağını ve sendikanın kendilerini kandırdığı düşüncesinde olduğunu belirterek şöyle diyor:
“Biz işçileri kandırıyorlar işte biz grev kararı aldık hükümet izin vermedi gibi. Zaten işçiler hükümetin Afrin harekâtına da destek veriyor. Yani sadece MESS hükümetin grevi yasaklayacağına güvenmiyordu, bence başta bizim sendika ve Türk Metal de buna güveniyordu. Gerçekten greve gitmekte samimi olan grev ile ilgili hazırlık yapar. Ne tür zorluklarla karşılaşacağımıza dair bilgilendirme yapar. Bunların hiç biri yok ama greve çıkacaktık, diyorlar. Hâlbuki grev anayasal hakkımız; bunu engelliyorsa fiilen yapacaksın. İşçi sendikanın arkasında durur. Babalarımız anlatıyor; 1989’da büyük İSDEMİR grevinde o zaman rahmetli Özal’da grev olmayacak diye çok baskı yapmış. Ama Çelik-İş’in başındaki başkan sağlam bir sendikacıymış. Rahmetli Metin Başkan, ‘Hükümeti tanımıyorum’ diyerek grevde ısrar etmiş, greve çıkmış dört buçuk ay sürmüş grev. Sonuçta hükümet geri adım atmış ve kazanan işçiler olmuş. O zaman işçiler yüzde 300 zam almışlar” şeklinde konuştu.

KÖTÜ SÖZLEŞME SENDİKALARIN SONU OLUR

Başka bir işçi de her şeye rağmen sendikaların kötü bir sözleşme yapmasının kendi sonları olacağını söylüyor. İşçi, eğer Birleşik Metal-İş direnirse Türk Metal ve Çelik-İş’in onlara rağmen satış sözleşmesine imza atamayacağını düşünüyor. MMK’da işçi arkadaşlar iyi bir sözleşme bekliyor. Eğer dedikleri gibi bir sözleşme olmazsa bu Çelik-İş’in son şansı diye düşünüyorum. Sendikalar kararlı davranırsa ve içeri girip üretim yapmayacağını MESS’e gösterirse o zaman grevin ertelenmesine patronlar güvenemez. Sonuçta üretimi yapıp yapmayacak işçiler. Ama sendikanın bu güveni ve sorumluluğu alması lazım. Tabi bir de sıkıntı bizlerde, işçiler korkmasa, dirense hükümet ve patron ne yapabilir ki. Sendikada gelip mecburen işçinin önüne düşer. Sonuçta hükümeti seçen yine halk, işçiler değil mi?​” dedi.

SENDİKA İŞÇİLERİN NABZINI YOKLUYOR

Çelik-İş İskenderun Şube yöneticilerinin cumartesi günü işyerini dolaştığının bilgisini veren bir işçi de “MESS en son yüzde 13 vermiş. MESS de grevin yasaklanmasının kendileriyle bir ilgisi yokmuş gibi davranıyor. Diyalog ile işi çözmekten yana olduğunu söylüyor. Benim anlamadığım herkes bu hükümetin politikalarını destekliyor. Ama topu da onlara atıyor. ‘Hükümet yaptı etti’ diyor. Pazartesi, salı günü yine sendikalar ile görüşme olacakmış. Sendikacılar ‘Sözleşme 3 yıl olursa zam iki üç puan artarsa ne olur?​’ diye tepkileri ölçmeye çalışıyor. Anladığımız kadarıyla masada bitecek görünüyor. Ancak 3 yıllık TİS ve iyi bir ücret zammı gibi sendikanın da kırmızı çizgileri vardı. İşçiler iyi bir sözleşme için direnmeye kararlı ama aynı kararlılığı ve direngenliği sendikalarda bulamıyor. İşçilerden kimse 3 yıllık sözleşme istemiyor. Eğer öyle olursa işçiler büyük tepki gösterir, ayağa kalkar” dedi.