Denizler mezarları başında anıldı: Tek adama karşı Denizler gibi...
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan Ankara Karşıyaka Mezarlığı'nda anıldı.
Buse VURDU
Burcu YILDIRIM
Ankara
68 gençlik hareketinin devrimci önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan idamlarının 46. yılında mezarları başında anıldı. Denizlerin kararlılığıyla mücadele sözü verilen anmada, emperyalizme ve Türkiye'de inşa edilmek istenen tek adam, tek parti rejimine karşı mücadele vurgusu yapıldı.
Türkiye '68 gençlik hareketinin devrimci önderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan idamlarının 46. yılında mezarları başında anıldı. 12 Mart askeri cuntası tarafından 6 Mayıs 1972'de katledilen Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) önderleri Deniz, Yusuf, Hüseyin için her yıl olduğu gibi binlerce genç, işçi, emekçi ve kadın Ankara Karşıyaka Mezarlığı'nda buluştu. Sendika ve siyasi partiler tarafından ortak düzenlenen anma etkinliğinde bir araya gelenler, sosyalizm ve tam bağımsızlık mücadelesinde Denizlerin kararlılığına bağlılık sözü verdi. Anmada yas değil, mücadele havası hakimdi.
YAĞMURA RAĞMEN KİTLESEL KATILIM
Sağanak yağışa rağmen anma etkinliğine katılım kitleseldi. KESK Ankara Şubeler Platformu, DİSK, TMMOB, Devrimci 78’liler Federasyonu, 68'liler Dayanışma, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Emek Partisi (EMEP), Emek Gençliği, HDP, CHP, Halkevleri, ÖDP, TKP, FKF ve çok sayıda sendika, meslek örgütü ve siyasi parti tarafından düzenlenen anmaya CHP milletvekilleri de katıldı. Denizlerin avukatı, yoldaşı ağabeyi Halit Çelenk de anıldı. 5 Mayıs 2011'de yaşamını yitiren sosyalizm mücadelesinin çınarı Halit Çelenk'in mezarı da ziyarete edildi. Anmaya Halit Çelenk'in eşi Şekibe Çelenk ve Çelenk ailesi de katıldı.
'CUMHUR İTTİFAKI FAŞİZMİ İNŞA ETMEK İSTİYOR'
Karşıyaka 2 No'lu Kapı'da toplanan kitle, sık sık “Denizlerden Erdal'a gençlik emeğin saflarında”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm” sloganları attı. Anmaya mezarlık girişinde yapılan konuşmalarla başlandı. KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Sultan Saygılı, Cumhur ittifakı adı altında Türkiye'de faşizmin inşasına girişildiğini kaydetti. Grev yasakları, işten atmalar ve çeşitli baskıların hız kesmediğini belirten Saygılı, “Emek, demokrasi, barış güçleri bu tezgahı bozmak zorunda. '68 gençliğinin özerk, demokratik üniversite mücadelesi bugün daha iyi anlaşılmaktadır. Üniversiteler rehin alınmıştır, bütün okullar imam hatipleştirilmiştir. Gençlik gelecek korkusu yaşıyor. Ancak bunu kabul etmeyen gençlik, yoldaşlarımızın mücadelesini sürdürerek devrim ve sosyalizm kavgasının militanı olmaya devam edecektir” dedi.
'KARARLILIKLARINI ÖRNEK ALMALIYIZ'
Saygılı, “Faşizmi durdurmak ve ablukayı dağıtmak zorundayız. Birleşik bir mücadele ile kazanabiliriz. 8 Mart, Newroz, 1 Mayıs'taki duygularımızla bu eşiği aşacağımıza olan inancımızla bir aradayız. Gencecik bedenlerini bu mücadeleye adamış yoldaşlarımızın kararlılıklarını örnek almalıyız. Onların işçi sınıfına ve Marksizm-Leninizme olan bağlılıkları yol gösteriyor. Yoldaşlarımıza sözümüz var. Umudu büyüterek, geleceğin sınıfsız, sömürüsüz, dünyasını mutlaka kuracağız” diye konuştu.
'GELECEĞİMİZİ KENDİ ELLERİMİZE ALALIM'
Gençlik örgütleri adına konuşan FKF üyesi Elif Çamöz, Denizlerin 50 yıl önce verdiği eşit ve tam bağımsız Türkiye mücadelesi ihtiyacının bugün daha yakıcı olduğunu söyledi. Tüm baskı politikalarına OHAL ve KHK'lerin dayanak yapıldığını belirten Çamöz, savaş politikalarının toplumun ezilen tüm kesimlerini kan ve gözyaşına mahkum ettiğini söyledi. Üniversitelerin bölünmek istendiğini, özgür düşüncenin baskı altına alındığını ifade eden Çamöz, işçi gençliğin atölye ve fabrikalarda ucuz iş gücü olarak sömürüldüğünü, genç kadınların ise toplumsal yaşamdan koparılmak istendiğini söyledi. Gençliğin ekonomik sosyal olanakları bu kadar daraltılmışken baskın seçim ile kurulmak istenen gerici ve faşist rejimin gençliğe dayatıldığını ifade eden Çamöz, “Denizlerden miras kalan cesaret ve mücadele azmi ile en geniş birliktelikleri kurup güneşli günlere ulaşacağız. Tüm Türkiye gençliğini geleceğini kendi ellerine almaya çağırıyoruz” dedi.
'DENİZLERİN ANTİEMPERYALİST MÜCADELESİNE SAHİP ÇIKMALIYIZ'
Emek Gençliği adına konuşan Sinancem Alikoç, Denizleri '68 hareketinin dünya işçi hareketi ve gençlik hareketiyle birlikte andıklarını söyledi. Emperyalistlerin bugün de dünya çapında ve ortadoğuda yayılmacı emelleri ile halkları yıkıma uğratmak istediğini belirten Alikoç, gençliğin en önemli görevlerinden birisi Denizlerin antiemperyalist antifaşist mücadelesine sahip çıkmak ve her alanda birleşmek olduğunu söyledi. “Ancak birleşerek kazanacağız” diyen Alikoç, Denizlerin mücadelesini anmanın yolunun buradan geçtiğini ifade etti. Konuşmasına 200 yaşına giren işçi sınıfının büyük öğretmeni Karl Marx'ın sözleriyle bitiren Alikoç, “Proleterlerin zincirlerinden başka kaybedecekleri şeyleri yok, kazanacakları bir dünya var” dedi.
'İŞÇİ SINIFININ İKTİDARI İÇİN KARARLIYIZ'
Anmaya gelenler kortejler halinde Denizlerin mezarını ziyarete etti. Çiçeklerle donatılan Denizlerin mezarı başında konuşan Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, “Onlar 46 yıldır emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesinde barış mücadelesinde, egemen ulusların iktidarına karşı ulusal kurtuluş mücadelesinde, kapitalizme karşı sosyalizm mücadelesinde bayrak oldular, bugüne geldiler” dedi. Egemenlerin iktidarlarını sürdürebileceklerini zannettiklerini belirten Gürkan, bunun bir parçası olarak 24 Haziran için baskın seçim kararı alındığını söyledi. Erdoğan'ın “daha çok demokrasi” demesinden grevlere, basına, örgütlenmeye karşı yasakların anlaşılması gerektiğini belirten Gürkan, “daha çok refah” vaadine karşı ise 15 yıllık AKP iktidarında canlarını kaybeden işçileri, çocuklarını ısıtamadığı için intihar eden kadınları, ataması yapılmayan öğretmenleri, hatırlattı. “Sömürü cehennemini onların cehennemine çevireceğiz” diyen Gürkan, “24 Haziran'a giderken çeşitli baskılar olacağını biliyoruz ama yine de inatla halk güçlerini birleştirerek onların engelsiz gitmeye çalıştığı yolu tersine çevireceğiz. Cezaevindeki her milletvekilinin, gazetecinin, onuruna sahip çıkan Boğaziçililer ve tüm gençler için demokrasinin taşlarını döşeyeceğiz. Emek mücadelesi de versek demokrasi mücadelesi de versek asıl yürümemiz gereken yolu Denizler haykırmıştı: Yaşasın Marksizmin ve Leninizmin yüce ideolojisi. İşçi sınıfının iktidarı için sosyalizm mücadelesinde yürümeye kararlıyız” dedi.
'SAVAŞA TEZKERELERİNE ONAY VEREN AKP HÜKÜMETİDİR'
Emek Gençliği adına konuşan genç, Denizleri öldürenlerin onların mücadelelerinin böylece biteceğine inandıklarını söyledi. Ancak bugün on binlerce gencin Denizlerin mücadelelerini sürdürdüğünü ifade eden genç, “Kendisini anti-emperyalist olarak lanse etmeye çalışan AKP, emperyalizme uşaklığını sürdürmeye devam ediyor. Bizler bunun bir göz boyama olduğunu biliyoruz. Savaş tezkerelerine onay veren, askeri anlaşmalar imzalayan, üsleri kapatmayan, özelleştirme politikaları ile tekellere işçileri ucuz iş gücü olarak pazarlayan, kendi çocukları paraları sıfırlarken emekçi çocuklarını savaşa gönderen AKP hükümetidir. Asıl anti-emperyalist mücadele Denizlerin mücadelesidir” dedi.
'HALİT ÇELENK'TEN ÖĞRENECEK ÇOK ŞEYİMİZ VAR'
Ardından Denizlerin avukatı, ağabeyi Halit Çelenk'in mezarına gidildi. Enternasyonal Marşı'nın çalındığı mezar başında konuşan Emek Partisi Ankara İl Başkanı Fikret Aslan, “Halit Çelenk demek mücadele demek” dedi. Halit Çelenk'in koca bir ömrü, hukuk birikimini işçi ve emekçiler için kullandığını ifade eden Aslan, “Halit abiden öğreneceğimiz çok şey var” dedi. Denizler ve Çelenk'in kararlılığıyla mücadele edeceklerini belirten Aslan, ülkede tek adam tek parti diktatörlüğüne izin vermeyeceklerin vurguladı.