12 Nisan 2018 00:03

‘Süper’ teşvik de kurdaki dalgalanmayı durduramadı

Hükümetin ‘süper’ teşvik paketleri açıklamasına karşın, dolar kurundaki dalgalanma sürdü: 4.19 lira

Paylaş

Hükümetin ‘süper’ sıfatıyla teşvik paketi açıkladığı bu hafta döviz kurları her gün yeni bir rekor kırıyor. Dün dolar 4.15 liralık rekorunu aşarak 4.191 liraya kadar yükseldi. Avro da 5.197 lira ile yeni tarihi rekor düzeyine tırmandı.

Gelişmeler, ‘Piyasalar hükümeti inandırıcı bulmadı’, ‘açıklanan teşvikler umut olmadı’ şeklinde yorumlandı.

19 firmaya ait 23 proje için açıklanan ‘süper teşvik’ paketi öncesinde de hükümetin, ‘cazip’, ‘devrim’ gibi adlarla defalarca verdiği yatırım teşvik belgelerinin sonuçlarına ilişkin bir veri bulunmuyor. Fakat teşvik paketleri ile vadedilen üretim, yatırım ve istihdam artışının sağlanamadığı çok açık!  

Durmadan yeni bir paketin açıklanıyor olması “Önceki paketlerin işe yaramadığının göstergesi” olarak yorumlanıyor. Ekonomideki şu veriler de tıkanmayı ortaya koyuyor:

Ekonomide ciddi bir daralma yaşanıyor. Yatırımlar erteleniyor, üretim durma noktasında. Yerli sermaye yatırımlarını başka ülkelere kaydırıyor. Piyasalarda para dönmüyor. Karşılıksız çek ve protestolu senetlerde patlama yaşanıyor. Dış ticaret açığı ve cari açık hızla büyüyor. Ekonominin bağımlı olduğu yabancı sermaye girişlerinde yavaşlama yaşanıyor. İşsizlik almış başını gidiyor. Bankalar reel sektöre kredide ‘aşırı’ ihtiyatlı davranıyor. Yüksek dış borcu bulunan reel sektör firmaları ciddi kur riski altında, ciddi bir iflas dalgası riski bulunuyor. Vatandaşın alım gücü hızla geriliyor. İktidarın gözde sektörü inşaatta bile ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Parası olan vatandaş kendini güvenceye almak için döviz satın alıyor.

TEŞVİK ÇOK SONUÇ YOK

AKP ekonomi yönetimi inandırıcılığını-güvenirliğini yitirdiği tespiti yapan Eski Vekil, İş Adamı Umut Oran “Açıklanan yeni teşvik paketi, içinde süslü vaatler olan bir seçim çalışmasıdır” dedi.

Oran, “Geçmişte açıklanan onca teşvike rağmen sonuç ortada” sözü eşliğinde şu verileri paylaştı:

- Dolar kuru 4, avro 5 TL’yi geçti ve hızla yükselmeye de devam ediyor.

- 2002 yılında yüzde 10.3 olan işsizlik oranı 2017 itibariyle yüzde 10.9. Resmi işsiz sayısı 15 yılda 2.5 milyondan 3.5 milyona çıktı. Geniş tanımla ülkede 6 milyon dolayında işsiz var. Üniversiteli-beyaz yakalı işsizliği rekor düzeylere ulaştı.

- 2002’de yıllık 15 milyar dolar olan dış ticaret açığı 2017 itibariyle 77 milyar dolara çıktı. Türkiye, 2018’in sadece ilk iki ayında 14.8 milyar dolarla, 2002 yılının tümündeki kadar dış ticaret açığı verdi. İhracatın ithalatı karşılama oranı sürekli geriliyor.

- Cari açık, 2017’de milli gelirin yüzde 5.5’ine ulaştı.

- Türkiye’nin 2002 sonunda 129.6 milyar dolar olan dış borcu, 2017’de 453.2 milyar dolara yükseldi.

- Cari açığın finansmanı ve kısa vadeli dış borçların çevrilmesi için Türkiye’nin şiddetle dövize ihtiyacı var. Buna karşılık hukuk açığı ve güven kaybı dolayısıyla dış kaynak girişleri azalıyor, gelen miktar ihtiyacı karşılamıyor, döviz kurları sürekli yükseliyor.

- Çift haneli düzeylerdeki faiz de sermaye girişleri için yeterli olmuyor, finansal dengeler faiz artırmayı zorunlu kılıyor, ancak bu da yatırımları tümden durduracak bir faktör.

Durmadan yeni teşvik paketleri açıklayarak ekonominin yönetilemeyeceğini vurgulayan Oran, “İktidar, kağıt üzerinde ne kadar cazip teşvik paketleri açıklarsa açıklasın, ülkede demokrasiyi, hukuk devletini yeniden tesis edip, belirsizliği ortadan kaldırmadığı, herkesin önünü görebileceği bir ortamı yaratamadığı sürece açıklanan bu teşvik vaatleri yatırımları harekete geçiremeyecek, ekonomiyi canlandıramayacaktır. Zaten, ‘süper’ sıfatıyla yeni teşvik paketini açıkladıkları gün döviz kurlarının sakinleşmek yerine yeni rekorlar kırması, Borsa’daki düşüş bunun işaretidir” “ tespiti yaptı.

4 YIL DOLMADAN 7. TEŞVİK PAKETİ?

AKP’nin ilkini 2004 yılında açıkladığı “teşvik” paketlerinden başlıcaları şöyle:

- Haziran 2009: “Bölgesel gelişmişlik farklılıklarını azaltacak, rekabet gücünü artıracak, teknoloji ve AR-GE içeriği yüksek büyük ölçekli yatırımlara destek öngören” yeni teşvik paketi Başbakan Erdoğan tarafından açıklandı.

- Nisan 2012: Açıklanan bölgesel bazlı teşvik paketi ile Türkiye 6 bölgeye ayrılarak en etkili teşvikler doğu ve güneydoğudaki en yoksul 15 ili kapsayan 6. bölgeye verildi.

- Nisan 2015: Başbakan Ahmet Davutoğlu, Çankaya Köşkü’nde İstihdam, Sanayi Yatırımı ve Üretimi Destekleme Paketi’ni açıkladı.

- Haziran 2016: Başbakan Yıldırım’ın yatırımcılara her türlü kolaylığın sağlanacağını “Turkuaz halı sereceğiz” şeklinde betimlediği yeni teşvik paketi açıklandı.

- Temmuz 2016: Başbakan Binali Yıldırım Bakanlar Kurulunun ardından içinde “devrim niteliğinde yeniliklerin” olduğu iddia edilen teşvik paketini açıkladı.

- Eylül 2016: Başbakan Binali Yıldırım, çok sayıda bakanla birlikte Diyarbakır’da, doğu ve güneydoğuda 23 ili “cazibe bölgesi” yapacağı iddia edilen ve yatırımcılara 35 milyar dolarlık destek vadedilen yatırım paketi açıkladı.

- Şubat 2017: “İstihdam seferberliği” kapsamında işverenlerin gerçekleştirecekleri ilave istihdam için sağlanacak teşviklere ilişkin destek paketi Resmi Gazete’de yayımlandı.

- Aralık 2017: Cumhurbaşkanı Erdoğan, “istihdam seferberliğinde ikinci dönem” mottosuyla yeni teşvikleri açıkladı. (EKONOMİ SERVİSİ)


İĞNEDEN İPLİĞE HER ŞEYE ZAM GELECEK

Ekonomiden Sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye ekonomisinde bir türbülansın yaşandığını, döviz kurlarının hızla yükseldiğini söyledi.

Olağanüstü halin (OHAL) ülkede işsizlik, açlık, döviz kurlarının patlaması, faizin yükselmesi anlamına geldiğini vurgulayarak, “Eğer ekonomide bir düzelme isteniyorsa, derhal OHAL kaldırılmalıdır. Bugün OHAL kaldırılsın, bir aylık bir süre içerisinde faizler 5 puan kadar, kur 3.5 lira seviyesine inecektir” dedi.

Dünyada yaşanan önemli gelişmelerin, Türkiye’yi de etkilediğini belirten Erdoğdu, “Türkiye’deki işler, dünyadaki işlerden daha kötüye gitmektedir. Döviz kurunda son bir ay içerisinde yüzde 6.4, OHAL’in ilan edildiği andan itibaren de yüzde 27’lik bir kayıp söz konusudur. Dünyanın diğer para birimleriyle Türk lirasını karşılaştırdığımızda, Türk lirası daha hızlı erimektedir. Şu an itibarıyla Rus rublesinde de benzer bir durum söz konusu” ifadesini kullandı.

HALK FAKİRLEŞTİRİLİYOR

Türkiye’nin kısa vadeli borçları ve cari açık eklendiğinde 225-226 milyar dolarlık bir döviz açığının olduğunu ifade eden Erdoğdu, dolardaki her bir kuruşluk artışın, Türkiye’yi 2.25 milyar liralık zarara soktuğunu dile getirdi.

Erdoğdu şu tespiti yaptı: “Bu kur artışı durdurulamazsa, önümüzdeki dönemdeki iğneden ipliğe her şeye zam gelecek ve yurttaşlarımız geçim zorluğu ile karşılaşırken, bazı firmalarımız da ne yazık ki iflas riski ile karşı karşıya kalabilecektir” dedi.

Erdoğdu, enflasyonun da “yapışkan” bir hale geldiğini, çift haneli rakamlardan geri dönülemediğini kaydederek, “Enflasyon harcamalarımızı artırırken gelirlerimizi eritmekte ve bizi daha fazla fakirleştirmektedir” dedi. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Turku saldırısının IŞİD sempetizanı sanığı hakim karşısına çıktı

SONRAKİ HABER

Haydi balkonları rengarenk çiçeklerle şenlendirelim

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa