ATO ve SES, sağlıktaki şiddete karşı açıklama yaptı
Sağlık örgütleri, Zekai Tahir Burak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşanan ve 3 sağlık emekçisinin darbedildiği olayı hastane önünde protesto etti.
Sağlık örgütleri Zekai Tahir Burak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşanan şiddet olayını protesto etmek amacıyla hastane önünde bir araya geldi. Dün yaşanan olayda Uzman Doktor Ayşe Kırbaş, Asistan Doktor Atahan Toyran ve güvenlik görevlisi Yunus Keskin hasta yakınları tarafından darbedilmişti. Ankara Tabip Odası (ATO) ve Sağlık ve Sosyal Emekçileri Sendikası’nın (SES) ortak yaptığı açıklamada, şiddete uğrayan sağlık emekçilerinin yanında olduğu belirtilerek, şiddetin son bulması için yetkililerin bir an önce harekete geçmesi istendi.
‘ASIL SORUMLU SAĞLIK SİSTEMİ’
Açıklamayı yapan ATO Genel Başkanı Vedat Bulut, şiddetin sağlık çalışanlarına yönelse de asıl sorumlunun sağlık sistemi olduğunu vurguladı. Sağlık politikaları ele alınmadan gösterilecek hiçbir yaklaşımın şiddetin çözümüne yönelik etkili bir çözüm ortaya koyamayacağını belirten Bulut, “Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik yapılacak bir düzenleme, önleyicilik ve koruyuculuk işlevinin sağlanabilmesi için, sağlık çalışanlarına yönelik şiddete asla hoşgörü gösterilmeyeceği, aksine cezalandırılacağı düşüncesinin yerleşmesine olanak sağlanmalıdır” dedi.
‘HER GÜN 30 SAĞLIK EMEKÇİSİ ŞİDDET GÖRÜYOR’
Beyaz kod uygulamasında sağlık çalışanlarına yönelik günlük şiddet sayısının 5 olduğunu kaydeden Bulut, kayıtlara girmeyen de yüzlerce sözsel şiddet olgusu olduğunu belirtti. Resmi verilere göre hergün 30’un üzerinde sağlık emekçisinin şiddete maruz kaldığını belirten Bulut, sağlık emekçilerinin şiddeti önleyecek bir yasa tasarısı beklediklerini söyledi.
Bulut, televizyonlarda şiddeti öven dizi ve silahlanmayı teşvik eden programların da önlenmesi gerektiğini vurguladı.
‘ÖNERİLERİMİZ GÖZ ARDI EDİLİYOR’
TTB Merkez konsey üyesi Selma Güngör, sağlıkta şiddetin her geçen gün daha da arttığına dikkat çekerek, sadece şiddet olgusu olarak yaşanmadığını sağlık hizmetinin de kesintiye uğradığını belirtti. Şiddetin sağlık çalışanları ve sağlık örgütleri için kabul edilemez olduğunu vurgulayan Güngör, “Şiddetin önlenmesi noktasında sağlık örgütleriyle çalışma yaptık. Aldığımız kararları yetkililerle paylaştık. Ne yazık ki göz ardı ediliyor. Şiddet bu önerilerin gerçekleşmemesine bağlı olarak da daha fazla gerçekleşiyor” dedi. Güngör, sağlıkta performans sistemi, 5 dakikada bir verilen randevu sistemiyle, hekimlik mesleğinin değersizleştirilmesiyle şiddetin daha fazla yaşandığını kaydetti. Sağlıkta şiddet yasa tasarısının 3 yıldır bekletildiğini kaydeden Güngör, yetkililerin sadece şiddete karşı olduğunu söylemelerinin şiddeti azaltmadığını vurguladı. Güngör, “Sağlıkta yaşanan şiddet bir iş kazası olarak değerlendirilmeli. Buradaki olayda da Sağlık Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına rapor edilmeli ki iş kazasını engelleyecek tedbirler alınsın” dedi.
‘SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM POLİTİKALARINDAN VAZGEÇİN’
SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara ise, şiddetin sorumlusunun siyasi iktidar ve sağlıkta dönüşüm politikaları olduğunu belirtti. Halkın sağlığa ulaşımının önüne engeller konuduğunu belirten Kara, sağlık emekçilerinin de güvencesiz ve esnek çalıştırıldığını kaydetti. Bu uygulamalardan derhal vazgeçilmesi gerektiğini vurgulayan Kara, “Şiddete karşı yasa tasarısı Meclis Genel Kurulunda kabul edilmeli. Biz de şiddete karşı mücadele devam edeceğiz” dedi. (Ankara/EVRENSEL)