AKP'li milletvekili aday adayı 17 bin 500 faili meçhulu 'FETÖ'ye yıktı

Salih YEŞİL
Diyarbakır

Diyarbakır milletvekilliği aday adaylığını düzenlediği basın toplantısıyla açıklayan AKP eski milletvekili Cuma İçten, tartışma yaratacak sözlere imza attı.

15 Temmuz darbe girişimi öncesi "FETÖ ile mücadele ettiği için" kendisine vebalı gibi yaklaşıldığını savunan İçten, gerçeklerin 15 Temmuz'dan sonra ortaya çıktığını söyledi. 17 bin 500 faili meçhul cinayette 'FETÖ’nün parmağının olduğunu öne sürerek, “Biz o dönemlerde de bu işlenen cinayetlerin derin devlet tarafından işlendiğini hep iddia ettik, hep söyledik. İşte bu derin devlet dediğimiz yapının FETÖ olduğu, 15 Temmuz’dan sonra ortaya çıktı. 17 bin 500 cinayeti zamanında ‘Devlet işliyor’ dediğimiz de bize farklı bakan zihniyetler, ‘Canım devlet adam mı öldürürmüş’ diyenler, 15 Temmuz’da devletin nasıl insanları katlettiği, sinema izler gibi herkes izledi ve gördü” diye konuştu.

‘ALGI YÖNETİMİ YAPMAYA ÇALIŞTIK’

Milletvekilliği ve daha sonraki dönemde sadece gündelik hayatta değil, sosyal medya üzerinden de insanlara ulaştığını aktaran İçten, günde bir milyon insana ulaştığını belirterek, “Sosyal medya çalışmalarımızda 15 Temmuz darbe girişiminin ardından yaptığım bir grafik var. Facebook’ta, 15 Temmuz’dan bir ay sonra yaptığım çalışmalarda 50 milyonun insana bir ay içerisinde ulaştım. 50 milyon insan bir ay içerisinde bizden aldıkları, videoları paylaştılar. Biz algı yönetimi yapmaya çalıştık yani” diye konuştu.  

‘KÜRTLERE ZULMÜ CHP’Mİ YAPMIŞTIR, MHP’Mİ?​’

AKP’nin MHP ile yaptığı seçim ittifakının Kürt seçmenin tercihi nasıl etkileyeceğine yönelik soruya yanıt veren İçten, şunları söyledi:

“Kürt sorununun Türkiye’de bittiğini, Kürtlerin bir sorununun olmadığını, çünkü ülkenin asıl sahibi unsurları olduğunu defalarca söyledim. İnsan hakları ve özgürlükleri, etnik köken, din, mezhep noktalarında sadece Kürtlerle ilgili değil her alanda çözülmesi gereken ve anayasa anlamında tamamen yasalar çerçevesinde konuşulması gereken konular var. Ben bu coğrafyanın çocuğuyum. Benim köyüm 1990 ile 2000 yılları arasında 5 defa derin devlet dediğimiz şimdiki adı FETÖ olarak konulan bir yapılanma tarafından yakıldı. Yine benim köyümü 30’lu, 40’lı, 50’li yıllarda yakanlar kimlerdi? MHP’liler miydi? CHP’liler miydi? Tam tersini düşünün. AK Parti’nin CHP ile ittifak yaptığını düşünün. Bir Kürt olarak ben asla bunu kabul etmem. MHP’nin düşünceleri kağıt üzerinde onu bağlar ama fiili durumda Kürtlerle ilgili yapmış olduğu şeyleri, CHP’nin yapmış olduğu şeylerle karşılaştıralım. Kürtlere zulmü CHP mi yapmıştır? MHP mi yapmıştır? Bunun izahı düzgün bir şekilde yapıldığı zaman ben insanlarımızın anlayacağını düşünüyorum.”