İsveçli aktivist Filistin için yürüyor
İsveçli Benjamin Ladraa’nın Filistin için 5 Ağustos 2017’de İsveç’ten başladığı yürüyüşün bir durağı da Mersin. Ladraa ile konuştuk.
Fotoğraf: İsmail Usluoğlu
İsmail USLUOĞLU
Mersin
Benjamin Ladraa 25 yaşında İsveçli bir aktivist. Lise eğitiminden sonra bir yıl müzik eğitimi bir yıl da Japon dil eğitimi almış. İsveç’te Kızılhaç’ta çalışırken para biriktirip Filistinlilerin yaşadığı zulme dikkat çekmek için işten ayrılıp yola koyulmuş. Yanından hiç ayırmadığı Filistin bayrağıyla.
Benjamin Ladraa’nın 5 Ağustos 2017’de İsveç’ten başladığı yürüyüşün bir durağı da Mersin. Mersin’deki Filistinli mülteciler onu Taşucu limanından alarak evlerine misafir etmişler. Onunla buluşmak, yürüyüş esnasında yaşadıklarını konuşmak üzere biz de Demirtaş Mahallesi’nde Filistinli mültecilerin oturduğu sokakta, Filistinli Mahmut’un evine misafir oluyoruz.
İlk olarak yürüyüş fikri nasıl oluştu, onu soruyoruz. Benjamin Ladraa, Filistinlilerin İsraillilerden gördükleri baskı ve zulmü duyduktan sonra yürüyüşe başladığını söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Filistinlilerin haklı davalarında yanlarında olmamak elde değil. Bir nebze olsun onların yanında durmak, onları desteklemek ve bunu dünyaya duyurmak istedim.”
Yürüyüşe ne zaman başladığını ve hangi güzergahı kullanarak Mersin’e geldiğini soruyoruz. İsveç’ten 5 Ağustos 2017’de yola çıktığını söylüyor. “Oradan Almanya’ya geçtim. Sonra sırasıyla Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Avusturya, Slovenya, Hırvatistan, Sırbistan, Bulgaristan, Yunanistan yürüyüş güzergahım oldu. Türkiye’ye giriş yapıp İstanbul, Ankara, Konya oradan da Mersin’e geldim” diyor.
‘HEMEN HER ŞEHİRDE SORGULANDIM’
Yürüyüş güzergahında yaşadıklarını ise şöyle anlatıyor Benjamin Ladraa: “Bulgaristan’da 4 saat gözaltında kaldım. Avusturya’da terörist muamelesi gördüm. Türkiye’de hemen her şehirde sorgulandım. Her gün polisle, jandarmayla karşılaştım. Engellemeye çalıştılar, IŞİD ve PKK ile ilişkimin olup olmadığını sorguladılar. Edirne’de de içinde 22 Jandarmanın olduğu bir askeri araçla durduruldum, giriş kapısında sorgulamam yapıldı. Suriye göçmeni olup olmadığım soruldu bu sefer de.”
Sorgulamalar bir yana İstanbul’da bir de ödül verilmiş Ladraa’ya. Kudüs Platformu ona ‘Uluslararası Zeytin Dağı Barış Ödülü’ vermiş. “Bu yürüyüşle İsrail’in gücüne karşı durulabileceğini göstermeye çalıştım” Ladraa şu mesajı veriyor: “İsrail’in hiçbir hak ve hukuka saygısı yok. İsrail’e ve bu tutumuna güç veren ABD, Batı Avrupa Ülkeleri gibi ülkeler var .Bunlara karşı halkların gücünü harekete geçirmeye çalışmalıyız. Şer güçlere karşı insani güçleri harekete geçirmeliyiz.”
Suriye’de ve Ortadoğu’da yaşananların temelinde emperyalist güçlerin olduğunu söylüyor Ladraa. Emperyalist güçlerin insanları savaşa, açlığa ve yoksulluğa mahkum ettiğini ekliyor sonra. Sykes-Picot anlaşmasından bu yana durumun hep böyle olduğunu ifade ediyor. Bundan sonra Taşucu Limanı’ndan Trablus’a gemiyle devam edecek. Suriye’den geçmek riskli olduğu için unca yolu uzatmak zorunda Ladraa. Trablus’tan sonra sıra Beyrut’a gelecek. Ürdün’den yürüyerek geçecek Filistin’e. Yürüyüşünü Lübnan’daki Filistinlilerin kampını ziyaret ederek tamamlayacak. Böylece toplamda 5 bin km yürümüş olacak.
BEYRUT’A DOĞRU...
5 Ağustos 2017’den bu yana yaşadıklarını #walktopalestine hashtagi ile sosyal medyadan paylaşıyor. Buluşmamızla ilgili sosyal medyaya ise şunları yazmış Ladraa: “Yeni ‘Filistinli arkadaşlarım’ ile Mersin’de takılıyorum. Teknenin kalkışı ertelendi. Bir sonraki durağım Lübnan olacak. Lübnan’ı keşfetmeye başlamak için çok heyecanlıyım. Yeni ülkeleri ziyaret edip, yeni insanlarla tanışmak için sabırsızlanıyorum. Her zaman çok şey öğreniyorsun. #wolktopalestine”