Arife
Adnan Özyalçıner'den değinmeler: Sennur Sezer 75 yaşında. Üç çeyrek yüzyılın şairi. Yaşananların, yaşadıklarının, bize yaşatılanların şiirini yazdı.

Şair Sennur Sezer. Fotoğraf: Evrensel
Adnan ÖZYALÇINER
GERÇEK
Gerçek varolan nesneyse, gerçeklik onun varolduğu, gerçekleştiği alandır. Gözle görülen, elle tutulabilen, kendi dizgesi içinde tutarlı olan, olabilen her şey gerçektir.
ŞİİRESİMLER
Şiiresimler bir kez daha sergileniyor, Sultangazi’de halka. Özcan Yaman’ın çektiği konuşan fotoğraflar bunlar. Sesi, aydınlık bir sabaha uyanmaya çalışan kentin betonlaştırılmış katı karanlığı arasında sıkışan, sıkıştırılan. Sennur Sezer, fotoğraflara kattığı sözcükleriyle onların sesini, sıkıştığı yerden söküp alarak açığa çıkarmış, şiiriyle konuşturarak. Her biri şiiresim olan fotoğrafları.
IŞIK
Nesneyi vareden ışıktır. Gerekli olan da ışığı yakalamaktır, nesnenin gerçekliğini ortaya koyabilmek için. Özellikle fotoğrafçılıkta olan bu yöntem, bütün sanatlar için de geçerlidir. Çoğun karanlığın içine sızar o ışık. Siz onu yakaladığınızda karanlığı da alt etmiş olursunuz.
MEZAR TAŞI
Çöl sıcağında kaynayan kum gün gelir cama dönüşür. Yağmurlarla yoğrulan kum da betona. Çakıl taşlarıyla birlikte. Toz toprakla.
Asfaltla eşleşerek dikelir eski yeşil kentin ortasında. Otsuz. Dikensiz. Camın ışıklı, kıvrak dansına kendini kaptıran yüzsüz betonla. Gökyüzünü örtmecesine.
Beton ormanının daracık aralıklarından birinde eskimiş iki ağaç kaldı. Güneşsiz. Gün gün kuruyan.
Şimdi toprağın derinliklerinde saklanan batık kentin bir fabrikasının kırmızı tuğlalı, ince bacası yükseliyor ikisinin arasında. Eski bir mezar taşı olarak.
SERAP
Çöl sıcağında kum, güneşin parlaklığıyla cam gibi ışıldadığında oluşur serap. Duru bir su kaynağını yansıtarak.
YANINDA OLMAK
Çoğunca işçiden, emekçiden yana olmaktır söylene gelen. İşçinin, emekçinin yanında olmak yerine.
SENNUR SEZER 75 YAŞINDA
Sennur Sezer 75 yaşında. Üç çeyrek yüzyılın şairi. Yaşananların, yaşadıklarının, bize yaşatılanların şiirini yazdı. Emeğin gücünün verdiği dirençle. “Aydınlığı umudun” dediği umudun aydınlığıyla. Dünü olduğu gibi bugünü de yansılayarak.
ARİFE
“Yarın arifeydi” diye başlar Ömer Seyfettin’in bir öyküsü. Arifeler, yalnız bayramın değil; geleceğin, geleceğimizin arifesidir. Aydınlığın, aydınlığımızın arifesi. Sennur Sezer’in “Sesimi Arıyorum” şiiri, “Güneşi bekliyorum/şiiri bitirmek için” diye biter. Bizim de bugün, yeni bir güne başlamak için güneşi beklediğimiz gibi. Çünkü arife yarınımızdır.
TEKLİK
Mandalina bahçeleri yok edilirken, toprak betonlaştırılırken saksılara aktarılıyor kesilen binlerle mandalina ağacının miniskülleri. Boncuk mandalinalarıyla. Tek başına.
Evrensel'i Takip Et