'Oluk oluk kanlarını akıtacağız' davasında Sedat Peker'e beraat
Barış İçin Akademisyenleri 'Oluk oluk kanlarınızı akıtacağız, kanlarınızla duş alacağız' sözleriyle tehdit eden Sedat Peker beraat etti.
Fotoğraf: DHA
"Bu suça ortak olmayacağız" bildirisini imzalayan akademisyenleri tehdit ettiği gerekçesiyle yargılanan Sedat Peker'in, suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesi ile beraatine karar verildi.
İstanbul Anadolu 20. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya, tutuksuz yargılanan sanık Sedat Peker katılmadı. Peker'i dört avukat temsil etti. Şikayetçi akademisyenlerden bazıları duruşmada hazır bulundu. Akademisyenlerin Avukatı Oya Meriç Eyüboğlu da duruşmaya katıldı.
Söz alan müşteki akademisyenlerin Avukatı Oya Meriç, sanık Sedat Peker'in iddianameye konu tehdidindeki sözlerinin muhatabının müvekkilleri akademisyenler olduğunu belirterek, "Sanık söz konusu tehdit içerikli sözleri ile imzacı akademisyenleri kast ediyor. Anayasa Mahkemesi kararlarında ırkçı, şiddet yanlısı, şiddeti öven beyanların ifade özgürlüğü kapsamında korunmayacağı belirtilmektedir. İnsanların kanlarında duş almak ibaresi ile vahşi bir cinayet kapsamından bahsettiği açıktır. Dolayısı ile bunun ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir" dedi.
AKADEMİSYENLERİN AVUKATI: BEN DE TEHDİT EDİLDİM
Sanığın tanınan biri olduğunu söyleyen Avukat Eyüboğlu, "Sadece sanığın sabıka kaydına bakarak suç işleme eğilimini görebiliriz. Daha yakın tarihte beyanlarını gördük. Sonuç olarak sanığın bir suç örgütü lideri olduğu biliniyor. Dolayısı ile sanığın neyi kast ettiği bellidir. Tehdidin somut olduğu açıktır. 'Asarız, keseriz'in ötesinde bir şey. Ben, bu davadan sonra adliyenin önünde yaptığım açıklamalarım nedeniyle tehdit edildim" dedi.
'KARŞI TARAFIN MAHKEME ÜZERİNDE BASKI KURMASINA MÜSAADE ETMEYECEĞİNİZE GÜVENİYORUM'
Tekrar söz alan akademisyenlerin Avukatı Oya Meriç Eyüboğlu, "Biz sayın mahkemenin hukuka uygun, dosya kapsamına uygun bir karar vereceği kanaatindeyiz. Sanık hakkındaki şikayetimiz devam etmektedir. Cezalandırılmasına karar verilmesini talep ediyorum. Karşı tarafın mahkeme üzerinde baskı kurmasına müsaade etmeyeceğinize güveniyorum" dedi.
'İYİ Kİ ÖLDÜRÜLMEDİK'
Müşteki Zeliha Gizem Sayın, hukukçu akademisyen olduğunu belirterek, "Ben hukukçu akademisyenim. Hangi durumlarda şikayetçi olunabileceğini gayet iyi biliyorum. Ben o listede varım, gururla varım. Meclise sunulan listede de ismim vardır. Davaya katılma talebim bulunmaktadır. İyi ki öldürülmedik, iyi ki kanlarımızda duş alınmadı" dedi.
PEKER'İN AVUKATI: DÜŞÜNCE VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLSİN
Sanık Peker'in Avukatı Turgay Özdoğan, müştekilerin terör örgütüne destek verici bir propaganda metni imzaladıklarını iddia ederek, "Milliyetçi bir kişi olan müvekkilimin bazı beyanları vardır. Kendisi teröre destek veren kişileri uyarmak amacıyla söz konusu metni ele almıştır. Metin, Anayasa'nın 26. Maddesi'nce düzenlenen düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir. Gerek müştekilerin, gerek vekillerinin ifadelerinde bahsettiği gibi vahşice bir kan dökme söz konusu değildir. Müvekkilim esasında devletin bekasının herkes için önemli olduğunu belirtmek amacıyla ele almıştır. Metinde yer alan ifadeler ütopik bir kavramdır. O ifadeye gerçek manada bir anlam yüklemek doğru değildir. Müvekkilim bir suç örgütü lideri değildir" dedi.
Peker'in diğer avukatları da suça konu yazının düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek müvekkillerinin beraatine karar verilmesini istediler.
BERAATİNE KARAR VERİLDİ
Duruşmaya kısa bir süre ara veren mahkeme, suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesi ile Sedat Peker'in beraatına karar verdi.
İDDİANAMEDEN
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, 1128 akademisyen tarafından imzalanan bildiriden sonra kişisel internet sitesinde 13 Ocak 2016 tarihinde yazdığı yazıda imzacı akademisyenleri tehdit ettiği gerekçesi ile Sedat Peker hakkında iddianame düzenlenerek dava açıldı. İddianamede Peker'in, akademisyenlere yönelik, "Tehdit" ve "Suç işlemeye tahrik" suçlarını işlediği belirtilerek, bu suçlardan 11 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep edildi. (İstanbul/DHA)