01 Eylül 2012 13:42

İş aradım dert buldum

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Türkiye’nin kaynaklarını doğru değerlendirdiğini belirterek, “Batıda ve diğer ülkelerde işsizlik oranları artarken Türkiye’de işsizlik oranı sürekli düşüyor. Çünkü biz kalkınmamızı, istihdama dayalı, insanların iş sahibi olabilmelerine dayalı b

İş aradım dert buldum
Paylaş
Adile Çiçek

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Türkiye’nin kaynaklarını doğru değerlendirdiğini belirterek, “Batıda ve diğer ülkelerde işsizlik oranları artarken Türkiye’de işsizlik oranı sürekli düşüyor. Çünkü biz kalkınmamızı, istihdama dayalı, insanların iş sahibi olabilmelerine dayalı bir şekilde gerçekleştiriyoruz’’ demişti. İşsizlik oranın sürekli düştüğünü söyleyen  bakan her yıl ataması yapılmayan,  işsiz kalan binlerce öğretmene açılacak iş imkanlarını nerelerde düşünüyor acaba? Dershaneler mi? Yoksa ara eleman olarak almaya bile tenezzül etmeyen iş yerlerinde mi? Ben bir yıldır ataması yapılmayan bir öğretmen adayıyım. Bu yıl yapılan KPSS’den yaklaşık 17 bin branş adayı arasından 4 binlere yerleşecek kadar puan aldım. Ancak tahmini belirlenen kontenjanlara göre bu yıl da açıkta kalıyorum. Sadece ben değil benim gibi açıkta kalan yaklaşık 300 bin öğretmen adayı var ve  birçoğu dershaneleri iş kapısı olarak görüp başvuru yapmakta. Ben de artık hem ailemin sırtında bir yük olmaktan kurtulmak hem de kendi ayaklarım üzerinde durmak, yaşamımı kendi emeğimle kurmak için Kayseri’de iş aramaya koyuldum. Yaklaşık bir haftadır cv bırakmadığım dershane kalmadı.15’e yakın dershaneden sadece birkaçı ile yüz yüze görüşebilme imkanı buldum.Diğerleri bırakın yüz yüze görüşmeyi doldurduğum cvlere bile bakmadan arkamdan yırtıp attılar. Yüz yüze görüşme imkânı bulduğum dershanelerde ise duyduğum iş koşulları işsizlik bunalımının yanında ne mesleğe ne insana saygı duyulmadığını gösterdi bana. Sizlerle de duyduğum iş koşullarını paylaşmak istiyorum: “Sabah sekiz aksam yedi çalışma saati, yol yemek masrafı sana ait, uzun mesaiye kalabilirsin, iş saatin bitse de müdür çıkmadan çıkamazsın, haftada bir gün, yılda üç gün izin kullanabilirsin, ailenden biri ile görüşmemiz  gerek ve asgari ücret alırsın”. Kısaca benim için köle olur musun demekti. Bakanın açıklamalarında “kalkınmaya dayalı iş istihdamı alanları yaratıyoruz” dediği eğer buysa modern bir kölelik olsa gerek. Bu  sıraladığım koşullarla, AKP hükümetinin gururla bahsettiği Cumhurbaşkanın şehri ‘’iş cenneti’’ Kayseri’de yaşamak ve üstüne bir de kadın olmak çok zor. Sırf kadın olduğun için adam daha işe almadan “ailenden biri gelsin görüşelim” gibi bir şart koşarak cinsiyetçi bir ayrımcılığa maruz bırakabiliyor. Yine karşısında iş arayan kadın olduğu için aileden birini işe almada kefil isteyebilecek kadar alçalabiliyor. Evet  bir yerlerde çalışıp emeğinin karşılığını almak zor ama bunun yanında kadın olmak hayatı daha bir zorlaştırıyor. Yine de umutları yarınlara taşımaya devam etmek gerek.Ne işsizlik,ne günlük hayatta maruz kaldığımız cinsel ayrımcılık,  ne de başka şeyler bizi yıldırmamalı.

Dergimizi pdf formatında görüntülemek için tıklayın

ÖNCEKİ HABER

Pardon, bir dakikanızı alabilir miyim?

SONRAKİ HABER

Korkar mı kadınlar zindanınızdan?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa