'Şimdi Evrensel'le dayanışmayı arttırma zamanı'
İzmir'de düzenlenen Evrensel Gazetesi ile dayanışma etkinliğinde hükümetin medya üzerindeki artan baskısına değinildi.
Evrensel gazetesine destek ve dayanışma etkinlikleri sürüyor. Son olarak İzmir'de Evrensel Gazetesi'yle dayanışma etkinliği düzenlendi. Narlıdere Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen etkinliğe aralarında KESK'e bağlı Eğitim Sen, BES ve SES sendikalarının yöneticileri, Dokuz Eylül Hastanesi işçileri, ABF Narlıdere, CHP, EMEP, HDP yöneticilerinin de bulunduğu etkinliğe 200'e yakın kişi katıldı.
Etkinlikte söz alan CHP Narlıdere İlçe Başkanı Mehmet Şahin Fırat, AKP faşizmi son haddesine geldiğini belirterek "16 Nisan referandumu sürecinde siyasi partiler birlikteliliğin ve dayanışmanın en güzel örneklerinden birini sergiledi. Önümüzdeki süreçte de devam edecektir. Başkta türlü bu diktanın önüne geçilemez. Paydamızda demokrasi, özgürlükler, laik eğitim. Bu diktayı bertaraf etmek için bu paydalarda bir araya geleceğiz. Yürütme yargı yasamadan sonra dördüncü kuvvet olan medya da bir tek kişinin eline geçti bu nedenle de Evrensel gibi gazetelerle dayanışmayı da daha da büyütmemiz gerekiyor" dedi.
ABF Narlıdere Başkanı Mustafa Arslan da "Medyanın tek adama teslim olduğu bir dönemde Evrensel gazetesine bu ülkenin ötekileştirenlerinin, ezilenlerinin sesi olduğu için teşekkür ediyorum. Başta Evrensel olmak üzere diktaya karşı çıkan gazetelere sahip çıkmamız gerekiyor. Sesimiz, kulağımız, gözümüz olacak basına ihtiyacımız var" dedi.
'GERÇEK HABERCİLER DİZ ÇÖKMEDİ'
EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan da medyanın satın alınarak, baskılarla, cezalarla susturulmaya çalışıldığını belirterek şunları söyledi "Ama gerçek gazetecilik yapan hiç bir basın diz çökmemiştir. Evrensel, Birgün, Özgürlükçü Demokrasi, Cumhuriyet gibi gazeteler her türlü zorluğa karşı varlıklarını sürdürüyorlar. Bu baskılara boyun eğmemişlerdir. Önümüzdeki dönem muhalefetin üzerindeki baskının daha da artacağını görüyoruz. Yüzde ellilik kesime diz çöktüremediler. İktidarın en büyük korkusu da budur. Yüzde elliyi sindiremedikleri kendilerine ait gördükleri yüzde elli de garanti değil. Bugün yüzde 51'i garanti görseler hemen seçime giderlerdi. Son seçim yasasını, medya üzerindeki ablukayı ve muhalefet üzerindeki baskıyı ve yanlış Afrin operasyon kararını düşündüğümüzde bunların karşısında kapsamlı bir mücadelenin ortaklaştırılma durumu çok açık. 2019 seçimleri bu hükümetin gerici yasalarını çöpe atacak ve halk üzerindeki meşruluğunu tartışmaya atacak bir mücadele birliktelilği ile seçime hazırlanmamız gerekiyor". (İzmir/EVRENSEL)
