Cezaevlerinde hak ihlalleri rutine bindi
Bolu ve Kırıkkale cezaevlerinde hak ihlalleri: Görüş yasağı, tehdit, darp, tek tip tıraş dayatması, hücre cezası...
Fotoğraf: Pixabay
Cansu PİŞKİN
İstanbul
Bolu F Tipi Hapishanesi ve Kırıkkale F Tipi Hapishanesi’ndeki mahpuslar tarafından Evrensel'e gönderilen mektuplarda mayıs ayında yaşanan hak ihlalleri anlatıldı.
Bolu F Tipi Hapishanesi’nden Candaş Kat isimli mahpus Evrensel gönderdiği mektupta, mayıs ayında yaşanan hak ihlallerini anlattı. Adalet Bakanlığı’nın 20 Ocak 2007 tarihinde yayınladığı 45/1 sayılı genelgeyle tutuklu ve hükümlülerin haftada 5 saat olan birbirleriyle görüşme saatlerinin, 10 saate çıkartılacağına ilişkin genelgeyi hatırlatan Kat, sohbet süresinin 2 buçuk saat olarak uygulandığı bilgisini verdi. Kat, açık görüş, bayram haftası ve benzeri günlerde de sohbet ve görüş haklarının iptal edildiğini söyledi.
OTURMA EYLEMİ YAPAN MAHPUSLARA GARDİYAN TEHDİDİ
Kat, mayısın ilk haftasındaki aylık açık görüşe ‘19 Mayıs’ta bayram açık görüşü var’ denilerek çıkarılmadıklarını belirterek, “Oysa siyasi tutsakların açık görüş hakları 2 ayda bire düşürüldüğü için aylık açık görüşe de çıkmamıştık. Yani hem sohbet, hem ziyaret hakkımız gasbedilmiş oldu” dedi. Haberleşme ve iletişim haklarının da gasbedildiğini ifade eden Kat, “Mayıs ayı boyunca telefon hakkımız tekmil dayatmasından dolayı gasbedildi. Veysel Şahin’e posta ile gelen bilgisayar çıktıları da sakıncalı denilerek verilmedi. Haftalık yayınlanan Yürüyüş Dergisi hiçbir mahkeme kararı olmadığı halde verilmedi. Sakıncalı kararı da alınmadı. İtiraz hakkımız bu şekilde engellendi.” diye konuştu. Kat, hücrelerde kişi başına 5 kitap ve 5 dergiden fazlasının verilmediğini de kaydetti. Kat, sohbet, telefon, kitap-yayın haklarını geri alabilmek için oturma eylemi yaptıklarında da sürüklenerek hücreye götürüldüklerini ifade etti. Kat, “6 Mayıs günü akşam üzeri havalandırma kapıları kapatılırken, oturma eylemi yaptığı için Yaşar Yün’e gardiyanlar tarafından tekme atıldı. Ayberk Demirdöğen, Latif Mollaahmetoğlu ve Ali Gökmen ise yağmur altında havalandırmada bırakıldı. Sonra başgardiyanın ‘Vatan hainleri sizle görüşeceğiz’ tehdidi ile yaka paça hücreye alındılar. Ali Gökmen hücreye alınırken tekmelendi.” dedi.
SAVUNMA HAKKI DA GASBEDİLİYOR
Kat, tüm mahkemelere SEGBİS ile katılmalarının dayatıldığını belirterek, “Savunma hakkımız gasbediliyor. Bolu Adliyesi’nde görülen duruşmalara bile SEGBİS dayatılıyor. İl dışında yargılanan Deniz Şah, Ali Gökmen, Veysel Şahin ve Metin Yavuz tutuklu bulundukları davaların savunmalarını yapamadıkları için tahliye edileceklerse bile edilmiyorlar. Veysel Şahin ve Metin Yavuz duruşmalarına götürülmedikleri gibi SEGBİS’e de çağırılmadılar. SEGBİS üzerinden ‘Savunmamızı mahkemede vermek istiyoruz’ talebinde bile bulunamadılar. Yargılanmaları nasıl sürecek o bile belli değil” dedi. Tedavi haklarının da gasbedildiğini aktaran Kat, mahpusların dilekçe verdikleri halde revire çıkarılmadıklarını kaydetti. Kat, hücrede bulunan çağrı butonları ile gardiyanları çağırdıklarında butonun fişinin çekildiğini ve gardiyanların gelmediğini söyledi. Mahpusların yaptığı hak ihlallerini anlatan çizimlere de müdahale edildiğini aktaran Kat, hapishanede kalem satışının sınırlandırıldığını, pilot kalem ve boya kalemlerin tamamının yasaklandığını kaydetti.
KIRIKKALE’DE TEK TİP TIRAŞ DAYATMASI
Kırıkkale F Tipi Hapishanesi’nden gazetemize mektup gönderen mahpus Selçuk Çelik de Mart, Nisan ve Mayıs aylarında maruz kaldıkları hak ihlallerini anlattı. Çelik, Kırıkkale F Tipi Hapishanesi’nde uzun süredir devam etmekte olan hak gasplarını şöyle sıraladı: “Kitap, dergi, gazete vb. yayınların verilmemesi, hastane sevklerinin zamanında yapılmaması ve tedavi sırasında kelepçeli muayene dayatılması, hastane ve adliye sevklerinde tek hücreli ring aracının kullanılması, temel ihtiyaç malzemelerimiz olan demir kaşık, bulaşık eldiveni vb. gibi ürünlerin kantinde satılmaması, gerek bizlerin gönderdiği, gerekse dışarıdan gönderilen mektupların sansürlenmesi, verilmemesi veya gönderilmemesi, keyfi gerekçelerle disiplin soruşturması açılmaya devam edilmesi, hapishane berberinde makas kullanılmaması ve tıraş makinesiyle tek tip tıraşın dayatılması gibi uzayıp giden hak ihlalleri yaşıyoruz”
RAPORA RAĞMEN HÜCRE CEZASI
Çelik, hücre içini de görecek şekilde havalandırmaya takılan kamerayı kapatmaktan dolayı mahpuslardan Selçuk Çelik ve Erdi Sidal hakkında birer aylık ziyaret cezası verildiğini söyledi. Mektubunda sağlık sorunlarına dair yaşanılan hak ihlallerine de değinen Çelik, “Zeynel Karabulut’un 21 Mayıs tarihindeki Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi’ne yapılan sevki tek hücreli ring aracı dayatılmasından dolayı gerçekleşmemiştir. Zeynel Karabulut’a Ankara Hacettepe Üniversitesi Sağlık Kurulu tarafından ‘hem fiziksel hem de ruhsal olarak hücre cezaları yatması uygun olmadığı’ raporu verilmesine ve hapishane doktoru tarafından da aynı yönde rapor düzenlenmiş olmasına rağmen hapishane idaresi Disiplin Kurulu arkadaşımıza 11 gün hücreye koyma cezası vermiş, İnfaz Hakimliği ise cezanın uygulanabilmesi için varolan raporu hiçe sayarak yeniden rapor isteyerek cezayı infaz etmeye çalışmaktadır.” dedi.