HDP Adayı Berivan Özpolat Şimşek: Sandığa gidin oyunuza sahip çıkın

Helin ÇAKIR
Antep

Seçime sayılı günler kala, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Antep 2. Sıra Adayı Berivan Özpolat Şimşek, oy kullanma ve sandıklara sahip çıkma çağrısı yaptı.

Daha önce Gaziantep İnsan Hakları Derneğinde şube yöneticiliği ve şube başkanlığı da yapmış bir avukat olan Şimşek, Antep yerelinde, özellikle kadın ve insan hakları mücadelesinde yıllardır yer almış bir isim. Antep’in önemli sorunlarının başında işsizlik ve yoksulluğun geldiğine dikkat çeken Şimşek, Antep’te AKP döneminde gittikçe artan kadın cinayetlerinden, AKP’nin yaptığı sosyal yardımları ‘lütuf’ gibi sunmasına, ekonomik gidişatın Antep’e işçi kıyımı olarak dönme olasılığından, buna nasıl karşı durulacağına kadar pek çok konuyu konuştuk.

‘İNSANLAR SİYASİ TERCİHLERİNİ SÖYLEYEMİYOR’

OHAL ile seçimlere gittiğimiz süreçte ülkede yaşanan hak ihlallerine ve insanların çok ciddi kaygıları olduğuna dikkat çeken Şimşek, “İnsanlar siyasi tercihlerini söylemekte kendilerini geri tutuyorlar. Bunun nedeni de ya HDP’yi desteklediğimi belirtirsem ya çalışmaları içinde yer alırsam, ya tutuklanırsam ya ekmeğimden olursam tarzında anlaşılabilir çok insani kaygıları var. Ama AKP’den rahatsız olan, gitmesini isteyen çok büyük bir çevrenin HDP’yi Antep’te destekleyeceğine inanıyoruz. Bu duyguyu ve reflekslerini de tabandan ciddi şekilde alıyoruz” dedi.

ANTEP’İN EN BÜYÜK SORUNU İŞSİZLİK YOKSULLUK

Bölgenin en büyük sanayi kenti olan Antep’in en büyük sorunlarından birinin yoksulluk olduğuna işaret eden Şimşek şöyle konuştu: “Şu an özellikle dövizin geldiği nokta, istihdam alanlarının azalması, yeni fabrikaların açılmaması, Başpınar’da mevcut fabrikalarda çalışan işçilerin işten atılması, yakın tarihte grev haklarının engellenmesi işçi ve emekçilerin, yoksul kesimin yaşamını daha da çekilmez hale getirmiş durumda. Bu kadar fabrika ve işçilerin olduğu bir yerde ekonomik kriz en fazla Antep’i etkileyecektir. Çünkü en fazla işçi kıyımı Antep’te yaşanacaktır. Buna dur demenin yolu AKP’nin benimsediği ekonomik politikalara dur demektir.

SANDIK BAŞINA GİTMEYEN HER SEÇMEN AKP’Yİ DESTEKLEMİŞ OLUYOR

Oy kullanmanın ve oylara sahip çıkmanın önemine vurgu yapan Şimşek’in çağrısı ise şu şekilde: “Demokratik rejimlerde siyaseti etkileyebilmenin, değiştirebilmenin en büyük argümanı seçimlerde oy kullanmaktır. Seçimlerde iradenizi kullandığınız oyla temsil edilmesini sağlamaktır. Seçimlere gidip oy kullanmalı herkes. Sandık başına gitmeyen her seçmen AKP’yi desteklemiş oluyor. Seçim sonuçlarının çok adil bir şekilde YSK’ye bildirilmeyeceği tehdidiyle karşı karşıyayız. Bu noktada herkesin kullandığı oya sahip çıkması gerekiyor.”

‘YOKSULLUĞU EN ÇOK KADINLAR YAŞIYOR’

Antep’in çok fazla göç alan bir kent olduğunu ve göçün sürekli devam ettiğini, bu göçün sonucu olan yoksulluğu da en çok kadınlar yaşadığını kaydeden Şimşek, “Kenar mahallelerde yoksulluğun derin izlerini daha net görmek mümkün. Kadınlar, çocuklarının geleceklerine ilişkin çok ciddi kaygılar taşıyorlar, haksız da sayılmazlar. Yeni istihdam alanları yaratılmadığı gibi mevcut istihdam alanları da kapatılıyor. AKP’li kadınlarla bir araya geldiğimizde AKP’nin kendilerine yapmış olduğu sosyal yardımlardan söz ediyorlar. Biz bunun sosyal yardım değil sosyal hak olduğunu, T.C. anayasasında da Türkiye’nin sosyal bir devlet olduğunun açıkça yer aldığını, insanları adeta rehin alarak sosyal yardıma ihtiyacı olduğunu ispat etmek zorunda bırakılarak yardım ettiğini, gerçekten muhtaç olup AKP karşıtı olanların bu haklardan yararlanamadığını ifade ediyoruz.

KADIN CİNAYETİ İŞLENEN ŞEHİRLER ARASINDA 5’İNCİ

Son yıllarda artan kadın cinayetlerine dair de Şimşek çarpıcı bir bilgi verdi. Şimşek, “Antep’te sadece AKP iktidarı döneminde çok sayıda kadın katledildi. Antep kadın cinayeti işlenen şehirler arasında 5. sırada, “Yemeğin tuzu fazla olduğu için eşini öldüren, duruşmaya takım elbiseyle geldiğinden ceza indiriminden yararlanan erkekler var. Veya gece dışarı çıkmıştı, etek gitmişti bacakları gözüküyordu diyerek bu işledikleri cinayetleri yasalar önünde meşrulaştıran bir zihniyet var karşımızda. HDP olarak bizim bu konuda en somut projemiz kadın bakanlığının kurulmasıdır. Bu ütopik değil, hayatın içinden bir proje. Örneğin Antep’te sadece 1 kadın sığınmaevi var. Dolayısıyla şiddete, baskıya maruz kalan bir kadın çeşitli bürokratik aşamaları katettikten sonra belki kadın sığınmaevine yerleştirilebiliyor. 50 bin nüfusu aşmış her yerde bir kadın sığınma evinin açılmasının zorunlu hale gelmesini savunuyoruz” dedi.