'HDP’nin batıda oy alması Kürt sorununun çözümüne katkı sağlar'

Şerif KARATAŞ
İstanbul

Barış akademisyenlerinden Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu, kanun hükmünde kararnameyle doktorluktan ihraç edilen Ömer Faruk Gergerlioğlu 24 Haziran seçimlerinde HDP’den milletvekili seçildiler. Görüştüğümüz her iki isim HDP’nin Batı illerinde oylarını artmasının önemli olduğunu belirtip, Kürt sorununun çözümünde önemli bir işlevi olacağını belirttiler.

Ömer Faruk Gergerlioğu, OHAL kapmasında çıkartılan kanun hükmünde kararnameyle (KHK) yaptığı doktorluktan ihraç edildi. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım nedeniyle de “örgütü propagandası” yaptığı iddiasıyla 21 Şubat’ta 2 buçuk yıl hapis cezasına çarptırıldı. Seçimlerde Kocaeli’den Milletvekili seçilen Ömer Faruk Gergerlioğlu ile konuştuk. OHAL mağdurlarından olan Gergerlioğlu, OHAL şartlarında baskın ve adil olmayan bir seçim yaşandığına dikkat çekti. Gergerlioğlu, seçimlerde Türkiye’nin sorunlarının çözümüne ilişkin bir değişim çıkmadığını belirtti. Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığını almasına karşın Meclisteki iktidarı tek başına alamadığını anlatan Gergerlioğlu, AKP’de yaşanan oy kaybını hatırlattı. OHAL ve KHK mağdurunun Mecliste olmasının önemli olduğunu anlatan Gergerlioğlu, “Ne kadar Mecliste kısıtlanma yapılmış olsa da orada yapabileceklerimizin olduğunu düşünüyorum” dedi.

‘KOCAELİ’DEN SEÇİLMİŞ OLMAM ÖNEMLİ’

HDP’nin barajı aşmasının önemli olduğunu anlatan Gergerlioğlu, HDP’nin aldığı seçim sonucunun 7 Haziran ile 1 Kasım 2015 seçim sonuçlarının arası olduğunu belirterek, “Hayal kırıklığına gerek yok. Sahada gördüğümüz buydu” diye konuştu. Kocaeli’nin demografik yapısını hatırlatan Gergerlioğlu, “Burada çok yoğun Türk milliyetçiliği rüzgarları estiriliyor. Burada Kürtler de var. Buradaki Kürt seçmenlerin hepsi de HDP’ye oy vermiyor. Medyadaki dezavantajımıza rağmen buradan kazanmış olmamız çok önemliydi” dedi. Kocaeli ve batının diğer kentlerinde HDP’nin oy oranının artmasını Kürt sorununun çözümü konusundaki önemine değinen Gergerlioğlu şunları söyledi: “Çünkü, bu artık hasıraltı edilmeyecek bir meseledir. Bunu batı görüyor. Ve HDP’nin sadece Kürt illerine hapsolmayacağını görüyor. Batıdaki vatandaşlar, HDP muhalif olanlar bunu kabullenmek zorunda kalıyor. Bu çok önemli. Dışlayarak, ötekileştirilerek değil, masada bu konuları çözmek gerektiğini anlıyor. Muhafazakar camiadan çok tepki gösterenler, seçildikten sonra ilişkilerimiz daha iyiye doğru gidebileceğini görüyorum. HDP’nin Türkiyelileşmesi açısından Kocaeli’nden seçilmiş olmam çok önemli.”

KHK ile ihraç edilen adaylardan 5’i milletvekili seçildi

‘KHK MAĞDURLARINI GÜNDEME GETİRMEMİZ LAZIM’

Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesinden emekli olan Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu, Barış İçin Akademisyenlerin “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisine imza attığı gerekçesiyle İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan akademisyenler arasında yer alıyor.

HDP’den İstanbul Milletvekili seçilen Katırcıoğlu ile konuştuk. OHAL’le birlikte KHK ile başta üniversiteler olmak üzere kamuda ihraç edilenlerin durumuna dikkat çeken Katırcıoğlu, “Bunların sorunlarını gündeme getirmemiz lazım. Parti olarak da kişi  olarak da yapmak isterim” dedi. Parlamentonun yapısının muhalefet açısından biraz sıkıntılı olduğunu belirten Katırcıoğlu, “Bu tablo içinde neler yapabiliriz? Muhalefet nasıl bir muhalefet olmalı? Galiba esas itibarıyla şunu HDP olarak üstlenmemiz gerekir: Türkiye’de demokrasi anlayışını savunarak bir anlamda, eğitici bir rol de oynayabilir” diye konuştu. HDP’nin barajı geçmesinin önemli olduğunu anlatan Katırcıoğlu, “HDP olarak amacımıza ulaştık. 67 vekil çıkardık. Batıda güçlendik. HDP’nin batıda güçlenmesi çok önemli. Çünkü bizim partimiz sadece doğunun Kürtlerin partisi değil, biz onun bütün Türkiye’nin partisi olarak düşünmek istiyoruz” diye konuştu.

EKONOMİ VE DIŞ İLİŞKİLERDE HUZURSUZLUK DÖNEM OLABİLİR

Yeni sistemin ilk pratiğin yaşanacağı için fazla ayrıntıya sahip olmadıklarını belirten Katırcıoğlu, şunları söyledi: “Ak Parti’de çok sevinmek zorunda değil. Epey bir kaybı var. Burada MHP sanki daha karlı çıkmış gibi gözüküyor. Bütün dünyada sağ ve milliyetçi siyasetler artıyor. Türkiye’de onlardan biri. Burada da milliyetçi siyasettin etkilenmesi mümkün. Ve yaptılar zaten. Afrin’dir, Menbic’dir, milliyetçi duygularla insanları konsolide ettiler anlaşılan. Ama bunun ben çok uzun bir süre devam edeceğini sanmıyorum. Özellikle ekonomide ve uluslararası ilişkiler bakımdan çok rahat bir dönem olmayacak gibi geliyor bana.”