İngiltere’de öğrenci ve işçi gençliğin güncel durumu
2007'den itibaren İngiltere'de gençlerin üzerine binen yük ve gençlik mücadelesine dair İngiltere'den Ceren Sağır, Genç Hayat'a yazdı.
Ceren SAĞIR
İngiltere
2007’de krizden bu yana uygulanan tasarruf politikaları tüm toplumu etkiliyor fakat sosyoekonomik saldırılar önce gençlerin geleceğini hedef alıyor. Üniversiteye başlayanlar ömür boyu borca girerken çalışma hayatına atılan ise öncekilere göre ağırlaşan çalışma koşullarını kabul etmek zorunda.
2017’nin son döneminde gençlik arasında işsizlik resmi olarak 538 bin fakat hükümetin ucu açık işsizlik kriterleri ne sıfır saat kontratlarda çalışanları ne öğrencileri ne de iş bulma kurumuna kayıtlı olmayanları sayıyor. “Eğitim, İş ve Staj Kategorisinde Olmayan” genç sayısının aynı dönemde 790 bin olmasından işsizliğin daha yüksek olduğu açık.
%80’i özel, %20’si kamu sektöründe çalışan gençlerin durumunun tasarruf politikalarının ilerlemesiyle daha da kötüleştiğini, sosyal hakların gaspından görebiliriz. Çalışmasına rağmen genç işçilerin 1/3’ü akrabasıyla yaşıyor. Nisan 2017’de 18-21 yaş grubu sosyal konut hakkını kaybetti. Gençlerin sadece %7’si sosyal konutlarda yaşama imkânına sahip. Ailesinden uzak çalışan veya okuyan gençler; yüksek kira, iş garantisiz ve düşük ücretli çalışma koşullarıyla yüz yüze.
GENÇLERE DESTEK KISILIYOR, YÜK ARTIRILIYOR
2012’de yıllık £3,000’dan £9,000’a yükselen üniversite harçlarıyla öğrenci gençliğin toplam borcu 2017’nin sonunda 100 milyar Sterlini aştı. Geçen yıl içinde 17 bin 300 öğrenci yurtların kirası için borçlanmak zorunda kaldı. 2010 yılında başta koalisyonla daha sonra tek başına iktidara gelen Muhafazakâr Parti, kolej öğrencilerine haftalık £30’luk desteği keserek işçi, emekçi ve yoksul ailelerin gençlerine savaşını gösterdi.
Binlerce yoksul gencin kolej eğitimini engelleyen hükümet, üniversite ve meslek olanağını baltaladı. Bunu, gençlere daha iyi sosyal hizmet vermekle yükümlü merkezlere yapılan kesintiler takip etti. Londra genelinde gençlik servislerinden 22 milyon Sterlin kesinti yapıldı. Yaklaşık 1000 gençlik merkezi kapandı ve gençlere belediye tarafından verilen birçok olanak kalktı. Belediyelerde gençlerle çalışanların sayısı %39 azaltıldı, gençler için çalışan derneklerin fonlarında %35 kesinti yapıldı.2017-2018 bütçeleri ise bu kesintilerin devam edeceğini gösterdi.
GENÇLİK, MÜCADELESİNİ SÜRDÜRÜYOR
2007’den beri uygulanan tasarruf politikaları, o dönem “çocuk”, bugün işçi ve öğrenci gençliğin hayatına en somut biçimde yansıyor fakat gençlik saldırılara karşı mücadelesini sürdürüyor. 10 yıl öncesine göre İngiltere gençliği, tarihsel anlamda en önemli mücadele tecrübesine sahip.
2010-11 yıllarında İngiltere tarihinin en kitlesel, yaygın, uzun süreli ve geniş kapsamlı taleplerini içeren sokak hareketiyle gençliğin birleşince neler yapabileceğini gördük. İki yıl süren gösterilerin yanı sıra yerel ve kitlesel toplantılar, gençlik mücadelesine son derece önemli tecrübeler kazandırmıştır.
Kriz bahanesiyle, gençlerin geleceğine yönelik saldırıların en acil gündem olması, yığınlara hareketin yolunu yeniden gösterdi. Okullarda, iş yerlerinde, mahallelerde bu gelişmelerin tartışılması, gençliğin savaşsız, eşit ve yaşanılır bir dünya kurma arayışını bir kez daha ortaya çıkardı.
Gençlik hareketi 2010-11 döneminin dinamizm ve örgütlülüğünü sürdüremedi. Dönemin saldırıları gençleri yaygın biçimde hareketlendirse de onu örgütleyecek, önderliğini yapacak İngiltere’nin sınıf partisi veya bu perspektifte bir gençlik hareketinin olmaması zayıflamaya yol açtı. Gençliğin talepleri etrafında örgütlenmesi merkezdeyken bu, bir kenara itildi. Onun yerine temel hedef parti aidiyeti üzerinden seçim propagandasının ağır basması ve soyut haliyle Koalisyon hükümetin indirilmesi oldu.
SOKAK SAVAŞLARI VE ÇETELEŞME
Londra’da Ocak ayından beri çoğu 21 yaşın altında olmak üzere 50’yi aşkın bıçak ve silahlı cinayet işlendi. En büyük sorumluluk 2010 yılından bu yana, başta eğitim olmak üzere çocuklar ve gençler için her türlü olanağın, emekçi ve işsizlere sosyal yardımların Muhafazakâr Parti tarafından kesilmesinde.
Son 8 yılını bu sistemde geçiren bir gencin çete üyesi olma ya da geçimini yasa dışı işlerle sağlama çabası, bu bilgiler doğrultusunda şaşırtıcı olmasa gerek. Hükümet yanlısı medya kuruluşları anında gençleri suçlarken hiçbiri yukarıdaki bilgileri paylaşma zahmetinde değil. İşe sadece polis sayısının azalması olarak bakan birçok kesim, buna Londra Belediye Başkanı dahil, gençlerimizi suçlamaktan başka bir şey yapmıyor.