Arif Koşar: Tüm olumsuzluklara rağmen sosyalizme olan ilgi artıyor
EMEP'in seçimleri değerlendirdiği panele katılan Teori ve Eylem Yazarı Arif Koşar, tüm olumsuzluklara rağmen sosyalizme ilginin arttığını söyledi.
Fotoğraflar: Evrensel
Emek Partisi (EMEP) Şişli ilçe örgütü ‘Seçim sonrası durum ve çıkış yolları’ başlıklı panel düzenleyerek 24 Haziran seçimlerinin sonuçlarını tartıştı.
Seçim gecesi yaşananların birçok kesimi hayal kırıklığına uğrattığını belirten Teori ve Eylem Dergisi Yazarı Arif Koşar “Türkiye'nin en büyük görevi tek adam rejimini durdurmaktır” dedi. Koşar, “Seçimlerde yaşanan olumsuzluklara rağmen gençlik kesimlerinde sosyalizme olan ilginin arttığını” da belirtti.
CHP ve Millet İttifakı’nın Türkiye’nin temel sorunlarında AKP’den farklı bir söylemi olmadığına dikkat çeken Koşar “Seçimlere giren partiler içerisinde en demokratik yapıya sahip HDP bile demokratikleşme sağlanıp, yabancı sermayenin Türkiye’ye çekilmesi gerektiğini savunmuş ve TÜSİAD ile görüşme yaparak ekonomik programını ona sunmuştur. Zaten yabancı sermaye Türkiye’ye ucuz iş gücü, vergi avantajı ve teşvik olduğu için gelmektedir. Asgari ücretin arttırılmasını sadece sarayın harcamalarını kısarak veya elektrik doğal gazını keserek sağlamak mümkün değil. Bu konuda kaynak yaratmak gerekiyorsa devrimci adımların atılması gerekir” ifadelerini kullandı.
Atılması gereken bazı adımlara değinen Koşar, “Nedir bu devrimci adımlar? Şeker fabrikalarının satışının iptal edilmesi, bir yıllık kârı karşılığında peşkeş çekilen Tüpraş’a, Türk Telekom’a el konulmasıdır. Bunlar çok meşru taleplerdir. Hatta düzen siyasetçisi Meral Akşener bile şeker fabrikalarına el konulmalıdır demiştir” dedi.
Koşar, “Tüm bu olumsuzluklara rağmen özellikle gençlik kesimlerinde düzenden kopuşun ve sosyalizme olan ilginin arttığını söylememiz doğru olacaktır” tespitinde bulundu.
Arif Koşar, “Birçok özelleştirmenin yaşandığı şehirde AKP'nin birinci parti çıkmasını nasıl yorumlamak lazım” sorusuna ise “Emekçiler yaşadıkları sorunlarla mevcut iktidar arasında bağlantı kuramıyor. İşten atılan işçi ‘Beni işten atan patron, hükümetin ne alakası var’ diyebiliyor. Ama patrona işten çıkarmayı sağlayan veya ona bu gücü veren hükümet politikalarıdır. Bu durumu işçilere anlatmak için daha çok çaba sarf etmek gerekiyor” cevabını verdi. (İstanbul/EVRENSEL)