29 Mayıs 2018 22:46

‘Astronomi hobi değil, bir bilim’

ODTÜ Amatör Astronomi Topluluğu üyesi Aylin Açıkgöz: Ülkemizde astronomi hobi olarak görülüyor fakat astronomi günlük olarak kullanılan bir bilim.

Fotoğraf: ODTÜ Astronomi Topluluğu/Facebook

Paylaş

Hazal GÖÇMEN

Amatör Astronomi Topluluğu üyesi Aylin Açıkgöz ile astronomiden ODTÜ Bahar Şenlikleri’ne uzanan bir sohbet gerçekleştirdik.

Amatör Astronomi Topluluğu nasıl bir topluluk, üniversitede nasıl etkinlikler gerçekleştiriyorsunuz?
1986 yılında Harley kuyruklu yıldızını gözlemlemek için bir araya gelen öğrencilerin oluşturduğu bir topluluk. Gözlem araçlarını kullanmak için eğitimler veriyoruz. Işık kirliliğinin az olduğu yerlere gözlem yapmaya gidiyoruz. Topluluk üyelerinin düzenlediği seminerlerimiz oluyor. Üyeler ilgilendikleri konuları araştırarak hem kendileri öğreniyor hem bilgi aktarıyorlar.

Farklı üniversitelerin astronomi ile ilgilenen toplulukları ile ortak çalışmalar yapabiliyor musunuz?
Daha önce yaptığımız ortak işlerden biri 5 farklı topluluk olarak Hatay’da astronomi şenliği düzenledik. Ayrıca İstanbul Astronomi Kulübünün etkinliklerine veya İTÜ’deki arkadaşlarımızın etkinliklerine giderek diğer topluluklardaki arkadaşlarımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz. 

Astronomi eğitimleri verme ihtiyacını nereden görüyorsunuz?
Ülkemizde astronomi hobi olarak görülüyor fakat astronomi günlük olarak kullanılan bir bilim. Eğitimlerde hem astronominin çalışma alanlarını hem uzay ve ışık kirliliğini anlatıyoruz. Ülkemizde astronomi alanında çalışan çok az, gelir sağlamayıp gideri çok olan bir dal olduğu için sanırım. Sadece 3 üniversitede eğitim veriliyor, araştırma imkanı sağlanamıyor.

Türkiye’de astronomi biliminin ilerlemesi için olanakları nasıl değerlendirebiliriz?
Öğrencilerin kendilerini geliştirebilecekleri ortam yok. Kalifiye olmayan birkaç rasathane var. TÜBİTAK Ulusal Gözlemevinin etrafında 5 maden var, mercekler tozdan zarar görmesin diye açılamıyor. Seminerler için yeterince bütçe alınamıyor. Tekno Uzay semineri düzenlemek istedik ama TÜBİTAK hâlâ cevap vermiyor.

Üniversitede Kültür İşlerine bağlı bir topluluk olarak etkinliklerinizi yaparken destek/engelleme ile karşılaşıyor musunuz?
Seminerler için amfileri, toplantı salonlarını kullanmak oldukça zor. Başka okullara gidip şenlikler düzenliyoruz fakat okuldan bütçe alamıyoruz. Şehir dışındaki okullara giderken izin alma sürecinde dilekçe peşinde koşmaktan öğrencilik hayatımız sekteye uğruyor.

Geçtiğimiz günlerde ODTÜ Bahar Şenlikleri’nin ilk olarak bir güne indirilmesini ve hemen öncesinde ODTÜ’de düzenlenen KoçFest’i nasıl değerlendirmek gerekir?
ODTÜ’de şenliklerde birçok öğrenci topluluğu bir araya geliyor. Herkesin emek koyup beraber eğlendiği bir şenlik ODTÜ Şenliği. Zamanında 14 gündü, geçen yıl 4 gün oldu. Bu yıl 1 güne düşürüldü ama topluluklar 3 gün boyunca etkinlikler düzenledi. Farklı kültürleri, farklı toplulukları tanıyorduk. Bu yıl farklı olarak Devrim Yürüyüşü’nde bilim toplulukları, topluluklara dahil olmayan öğrenciler hep beraber Devrim’de yürüdü, bu çok güzeldi. Öğrencilerin müzik dinlemesinin, bir araya gelmesinin kime ne zararı var? Bu durumla ilgili birçok topluluk birbirine destek oldu ama ODTÜ bize destek sağlamadı ve öğrencilerin zor durumda kalmasına sebep oldu.

Son olarak Astronomi Bilim’inin Türkiye’de aldığı konuma ilişkin eklemek istediklerin var mı?

Az önce TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi’nden bahsettim. O gözlemevinin kullanım haklarının yaklaşık olarak %80’i Ruslara ait. Şu an oraya Türkiye’den giden bir öğrenci ile Rusya’dan giden bir öğrenci orada çalışma yapmak isterse Türkiye’den giden öğrencinin kesinlikle bir önceliği yok. Biz Bilim Şenliği’nde oraya gittiğimiz zaman başında Rus bilim insanları vardı. Ülkemizde astronomi alanında bilim insanı yetiştirme konusunda yeterli çalışma yok veya faaliyet yürütülmüyor. Yakın zamanda Doğu Anadolu Gözlemevi açılacak. Süreç nasıl işler bilmiyorum ama umarım gerçekten Türkiye’nin teleskobu olur, Türkiye’nin gözlemevi olur. Şu an Ruslar ile paylaştığımız teleskoptan dünyada sadece 4 tane var. Bu teleskoplara sahip çıkılmıyor. Bunun yanı sıra biz gözlem yaparken ışık kirliliğinin az olduğu yerlere gidiyoruz. Bunun için bir dizi dilekçe sürecinden geçiyoruz. ODTÜ’de de süreç pek farklı değil. Bizim asıl amacımız gözlem veya astrofotoğrafçılık yapmak fakat bunun için dahi okul bize servis ayarlamıyor. Biz şirketlerden sponsor bulup ayarlamaya çalışıyoruz ama okulun bunu zaten bize veresi gerekir. Şirketler 25 km fazla gideceği yol için insanlardan 100 lira para istedi. Bir öğrenci topluluğu olduğumuzu düşünürsek bizim de bunu karşılayacak paramız olmayabiliyor. Tek bir günlük etkinlik için okul servisleri bize tahsis edilmedi. Okul servislerinin okul öğrencilerine tahsis edilmemesi okulun bir ayıbıdır. Bunun yanı sıra gözlem araçlarımız konusunda bize destek olunmuyor. Daha önce ODTÜ’de Dilhan Eryurt’un çalışmaları sayesinde bir rasathane kurulmuş. Orada birkaç yıl araştırma yapıldıktan sonra o dönemde yeni gelen ODTÜ Rektörü, okulda astronomi bölümü olmaması sebebi ve buranın okula bir katkı sağlamadığı düşüncesiyle, burayı içerisinde teleskop varken Kimya Bölümü’ne laboratuvar olarak kullanılması amacıyla veriyor. O teleskobun korunması sağlanmıyor. Birkaç yıl sonra Kimya Bölümü oradan çıkıyor ve orası bir çöplük gibi kalıyor. Bunun için, tekrardan rasathane yapılması yönünde çalışmalarımız sürüyor. Bunun yanında bizim küçük bir teleskobumuz var ama bunun kabı dahi yok. Bize bir gözlem aracı veya astrofotoğrafçılık için gerekli materyaller sağlanmıyor. Bu konuda ODTÜ’nün tavrını doğru bulmuyorum.

ÖNCEKİ HABER

Nasıl bir demokrasi, kimin için demokrasi!

SONRAKİ HABER

Erdoğan: Çevreci biziz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa