Alayumat’ın avukatı: Bu suçlamalar basını susturmak için şablon
Avukatı Tugay Bek, tutuklu Gazeteci Erdoğan Alayumat’ın ikinci duruşmasında da tahliye edilmemesine ilişkin konuştu.
Fotoğraf: MA
Tutuklu gazeteci Erdoğan Alayumat’ın ikinci duruşmada da tahliye edilmemesine ilişkin konuşan avukatı Tugay Bek, davanın ana konusu olan MİT yerleşkesine ait fotoğraflara dikkat çekerek, “Afrin operasyonunda benzer çok fotoğraf ve görüntü yayınlandı. Demek ki sorun fotoğraf değil, haberin muhalif perspektiften ele alınmasıdır” dedi.
Sınır hattında takip ettikleri haberler gerekçe gösterilerek tutuklanan, kapatılan dihaber’in Muhabiri Erdoğan Alayumat önceki gün Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ikinci duruşmasında da tahliye edilmedi. 9 aydır tutuklu olan Alayumat, “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme” ve “Örgüte üye olma” iddialarından 45 yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyor.
‘ALAYUMAT GAZETECİDİR’
Alayumat, görülen duruşmasında, “Ben 9 aydır suçsuz bir şekilde tutuklu bulunmaktayım. Sebepsiz bir şekilde 9 aydır cezaevindeyim. Gazetecilik faaliyetlerinden ötürü yargılanıyorum. Tahliye ve beraatımı talep ediyorum” diye savunma yapmıştı. Duruşmada tanık olarak dinlenen Mezopotamya Ajansı (MA) Muhabiri Ahmet Kanbal da, MİT yerleşkesi olduğu iddia edilen yerin Toprak Mahsulleri Ofisi’ne ait olduğunu vurgulayarak, “Buranın MİT tarafından kullanıldığı iddia ediliyordu. Onlar defalarca fotoğraflandı. Bunlar casusluk faaliyeti değildir. Kamuoyunu bilgilendirme mahiyetindedir. Oranın askeri yasak bölge olduğuna dair herhangi bir uyarıcı levha yoktur. Askeri yasak bölgeler fotoğraf çekiminin yasak olduğu belirtilen uyarıcı levhalar konulur. Hakeza askeri yasak bölgelerin fotoğraflarını çektik. Bunun için gerekli izinleri almıştık. Gazetecilik faaliyetleri kapsamında halkı bilgilendirmeye çalıştık” diyerek Alayumat’ın gazeteciliğine tanıklık etmişti.
‘BASINI SUSTURMA ŞABLONU’
Alayumat’ın gazetecilik faaliyetlerinden ötürü tutuklandığını ifade eden avukatı Tugay Bek, davada gazeteciliğin yargılandığını kaydetti. İddianamenin soyut delillerle hazırlandığını ve iddianamenin acz içinde hazırlandığının altını çizen Bek, şunları ekledi: “İki suçlama var. Biri ajanlık diğeri ise yasa dışı örgüt üyeliği. Her iki suçlama da oldukça ağır. Ancak bu suçlar yönünden dava dosyasında tek bir delil yok. Cumhuriyet gazetesi davasında da dün ceza yağdı. Bu suçlamalar muhalif ve özgür basını susturmak için yargının kullandığı bir şablon halini aldı.”
MUHALİF OLUNCA AYRI
MİT yerleşkesi olduğu iddia edilen yere ilişkin fotoğraflara değinen Bek, şunları söyledi: “Telefonda ele geçen askeri alanlara dair bir kısım fotoğraflar ajanlık suçlaması delili olarak sunuluyor. Afrin operasyonunda buna benzer çok foto ve görüntü yayınlandı. Hiç biri suç kabul edilmedi. Demek ki sorun fotoğraf değil. Bu haberin muhalif bir perspektiften ele alınması cezalandırılmak isteniyor.” (Adana/MA)