Benim babam bir inşaat işçisi
Babam bir inşaat işçisi, onun çalışma koşullarını göz önünde bulundurarak bu yazıyı yazıyorum.
Zeynep PEKTAŞ
Malatya
Babam bir inşaat işçisi, onun çalışma koşullarını göz önünde bulundurarak bu yazıyı yazıyorum. İktidarın görmediği veya görmezden geldiği, sadece çevresinin bildiği inşaat işçilerinin sorunlarından bahsetmek istiyorum. Öncelikli sorunlarından biri iş güvenliği. Bilindiği üzere 2017 yılında iş cinayetleri diğer yıllara oranla artmıştı. Bunun başlıca sebebi işverenlerin ceplerinden fazla para gitmesin diye işçilerinin hayatlarını umursamaması. İnşaatın her katına file çekilse iş kazaları bir miktar da olsa önlenebilir. Ayrıca bir diğer başlıca sorun, inşaatta dağıtılan, hijyenik olmayan ve yetersiz olan yemekler. Bunun için de belli başlı yemek şirketleriyle anlaşılıp yemekler karavana şekilde dağıtılabilir. Bir başka sorun ise: işçi kardeşlerimiz adına açılan SSK hesapları var, bu hesapların kontrolü devletin gerekli organları tarafından yapılmadıkça hesaplara yatırılması gereken primler ya hiç yatırılmamakta ya da eksik yatırılmakta. Eksik ödeme yüzünden primler borç olarak geri dönüyor. İnşaatta çalışılan süre boyunca, günlük puantaj tutularak SSK primleri yatırılmalı. Yoğun kış şartlarında çalışan işçiler soğuk havalara maruz kalmakta. Elbette güneşi ısınmaları için onlara çeviremezsiniz fakat inşaatın açıkta kalan yerleri, soğuk olan yerler kapatılabilir. Unutmayalım ki örülen bir tuğla sağlığını kaybetmiş bir candan daha değerli değildir. İşçi kardeşlerimizin zor şartlar altında harcadığı emeğin karşılığını tam olarak alamadığı da ortada. Günlük yevmiyeler zor şartlar göz önünde bulundurularak sağlıklı ve adil bir şekilde düzenlenmeli.
Tuğlaların oluşturduğu bir duvar yıkıldığında yeniden yapılabilir fakat böyle basit ve çözümü kolay sorunlar yüzünden o duvarı oluşturan işçilerimiz canlarından olduğunda maalesef ki yitirilip gitmektedir.
