ODTÜ öğrencileri: Sandıklara sahip çıktık arkamızda durmadılar

Hazal GÖÇMEN
Ankara

24 Haziran seçimleri geride kalırken seçim sonuçları, seçim akşamı yaşananlar ve muhalefetin tutumuna ilişkin gençlerden eleştiri var.

Muhalefetin seçim çalışmalarına katılan destek veren Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencileri, muhalefetin seçim gecesi sessizliğini eleştirirken, tek adam tek parti rejimine geçilmesi nedeniyle kaygılarını dile getirdi.

‘GÜVENİM BOŞA ÇIKTI’

Seçimlerin hemen ardından ODTÜ’de yaz okulu dönemi için bulunan öğrencilerle seçim sürecini ve sonuçlarını konuştuk. ODTÜ öğrencisi Mustafa Yiğit Demir, seçimlerin ikinci tura kalacağını düşündüğünü o nedenle sonuçların beklendiği gibi olmadığını belirtti. Seçim sonrası süreçte gençliğin tek adam tek parti iktidarını durdurmak için çok okuması ve bilinçlenmesi gerektiğini söyleyen Demir, medyadaki tek sesliliğe karşı farklı kaynakların ve düşüncelerin izlenmesi gerektiğini söyledi. Büşra Leman Karaca ise seçim gecesi İnce’nin hiçbir açıklama yapmaması nedeniyle duyduğu güvenin boşa çıktığını ifade ederek “Sabah 4’e kadar sandıkta durdum.Hani arkamızda duracaktı, hani oylara sahip çıkacaktı?​” diye sordu.

‘PARTİLER ÜSTÜNE DÜŞENİ YAPMADI’

Petrol ve Doğal Gaz Bölümü öğrencisi Zelal Genlik seçim sonuçlarının adil olmadığını ve siyasi partilerin üstlerine düşen görevi yapmadığını dile getirdi. Selahattin Demirtaş’ın hapishanede olmasına rağmen dışarıda olan siyasetçilere göre daha büyük bir faaliyet yürüttüğünü belirten Genlik, seçim sonrasında tek adam tek parti yönetiminin devam edeceğini ve bunun ODTÜ öğrencileri için de iyi olmayacağını söyledi. 

Petrol ve Doğal Gaz Bölümü öğrencisi Aleyna Dönmez ise sonuçların istemediği ama beklediği gibi olduğunu söyledi. 24 Haziran seçimlerinde herkesin umutlu olduğunu ifade eden Dönmez, ‘bu sefer olacak’ düşüncesinin yaygın olduğunu belirterek “Siyasetle aram iyi değil. Takip ediyorum ama dahil olmuyorum. Fakat şu anki durumda  karışılmayacak gibi değil” dedi.

‘SANDIKLAR DAHA İYİ KORUNDU’

Mimarlık Bölümü öğrencisi Sevil Çavuşoğlu, Millet İttifakının partiler için iyi mi kötü mü olduğundan emin olmadığını belirterek, “Gönlüm Akşener’deydi. Ancak kendim ve ülkenin geleceği için Muharrem İnce’ye oy verdim” dedi. Soyismini vermek istemeyen Sevil ise bu seçimlerin ülkedeki basın yayın özgürlüğünün önemini gösterdiğini dile getirdi. Anadolu Ajansı’na olan güvensizliğin sosyal medyada yazılanlardan, atılan fotoğraflardan görülebileceğini belirten Sevil, sandıklar daha iyi korunduğu için 16 Nisan’daki gibi oyların fazla çalınamadığını düşündüğünü belirtti.

‘TESLİM EDİLMEYEN ÇUVALLAR VARDI’

İsmini vermek istemeyen Havacılık ve Uzay Mühendisliği bölümü öğrencisi de  seçimlerin doğruyu yansıttığını ve bir şeyler değişmeden sandıkta kazanılamayacaını dile getirerek, güç onlarda olduğu sürece hiçbir zaman seçim sonuçları değişmeyez görüşünde.  Sosyoloji bölümü öğrencisi Ecem Çelik, sandıklar açılırken bir yandan teslim edilmemiş çuvalların fotoğraflarını diğer yandanda iktidarın seçim kutlamalarına tanıklık ettiğimizi hatırlatarak  “Muhalefetten ‘Daha bitmedi, bunun hukuki boyutu var’ gibi bir açıklamalar beklerdim” dedi.  Sosyoloji bölümü öğrencisi Ümmühan Söylemez de muhalefetin sonuçları çok geç açıkladığını belirterek, “Uzun süre sessiz kalındı, o nedenle seçimleri Adil Seçim Platformundan, Twitter’dan ya da arkadaşlarımıza sorarak gayri resmi olarak takip etmeye çalıştık. Kendi kendimize mücadele verir olduk. Bu bizim için sorun değil ama birçok insan umudunu bu partilere ve özellikle İnce’ye bağlamıştı” dedi.

‘AİLEDE BÜYÜKLER AKP’YE, BİZ BAŞKALARINA OY VERDİK’

Beyza Gül ise sandıklar açıldıktan sonra  bilgi kirliliği yaşandığını belirterek, birçok ilde seçim sonuçlarına YSK önünde itiraz edenlerin TOMA’larla karşılanmasının doğru olmadığını dile getirdi. Beyza, “Ben kendi dönemime bakıyorum ve bu dönem boyunca defalarca kez değiştirilen eğitim sistemi hayatımda yaşadığım en büyük streslere sebep oldu. O nedenle aile büyüklerim AKP’ye oy verse de ben ve yeni seçmenler yüzünü farklı alternatiflere dönüyor” dedi. Ahmet Çetin ise başkanlık sisteminin iyi işleyecek bir sistem olmadığını düşündüğünü söyledi.