20 Şubat 2018 01:09

Güney Afrika’da elmas madenlerinin kararttığı yaşamlar

Swedwatch isimli kuruluş, 200 bin civarında elmas işçisinin çalıştığı Güney Afrika'da, çalışma koşullarını bir kez daha gözler önüne serdi.

Paylaş

Murat KUSEYRİ
Stockholm

Güney Afrika’nın kuzey kesimlerinde yer alan elmas madeni ocaklarında 200 bin civarında işçi çalışıyor. İsveç’in iki büyük tekeli Atlas Copco ve Sandvik, maden ocaklarını işleten şirketlere araç ve teçhizat satıyor. İsveç tekellerinin yurt dışındaki faaliyetlerini mercek altına alan Swedwatch isimli kuruluş, Güney Afrika’da elmas çıkaran maden tekellerinin yöre halkının haklarını ihlal ettiğini ve maden tekellerine araç sağlayan İsveç tekellerinin de olanlara sessiz kaldığını açıkladı.

HALKIN TOPRAKLARINA EL KONDU

Swedwatch, yoksulluğun hüküm sürdüğü maden ocaklarının bulunduğu bölgede yaşayan 600 kişiyi kapsayan bir anket çalışması yaptı ve ulaştığı sonuçları rapor haline getirerek kamuoyuna duyurdu.

Araştırmaya katılanların yüzde 67’si maden tekellerinin topraklarına el koyduklarını ve kendilerine herhangi bir ödemede bulunmadığını söyledi. Halkın yüzde 64’ü de maden tekellerinin ocakları açmasının toplumu olumsuz etkilediğini, yüzde 62’si suyun kalitesini düşürdüğünü belirtti.
Halkın yüzde 72’si de, tekellerin maden çıkarma çalışmalarını başlatmasından sonra yaşamının olumsuz etkilendiği yönünde görüş belirtti. 

KADINLAR CİNSEL İSTİSMARA UĞRUYOR

Maden tekellerinin işçilerle kısa vadeli sözleşmeler yaptıkları ve kadınların haklarını ihlal ettikleri de belirtilen raporda “Pek çok kadın cinsel istimara ve saldırıya uğrama korkusuyla yaşıyor. İşe girmelerinin karşılığında cinsel ilişki veya rüşvet vermeye zorlanılıyor” denildi.

Raporda imzası bulunan Swedwacth yöneticilerinden Olof Björnsson, “Atlas Copco ve Sandvik, uzun yıllar Güney Afrika’nın elmas sanayicilerine teçhizat sattı. Buna rağmen hiçbiri müşterilerinin sorumluluklarını üstlenmeleri için ne yaptıklarını gösteremiyorlar” diyerek İsveç şirketlerini eleştirdi.

TEKELLERDEN SOMUT GİRİŞİM YOK

Atlas Copco ve Sandvik yöneticileri ise ayı ayrı yaptıkları açıklamada çalışanların ve bölgede yaşayan halkın haklarına önem verdiklerini iddia ettiler. 

Sandvik, yaptığı yazılı açıklamada “Biz müşterilerimizi davranış kodumuz hakkında bilgilendirmekte özenliyiz. Müşterilerimizin yürürlükteki uluslararası yasa ve kurallara uymalarının önemli olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Atlas Copco şirketinin basın şefi olan Sara Liljedal da, maden sektöründe var olan sorunların ve yöre halkının yoksulluk içinde yaşadığının bilincinde olduklarını ve durumların iyileştirilmesi için konuyu müşterileriyle tartıştıklarını ileri sürdü. 

Ancak her iki şirket de hangi somut girişimlerde bulunduklarını açıklamadı.

Daha önceki yıllardaki yapılan incelemelere atıfta bulunulan Swedwatch’in raporunda, İsveç tekellerinin hak ihlallerinin giderilmesi ve koşulların düzeltilmesi için tutumlarında iyileştirme olmadığı belirtildi ve Sandvik’in müşterileriyle diyaloğa girmediğine dikkat çekildi. 

ÖNCEKİ HABER

Yüksel Taşkın: AKP zayıf olduğu için ittifaka mecbur kaldı

SONRAKİ HABER

Yunanistan’ın "Makedonya sorunu" nedir?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa