442 bin 506 kişi denetimde: Denetimli serbestlik prangası
Adalet Bakanlığı verilerine göre 442 bin 506 kişi hakkında ‘denetimli serbestlik’ uygulanıyor.
Fotoğraf: Pixabay
Erdi TÜTMEZ
İstanbul
Adalet Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de 15 Mayıs itibariyle cezaevlerinde 246 bin 416 mahpus bulunuyor, 442 bin 506 kişi hakkında da ‘denetimli serbestlik’ uygulanıyor. İHD Başkanı Öztürk Türkdoğan, rakamların toplumun ne kadar baskı altında olduğunu kanıtladığını ifade ediyor.
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığının Mayıs 2018 istatistikleri, çarpıcı rakamlar ortaya çıkardı. Buna göre mayıs ayı itibariyle 442 bin 506 kişi denetimli serbestliğe tabii durumda. Bunların 13 bin 520’si çocuk. Denetimli serbestliğin uygulandığı dosya sayısı 583 bin 83. Denetimli serbestliğin bir türü olan ‘adli kontrol’ ise mayıs 2018 itibariyle 379 bin 100 dosyada uygulanıyor. 533 dosyada ise ‘Hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ uygulanıyor.
‘NEREDEYSE TÜM TOPLUM KONTROL ALTINDA’
İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, rakamların, toplumun ne kadar baskı altında olduğunu gösterdiğini ifade ediyor: “O kadar çok baskıcı politikalar uygulanmış ki neredeyse toplumun tamamı kontrol altında. İktidar, kendisi gibi düşünmeyen, kendisi gibi davranmayan tüm kesimleri farklı adli mekanizmalarla kontrol altına almış. Bu rakamlara yakın belki bir Rusya, bir de Çin vardır; onların da ne kadar otoriter rejimlerle yönetildiğini biliyoruz.” Denetimli serbestliğe tabii tutulan kişilere cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlüler de eklendiğinde sayının bir milyona yaklaştığını söyleyen Türkdoğan, “Endişe verici bir sayı. Bu kadar insan devlet kontrolü altında!” diyor.
‘RAKAMLAR ADALET OLMADIĞINI GÖSTERİYOR’
“Bu rakamlar bize bir şey daha söylüyor” diyen Türkdoğan, şöyle devam ediyor: “Eğer bir ülkede adalet varsa adli istatistikler bu kadar yüksek olmaz. Adaletin düzgün işlediği ülkelerde toplum, bir suç işlendiğinde bunun cezasının verileceğini bilir ve herkes kendisini bu kurallara göre ayarlar. Ancak adalet mekanizmasının olmadığı ülkelerde kuralsızlık vardır. Bu kuralsızlıkta da herkes kendi kuralını uygular. Bu da suç sayısının artmasının önünü açar. Örneğin Türkiye’deki trafik suçları bununla ilgilidir. Türkiye’deki iş cinayetlerinin önlenememesinin sebebi de budur. Çünkü işverenler hiçbir zaman yasada yazmasına rağmen tedbir almazlar. Adaletsizliğe güvenir, çünkü yaptırımın olmadığını bilir.”
‘BÜYÜK ORANDA MUHALİF OLANLAR’
Öztürk Türkdoğan, bu istatistiklerin büyük bölümünü iktidarı eleştiren insanların oluşturduğuna işaret ediyor: “Kürt toplumsal mücadelesini bastırmak için, HDP’lilere, DBP’lilere, HDK’lilere, DTK’lilere dönük operasyonlar yapılıyor ve çok sayıda kişi gözaltına alınıp tutuklanıyor. Yine Afrin operasyonunu eleştiren kişilere dönük gözaltı furyasıyla ilgili bizzat İçişleri Bakanlığının kendi istatistikleri var. Ocak ile mart arası 800 civarı insan gözaltına alınmış, 84 kişi tutuklanmış. Bırakılan insanların yarısından fazlası da adli kontrol uygulamasıyla bırakılmış. Görüldüğü üzere bu rakamın büyük bölümü toplumsal muhalefet yürüten, iktidarı eleştiren insanlara ait. Bu da AKP’nin muhalefete dönük baskısının kanıtı.”
‘İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ENGELLENMEMELİ’
‘Peki, ne yapılmalı?’ sorumuz üzerine Türkdoğan, özellikle ifade özgürlüğünü düzenleyen yasalarda değişiklik yapılması gerektiğini vurguluyor: “Yasalarda acil düzenlemelere ihtiyaç var. Terörle Mücadele Kanununun (TMK) 6. ve 7. maddelerinin kaldırılması gerek. Yine Türk Ceza Kanunu’nun 216, 220, 299, 301, 305. maddelerinin de kaldırılması gerek. Bu maddelerden birinden suç bulamıyorsanız diğerinden buluyorsunuz. Çünkü bunlar birbirini tekrar eden suç tiplerini tanımlıyor. İfade özgürlüğüyle ilgili acil düzenlemeler yapılması gerek. Gazeteciler, hak savunucuları, milletvekilleri, belediye başkanları, öğrenciler ifade özgürlüğüne tahammül olmadığı için tutuklu. İfade özgürlüğünü kısıtlayan yasalarda değişiklik yapılmalı.”
DENETİMLİ SERBESTLİKTE AYDAN AYA BÜYÜK ARTIŞ
Özellikle bu yılın başından itibaren denetimli serbestlik uygulanan kişi sayısındaki artış dikkat çekici. Nisan ayında 436 bin 33 kişi hakkında denetimli serbestlik uygulanırken, mayısta bu sayı 442 bin 506’ya yükseldi. Yani son bir ayda 6 bin 473 kişilik artış yaşandı. Önceki aylarda yaşanan artış ise daha da fazla. Ocak ayında 405 bin 758 kişi hakkında denetimli serbestlik kararı verildi. Bu sayı şubatta 417 bin 89’a, Mart’ta 427 bin 245’e çıktı.
KAÇ ÇEŞİT DENETİMLİ SERBESTLİK TÜRÜ VAR?
442 bin 506 kişiye uygulanan denetimli serbestlik türleri Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığı’nın sitesinde şöyle sıralanıyor: “Adli kontrol, tedavi ve denetimli serbestlik, adli para cezası karşılığı kamuya yararlı çalışma, mükerrirlere özgü denetimli serbestlik, seçenek yaptırımlar, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma, hükmün açıklanmasını geri bırakılması, erteleme süresinde denetimli serbestlik, etkin pişmanlık, çocukların denetim altına alınması, konutta infaz, koşullu salıverilme sonrası denetimli serbestlik.”