Sezai Temelli: Fabrikaları satıp savaşı besleyecekler

HDP grup toplantısında konuşan Eş Genel Başkan Sezai Temelli, hükümetin ekonomik programının da savaşa endeksli olduğunu söyledi.

27 Şubat 2018 08:23
Son Güncellenme Tarihi: 27 Şubat 2018 09:27
Paylaş

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, partisinin grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Temelli'nin açıklamalarından satır başları şunlar:

12 Eylül'den sonra iktidara gelen partiler "YÖK'ü kaldıracağız" dedi ama daha da pekiştirdiler. YÖK, faşizm düzenini sürdürdüler. '97'deki postmodern darbe de aynısını yaptı, üniversiteye saldırdı. Özgürlük, barış hepimiz içindi. İstanbul Üniversitesinde türban takanları caydırmak için Ergenekon akıllı rektör ikna odaları kurdu. Özgür, demokratik üniversite herkese yer açan bir yer olmalıdır. Yeter ki bilim üretilsin.

'28 ŞUBAT'TA BİLİM HAKKINI SAVUNAN AKADEMİSYENLER BUGÜN CEZAEVİNDE'

Bugün OHAL döneminde de üniversitelere saldırılar sürüyor. KHK'lerle ihraçlar sürüyor. Direnen rektörler görmedik, ihraç listeleri hazırlayan rektörler gördük. Rektör seçimini sindiremeyen iktidar, kendi atadığı rektörlerle üniversite kıyımı yaşatıyor. Soruşturma açılan binlerce akademisyen söz konusu. Hangi akademisyen diye baktığımızda 'toplumun bilim hakkını savunan' akademisyenler olduğunu görüyoruz. Onlar aynı zamanda Barış Akademisyenleri. Birkaç gün önce hocam İzzettin Önder 1 yıl 3 ay ceza aldı. Tabii ki barışı savunacaktı. '97'de nasıl özgürlükleri savunduysak bugün de savunacağız. Nasıl ki postmodern darbeyi yapanlar utançla anılıyorsa bunlar da utançla anılacaktır.

TEMELLİ'DEN ERDOĞAN'A: SENDE DAHA DİPLOMA YOK

Üniversiteye yönelik müdahaleler bununla sınırlı değil. İktidar kendi kadrolarının düzenlenmesi peşinde. Bir anda bir baktık 30 bine yakın yardımcı doçent özlük haklarını kaybetti. Cumhurbaşkanı diyor ki "Allah aşkına nedir bu yardımcı doçentlik?". Sen anlamazsın tabii sende daha diploma yok.

'ATANMAYAN ÖĞRETMENLER İŞ CİNAYETLERİNDE HAYATINI KAYBEDİYOR'

Kamunun istihdam politikası yok, atanmayan öğretmenler intihar ediyor, iş cinayetlerinde hayatlarını kaybediyor. 28 Şubat'ın mağdurları bugün üniversiteye saldırmaktan geri durmuyor.

Dolmabahçe mutabakatı da bugünkü darbe mekaniğine itirazdır. Demokratik cumhuriyet özleminin mutabakatıdır. Maddelere baktığınızda emekten kadına, doğaya eşitlikçi bir yaşamı vadediyor.

'YOLSUZLUK EKONOMİSİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ'

Çok yaygın bir işsizlik sorunu var. TÜİK başkanı büyük bir marifetle işsizliği 1 ayda iki puan düşürdü ama gerçekte iki puan arttı. Taşeronlaşma gibi çalıştırma biçimleri her gün hayatımıza giriyor. Bu, beraberinde yoksullaşmayı getiriyor. İşçiler yoksullaşıyor, Türkiye büyüyor. Madem büyüdükçe yoksullaşıyoruz o zaman büyümesek mi? İktidar büyümeyi kendi siyasi ikbali için hayırlı görüyor. Haksız zenginleşme, yolsuzluk ekonomisiyle karşı karşıyayız.

'ŞEKER FABRİKALARINI SATIP SAVAŞI BESLEYECEKLER'

Neden şeker özelleştirmesi bir anda gündeme geldi? Bir; artık her şeyi satıyorlar. İki; büyük firmalar artık şeker üretimini ortadan kaldırmaya çalışıyor. Bugün şeker pancarı üretiminden geçinen nüfus sadece çiftçiler değil, bir milyon kişiyi etkileyecek bir karar bu. Halk sağlığı, çiftçiler ne olacak? Şeker fabrikaları anlatıldığı kadar kötü ve zararlı bir şey değil. Muş'taki, Burdur'daki şeker fabrikasını kapatıp kör savaşı beslemeye çalışan bir iktidar var. Şimdi damat tutturdu "Bor madenciliği" diye, köstebek gibi bütün memleketi kazıyacaklar.

'ATEŞKES AFRİN'DE DE UYGULANMALIDIR'

BM güvenlik konseyi kararı acilen uygulanmalıdır. Karar sadece Doğu Guta'da değil Afrin'de de uygulanmalıdır. Bu savaş siyasetinden beslenenlere karşı barış siyaseti bizlerin sorunudur. Bu konuda insiyatif alacağız. Bu savaşın bedelini Afrinliler, Kürtler, Ezidiler, Süryaniler ödüyor. Ölüm güzellemesi yapanlara karşı biz yaşamı savunmaya devam edeceğiz. Bu savaşın rantı kime gider? Kim zenginleşir? Bedelini kim öder? Diyor ya Erdoğan, "Düşsün SİHA'lar", iyi ki damat yolcu uçağı üretmiyor.

'BİZ, ÇOCUKLAR UZUN YAŞASIN DİYORUZ, ONLAR SAVAŞA SÜRÜKLÜYOR'

5 yaşında çocuğa asker kıyafeti giydirmişsiniz. Çocuğun şehit olacağını söylüyorsunuz. Geçen gün arkadaşım anlattı, çocukları alıp askerlik şubesine götürüyorlarmış. Biz, çocuklar yaşasın diye siyaset yapıyoruz. Birileri de çocukları savaşa sürüklüyor. Allah herkese sıralı ömür versin.

ÖNCEKİ HABER

Salih Müslim serbest bırakıldı

SONRAKİ HABER

18 çocuğa cinsel istismara 572 yıl hapis cezası

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa