Menemen'e bağlı Çaltı'daki taş ocağı projesi iptal edildi
İzmir'in Menemen ilçesinde Gediz Deltası yakınlarında yapılmak istenen TCDD'ye ait taş ocağı projesi iptal edildi.
Fotoğraf: Evrensel
Metehan UD
İzmir
Menemen'de Gediz Deltası'nın yakınlarında İzmir Valiliğinin ‘ÇED gerekli değildir’ kararıyla açılmak istenen TCDD’ye ait taş ocağı projesi mahkeme tarafından iptal edildi. İki taş ocağının daha davası sürerken Çaltı Muhtarı Gürol Kaplan “Gediz Deltası yok edilmek isteniyor. Taş ya da toz mu yiyeceğiz” sözleriyle taş ocaklarının zararlarına dikkat çekti.
İzmir'in Menemen ilçesinde Bağcılar ve Çaltı mahallelerinin sınırları içerisinde kalan ve TCDD Genel Müdürlüğü tarafından yapılmak istenen taş ocağı, kırma-eleme tesisi ve hazır beton tesisleri için İzmir Valiliği tarafından verilen ‘ÇED gerekli değildir’ kararı, aralarında 5 mahalle muhtarının da olduğu 26 bölge sakini tarafından mahkemeye taşınarak iptali istendi.
Menemenlilerin taş ocağına yönelik itirazları arasında ruhsat sahasının Gediz Deltası ve mera bölgesinin sınırları içerisinde kalması ve alanın 3. derece arkeolojik SİT olması bulunuyor. Proje dosyasına göre, yapılmak istenen taş ocağı saatte 200-300 kilo toz çıkaracaktı ve toplamda 6 ton dinamit ve 6 ton başka patlayıcı kullanılacaktı. Yılda 1,6 milyon ton aglomera dolgu malzemesi, 300-400 bin ton arası mıcır, 160 bin metre küp beton hedefleniyordu ve saatte 30-40 ton su kullanılacaktı.
YÖNETMELİKTE 25 HEKTARIN ÜSTÜNDE
Proje dosyasını inceleyen bilirkişi heyeti, proje için maden ve çevre mühendisliği açısından uygun yönde görüş bildirirken, jeoloji mühendisliği, ziraat mühendisliği ve kültür varlıklarının korunması açısından uygun bulmadığına dair görüş bildirdi. Bilirkişi raporunun ardından mahkeme kararını açıkladı ve ‘ÇED gerekli değildir’ kararını iptal etti. Mahkeme, proje dosyasında madencilik faaliyet alanının, yönetmelikte belirlenen 25 hektarlık alanın altında gösterilmiş olsa da ruhsat sahasının 99.37 hektarlık alan olduğunu belirtti ve söz konusu projenin ÇED sürecine tabi olduğuna karar verdi.
‘EKSİK İNCELEME İLE TESİS EDİLDİ’
Kararda “İşlem tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri dikkate alınarak mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonrası hazırlanıp Mahkememize sunulan bilirkişi raporu incelendiğinde de; anılan proje için ‘çevresel etki değerlendirmesi gerekli değildir’ kararı verilebilmesinin jeolojik/hidrojeolojik ve arkeolojik yönden proje tanıtım dosyasında yapılan eksik ve yetersiz değerlendirmeler ile anılan hususların projenin hayata geçirilebilmesi için detaylı olarak incelenmesi gerekliliği ve bölgenin coğrafi konumu ve özel koruma statüsü de göz önünde bulundurulduğunda, anılan hususların arz ettiği önem dikkate alınarak eksik inceleme ile tesis edildiği anlaşılan dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır” denildi. Öte yandan bölgede bulunan iki taş ocağına karşı açılmış dava da devam ediyor.
‘İZMİR VALİLİĞİ GERİ ADIM ATTI’
Mahkemenin kararını Evrensel'e değerlendiren Çaltı Köyü Muhtarı Gürol Kaplan, saatte 200-300 kilo tozun çevreye vereceği zararlara dikkat çekerek “O kadar tozun Gediz Deltası'nı nasıl tahrip edeceğini bir düşünün. Valilik bunları hiç inceleme yapmadan 'ÇED gerekli değildir' belgesi veriyor. Kararla birlikte, İzmir Valiliği geri adım atmak zorunda kaldı. Karara baktığımızda ise en çok dikkat çeken firmanın açıklaması oluyor. Firma kendisine 25 dönüm gerekli olduğunu söylüyor ancak bin dönüm araziyi işgal ediyor. Firmaya göre Bağcılar merası diyor ama Çaltı merasını da içine alıyor. Ancak bütün usulsüzlükler ve hukuksuzluklar mahkeme kararıyla ortadan kalktı. Şu anda bölgemize taş ocağı kurulamayacak. Yöre halkıyla sürdürdüğümüz hukuk mücadelesini mahkeme kararıyla tescillemiş olduk” dedi.
‘TAŞ VE TOZ MU YİYECEĞİZ?’
Dünyanın en verimli ovalarından biri olan Gediz’e yapılmak istenen taş ocakları ile tarımın bitirilmek istendiğini de ifade eden Kaplan “Bu ovaya taş ocağı yapılamaz. Yoğurtçu Kalesi dediğimiz alana taş ocağı açıldı. Hayvancılık ve arıcılık bitti. Çam ormanlarının bembeyaz toz içinde görünce insanın ağlayası geliyor. Taş ya da toz mu yiyeceğiz. Nedir bu çok para kazanma hırsı. Tarım, hayvancılık olmadığı sürece para mı yiyeceğiz? Mahkeme kararıyla açılacak olan taş ocağıyla oksijen kaynaklarının ve yeraltı sularının kirlenmemesi adına sürdürdüğümüz haklı mücadelemizi de kazandık. Bundan dolayı çok mutluyuz. Bundan sonraki süreçte de herhangi olumsuz bir durum olursa hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz.”