Kurtuluş'ta kahvelerin ana gündemi 'sandık güvenliği'

Ezgi GÖRGÜ
Yaprak AKBABA
İstanbul

İstanbul’da Kurtuluş’tayız. Şişli’nin bir semti olan Kurtuluş’ta seçimin nabzını tutmak üzere yollara döküldük. Yüzde 48.74’lük oy oranıyla CHP’nin kalesi Şişli. İkinci parti olan AKP ile makas epey açık... HDP de üçüncü sırada.

Kurtuluş sokaklarında dolaşırken konuştuğumuz CHP’liler Muharrem İnce’yi epey benimsemişler. Adaylarının İnce olmasından gayet memnunlar. Erdoğan’a karşı yorgunluk bıkkınlık söz konusu. 16 yıldır iktidarda olan bir hükümetin bugüne kadar yapmadıklarını ‘yapacağız’ diye tekrar etmelerini inandırıcı bulmuyorlar. Masaların en önemli gündemi de 24 Haziran saat 17’den sonra sandıkların nasıl korunacağına dair yapılan tartışmalar.

CHP SEÇMENİ: DEMİRTAŞ CEZAEVİNDEN ÇIKMALI

Kurtuluş’un mahalle kahvelerinden birindeyiz, hava sıcak, bir de ramazan ayı. Bundan dolayı kahvehaneler sakin. Emekli, 77 yaşında, bu yaşına kadar da 16 genel seçim, 11 yerel seçim, 6 referandum, 1 de cumhurbaşkanlığı seçimi görmüş Kadir Vural’la konuşuyoruz. Kadir amcanın seçimlerle ilgili herhangi bir beklentisi yok. Muharrem İnce’nin dürüstlüğünden şüphe duymuyor, oyunu CHP’ye vereceğini söylüyor. Selahattin Demirtaş serbest bırakılmalı diyor. Televizyonlarda da adil dağılım olmadığını düşünüyor... İYİ Parti ve CHP’nin iyi bir seçim süreci yürüttüğünü düşünüyor.

DEVLET FABRİKA KURMUYOR

Tekstil atölyesinde çalışan Ahmet Akbaş da, ülkeye faydalı olan kim ise onun başa gelmesini, siyasetin de düzgün ve nezih bir şekilde olmasını istiyor. Ülke refahı açısından dış siyasetin de önemli olduğunun altını çiziyor.

25 yıldır tekstille uğraşan Ahmet Bey, Özal döneminde ithalat furyasının etkin olduğunu, günümüzde bu furyanın kırıldığını fakat şimdiki işler üzerinde etkisinin olumsuz olduğunu söylüyor. Eskiden fabrika kurulurken devlet desteğinin olduğunu belirtirken “Şimdi devlet köstek oluyor” diyor.

ESKİDEN SİYASİLER TV’DE TARTIŞIRDI

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun SGK’de çalıştığı dönemdeki yolsuzluklarla parti üzerinde baskı oluşturulduğunu düşünen Ahmet Akbaş, “Hâlâ bu konu konuşuluyor. Fakat iktidar kendi yolsuzluklarının üzerine gitmekten ziyade muhalefetin eskiye dayalı olaylarını öne sürüyor. SGK yolsuzluğunun sorumlusu o dönemdeki iktidar” diyor.

“Eskiden Siyaset Meydanı, Arena gibi siyasi tartışma programlarında uzlaşı olur veya olmaz, siyasi tartışmalar yürütülürdü” diyen Akbaş’ı dinlerken Erdoğan’ın muhalifleriyle birlikte çıktığı bir tartışma programı düşünüyoruz...

Türkiye’nin kendi alanında markalaştırdığı birçok ürünü ithal etmek zorunda kalınmasını üzüntüyle belirtirken Akbaş, iktidarın başarısının pastadaki payın halka nasıl dağıttığıyla anlaşıldığını ama bunu pek göremediklerini de anlatıyor:

“Devlet bizim cebimizden para alma peşinde fakat vermede sorun yaşıyor. Yol yaptığını söylüyor, fakat gene bizim vergilerimizden kesiyor. İktidara gelenlerin ilk dönemki mal varlığıyla şimdiki mal varlığı arasındaki farka bakın. İktidarın aynaya bakması lazım!”

EMEKLİ AMA ÇALIŞMAYA DEVAM EDİYOR

Masada soğuyan çaya aldırmadan sohbete devam ediyoruz, “Ismarlama ekonomistlerle istenilen fiyatlar elde ediliyor, ekonomide oynama yapılıyor. Enflasyona ayarı verenler ekonomiyi ve çalmayı çok iyi biliyorlar” diyor Cevat Amca. Emlakçılık yaptığını söyleyen Cevat Kılıç, aynı zamanda emekli ama emekli maaşının yetmediğini, bundan dolayı da çalışmaya devam ettiğini söylüyor. Emeklilere verilecek bayram ikramiyesini kötünün iyisi bir durum olarak dile gelirken, hazinenin sıfırlandığını, ekonominin de seçimden sonra da düzeltilmeyeceğini, bu sebeple de emekli maaşı seçim yatırımı olarak düşünülüyor.

NASIL ÖNLEM ALIRIZ?

Şişli Kurtuluş semti muhalif seçmenin yoğun olduğu bir yerleşke. Seçim tartışmaları etrafı sarmış. İkinci turu Muharrem İnce’nin alacağını düşünüyorlar. Ancak, buradaki sorun da muhalefetin genelinde hakim olan sandık korkusu. Sandığa sahip çıksan, ‘Seçim sonrası ne olacak’ diye soruyor seçmen. Sürekli bir tetikte olma hali var. Sandıkta oylar çalınır mı? Erdoğan çoğunluğu kaybederse bir hamle yapar mı? Kurtuluş’ta muhalefet makası iyice açacak belli ki... 16 yıllık iktidarın şaibeli seçimleri epey tecrübe kazandırmış Kurtuluş halkına, şimdi o nedenle kahve masalarında en çok tartışılan soru, ‘Nasıl önlem alacağız?​’ sorusu.

SEÇİM SONRASINA DA GÜVEN YOK

Kardeşler Kıraathanesindeyiz bu kez. Seçim haberi yapmak için geldiğimizi söylüyoruz, başlıyoruz sohbete. Bir tarafın devlet imkanlarını sınırsız bir şekilde kullandığı görülürken, diğer kesimlerin bu imkanlardan hiç ya da çok az faydalandığını gördüklerini anlatıyorlar.

Seçim sonrasına yönelik de bir güvensizlik hali mevcut. AKP’nin Mecliste çoğunluğu sağlamasa bile Erdoğan’ın başkaca hamleler yapacağı düşünülüyor.

Ve elbette ki ekonomi ana gündem:  “Madem ekonomiye iyi diyorlar, o zaman dört ay kredi kartı yasaklansın” bakalım n’olacak diyen CHP seçmeni, “Kimse kredi kartı kullanmadan nakitle alışveriş yapacak durumda değil. Meksika’dan değil yerli olan kuru fasulye 20 lira, yerli ve millilik bu şekilde olmaz” diyerek Muharrem İnce’nin miting meydanlarında söylediği yerli milli ve ithal ürün ifadelerine atıf yapıyor.