Çiğli halkı: Ekonomi iyiye gidiyorsa biz niye göremiyoruz
İzmir'in Çiğli ilçesinde vatandaşlar, 24 Haziran'da yapılacak erken seçimi Evrensel'e değerlendirdiler.
Fotoğraf: Evrensel
Dilek OMAKLILAR
İzmir
Yaklaşan 24 Haziran seçimleri öncesi Çiğli’nin Küçük Çiğli Mahallesi’ne gidiyoruz. Mahalleli seçimlerde ne diyor, ekonominin haneye yansımaları neler ve bunu çevrelerinde nasıl tartıştıklarını konuştuk. Ekonomide her şey iyi gidiyor algısı yaratmaya çalışan iktidara “O zaman niye göremiyoruz diye sorarken ‘15 yıldır aynı kişinin sözlerini ezberledik. Emekçilerden yana bir rüzgar essin istiyoruz’ diyorlar. İzmir Çiğli’de özellikle 16 Nisan şaibeli sonuçları nedeniyle sandıkların güvenliği konusunda endişe hakim.
Küçük Çiğli Mahallesi işçi ve emekçilerin yoğun olduğu mahalle. İlk çaldığımız kapı da iki kişilik bir ailenin kapısı oluyor. Yeni evli genç işçi, geçim derdinden bahsediyor önce. Volkan, ‘Herkes az ile yetinmeye alışmış, alıştırmışlar. Bu benim hakkım olan diye bakıyor ancak emeğinin karşılığı bu değil’ diyor. Ekonominin ‘iyiye’ doğru gittiğini düşünmediklerini belirten Volkan, ‘Gidiyorsa da biz niyeyse göremiyoruz. İki kişilik aileyiz ancak asgari ücretle geçinmenin zorluğunu biz de yaşıyoruz’ diyor. Geçim derdinden seçimlere gelen sohbet, biraz umutsuz bir tablo çizse de Volkan, ‘ Yarış eşit değil. Keşke daha adil bir yarış olsaydı, o zaman daha farklı olurdu. Şu an insanlar da seçimin nasıl olacağına dair karışıklık da var. Bence çoğu bilemiyor nasıl, ne yapacağını. Bir de en çok tartışılan, ikinci tura kim çıkarsa biz kime oy vermeliyiz konusu. AKP karşısında bıkmış insanların tutumu elbet belli, yeter ki gitsin diye bakıyorlar. Ancak gelenin emekçilere faydası ne olacak?’ diye soruyor.
‘SIFIR BARAJ ÜZERİNDEN BİLE BİRLEŞMELİLER’
Seçimlerde AKP Hükümetinin politikaları bir yana, insanların konuştuğunun bıkkınlık olduğunu belirten Volkan, ‘İnsanlarda bıkkınlık var ama Erdoğan’ın yarattığı benden olmayan kısmında da bölünmüşlük var. İttifaklara baktığımızda insanların kafasının karışık olması çok normal bence. Esas muamma HDP’nin barajı geçip geçmemesi. Yüzde 10’luk barajı adeta Kürt hareketinin önüne koydular. Sonuçta baktığımızda İyi Parti ya da CHP fark etmiyor, sıfır baraj üzerinden bile birleşip ona göre hareket etmeli’diye konuşuyor.
Eşi ise ‘Biz sorunlarımızı her zaman konuşup tartışıyoruz, kadınlarla bir araya geldiğimizde bizim gibi düşünmeyene nasıl anlatacağız. Bu bir sistem sorunu ya da şöyle bir zamanda ‘O parti ne dedi, bu parti bunu yapmış’ diye konuşamıyorsun ki. Bazılarının kafasında ‘Bu zamana kadar vardı, şimdi gitse ne olacak ya kötü olursa’ algısı var. Kötü olduğunu görse de AKP’den vazgeçemeyenler var’ diye ifade ediyor.
‘ARTIK EMEKÇİLER İÇİN BİR ŞEY OLMALI’
İşçi ve emekçilerin taleplerinin ortaklığının çok kesin olduğunu belirten Volkan, ‘İnce geldiğinde Erdoğan’dan ileri adımlar atacağına eminiz. Zaten Erdoğan’ın karşısına kim çıkacaksa daha farklı, daha iyi olacak. Bugün AKP’de umudunu bulanlar daha ne görmek istiyor bilmiyoruz ama biz emekçiler için bir şeyler olsun istiyoruz bu memlekette’ diye vurguluyor.
‘7 HAZİRAN’DAN SONRA UMUTSUZLUĞUM ARTTI’
Bahçede yaptığımız sohbetimiz sırasında sesimizi duyup evinden inen Leyla ise, dahil oluyor hemen. Leyla, seçim akşamındaki kaygısından bahsediyor: ‘Karşısında zaten kim var ki, bizim istediğimiz belli. 15 yıldır olanlar ortada. İyi olan ne var, hatırlamıyoruz bile. Bazıları diyor ya hep eleştiriyorsunuz hiç mi iyi bir şey olmadı bu ülkede. Ben göremiyorum. Sandıktan çıkacak sonuca da inanmıyorum, çok umutsuzum. Sonucu kendi lehine çevirmek için elinden geleni yapacaktır. 7 Haziran benim için çizgiydi, o tarihten sonra umutsuzluk arttı. Kaybederse çok şey yapabilir. Artık insanlara bu düşünceyi verdi’
‘ÜLKEYİ VERGİYLE YÖNETİYOR’
Başka bir evin kapsını çalıyoruz. Rıza isimli vatandaş ise, önce ekonomiden bahsediyor. Zamlara, çiftçinin durumuna kadar ‘Artık ekonomi çökmüş durumda’ diye başlıyor söze. ’Çiftçiye kredi sağlıyorlar, müjde gibi bir şeyler açıklıyorlar ancak bunlar hep göstermelik. Ortada hiçbir şey yok. AKP’ye oy veren çiftçi kesim de biraz düşünüyor bence, bu kez AKP’ye nasıl verelim diye sorgulayan var çevremde. Sebebini de ekonomiye bağlıyorlar. Çiftçi ağlıyor bitmiş, son noktasında. Teşviklerin hepsi de yalan’ diyen Rıza, ‘Mazota, benzine zam geldi. Benim tanıdığım var tarlayı süremediğini söylüyor. Mazot daha pahalı, tarlayı sürene kadar maliyeti geçiyor diyor. Gübreye vergi koydular diyor. Elimi neye atsam vergi, sadece vergiyle ülkeyi yönetiyorlar. Umarım o tepki sandığa yansır. Çünkü ülkemizde takım tutar gibi parti tutuluyor’ diye ekliyor.
Seçimlerden konuştuğumuzda ise ‘Farklı bir esinti var ama çok güçlü değil. Zaten çok az bir zaman kaldı, nasıl kuvvetlendirilir bilemiyorum. Sıkı yönetim altında bir seçim yapacağız. Çevremdeki insanlarla konuştuğumda AKP’li olanlar İYİ Parti diyor mesela. Hatta CHP’nin adayı ve AKP’nin adayı karşı karşıya kalırsa İnce’ye vereceğini söylüyor. Ancak televizyonlarda hep aynı adamı görürsek nasıl olacak ki.’ diyor.