Ücretleri ödenmeyen Avcılar Belediyesi işçileri mücadeleye çağırdı
Avcılar Belediyesinde aylardır ücretleri ödenmeyen işçiler, 'İşçinin güçlü olduğunu yönetimdeki insanlara ve işverenlere göstermemiz lazım' dedi.
Vedat YALVAÇ
İstanbul
Avcılar Belediyesi işçileri hem AKP Hükümetine hem de CHP’li belediye yönetimine tepkili. “Kadro müjdesi” verilse de gerçek bir kadro alamayan işçilerin aylardır da ücretleri ödenmiyor. Sorunları çözmek için birlik olmaktan başka çareleri olmadığını söyleyen işçiler “İşçinin güçlü olduğunu yönetimdeki insanlara ve işverenlere göstermemiz lazım” diyerek 1 Mayıs’a işaret ettiler.
Fen İşlerinde çalışan Sami Demirel, “Ücretlerimiz biz 1 yıldır aksayarak alıyoruz, alıyoruz da diyemeyiz” dedi ve devam etti: “3 aydır maaşını alamayan ve evi kira olan bir insan kendi başına geçinmesi mümkün değil. Mecburen eşten dosttan, aileden yardım alarak geçiniyoruz.”
“Taşerona kadro” adı altında hükümetin yaptığı düzenlemeye de tepki gösteren Demirel şöyle konuştu: “Aslında kadro diye bir şey yok. Tamamen halkı kandırmak için böyle dediler. Belediye özel şirket kurdu, özel şirkete aldılar bizi.”
ÖRGÜTLÜ DAVRANMALIYIZ
Fen İşleri Belediye-İş Sendikası İşyeri Baştemsilcisi Güvenç Öz, Belediye Başkanı Handan Toprak’a şöyle seslendi: “Buradaki insanlar 4 aydır maaş almıyor. Kaç ay daha almazsa siz vicdanen rahatsız olacaksınız?” Öz, bu sorunların ancak örgütlü davranarak çözebileceklerini ifade etti. Taşeron düzenlemesinin kabullenecekleri bir düzenleme olmadığını anlatan Öz, güvenlik soruşturması adı altında işten atmalara da öfkeli: “İşinden olan binlerce insan var. 20 yıl önce bir resimde çıktı diye işinden olan var. Bunların duyurmamız lazım. Sendikalar olarak da bu konularda eksik kalıyoruz.”
1 MAYIS’TA BİRLEŞMELİYİZ
İşçilerle yaklaşan 1 Mayıs’ı da konuştuk. İşçileri 1 Mayıs’la ilgili bilinçlendirmesi gereken sendikaların üzerine düşeni yapmadığını anlatan Sami Demirel, “Yasal haklarımızı hiç birimiz bilmiyoruz. İşçi hakkını bilirse kendi hakkını arayacaktır, sendikayı da güçlendirecektir. Ama maalesef bu konuda yetersiz kalıyoruz” diye konuştu.
“Biz işçi sınıfıyız” Güvenç Öz de şöyle konuştu: “İşçi sınıfının meşalesi nasıl geçmişten bugüne bize kaldıysa bu meşaleyi layıkıyla yakıp meydanlara çıkmamız lazım. Gönlümüzde olan Taksim tabi ki. Ama orada olmuyorsa da nerede olacaksa orada birleşip bu meşaleyi yakıp işçinin var olduğunu, işçinin güçlü olduğunu yönetimdeki insanlara ve işverenlere sesimizi duyurmamız lazım. Bizim tek platformumuz var o da 1 Mayıs.”
EVLİ MİSİNİZ, ÇOCUĞUNUZ VAR MI?
Kadroya geçiş adı altında yürütülen süreçte işçilerin pek çok zorlukla karşılaştığını belirten Belediye-İş İstanbul 2 No’lu Şube Mali Sekreteri Savaş Doğan, çeşitli uygulamalar ileri sürülerek pek çok işçinin kapsam dışı bırakılmaya çalışıldığını dile getirdi. “İlk başta başvurular yapılırken orada dışarıda kalan arkadaşlarımız oldu, daha sonra sınavlarda dışarıda kalan arkadaşlarımız oldu. Bir işçi arkadaşımıza sordukları soru şu; evli misiniz, çocuğunuz var mı? Daha sonra bu arkadaşımızı başarısız göstererek kadro dışı bırakmaya çalıştılar. 130 tane arkadaşımız kadro dışı kalacaktı, görüşmeler sonucunda işe geri dönmesini sağladık. Daha sonra adlı sicil kaydını nedeniyle bazı arkadaşlarımız dışarıda kaldı. Dilekçeler vererek büyük çoğunluğu geri aldırdık. 7 arkadaşımızla ilgili çalışmalarımız sürüyor. Adı kadro, ortada kadro diye bir şey yok. İşçilerin hiç bir hakkı olmadığını yayınladıkları sözleşmede biz görüyoruz. Bazı haklar ancak biz işçilerin bir arada olmasıyla elde edilecek. Biz bunu farkındayız. Bu çerçevede mücadelemize devam ediyoruz.”
1 MAYIS İŞÇİNİN VARLIĞINI HİSSETTİRDİĞİ BİR GÜN
1 Mayıs işçi ve emekçinin kendini ifade ettiği, sokaklarda varlığını hissettirdiği bir gün olduğunu dile getiren Savaş Doğan, “Bazı şeyler bugün elde edilmişse elbette bu mücadeleyle, işçilerin bir araya gelmesiyle elde edilmiş. Bundan sonra da mücadeleyle elde edilecek bir çok hak olduğunu düşünüyorum. Tabi burada sendikalara, konfederasyonlara büyük iş düşüyor. Başta konfederasyonların bir araya gelip güç birliği yapması gerekiyor. Tabi bunu bilinçle, işçiye hakları konusunda bir şeyler anlatarak ve katılımı her yıl daha da artırarak yapmak gerekiyor. Yerelde de bunu hissettirmek adına arkadaşlarla bunu değişik platformlarda görüşerek 1 Mayıs’a hazırlanıyoruz” diye konuştu.