Zirve sonrası konuşan Putin: 'Trump'ın seçimleri kazanmasını istedim'
Putin-Trump zirvesi Helsinki'de gerçekleşti. Zirve sonrası konuşan Putin 'ABD seçimlerine müdahale etmedik ancak Trump'ın kazanmasını istedim' dedi.
Fotoğraf: AA
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump ilk kapsamlı görüşmeleri için bugün Finlandiya’nın başkenti Helsinki’de bir araya geldi. Zirve sonrası konuşan Vladimir Putin, Soğuk Savaş'ın çok uzun süre önce sona erdiğini, ikili ilişkilerdeki zorluklar için objektif bir gerekçe bulunmadığını söyledi. ABD seçimlerine müdahale etmediklerini vurgulayan Putin, "Evet, Rusya ile ilişkilerin normalleşmesinden yana olduğu için Trump'ın seçimleri kazanmasını istedim" dedi.
Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö’nün ev sahipliğinde yapılan zirve, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gerçekleşti.
TRUMP: İYİ BİR BAÇLANGIÇ
Trump ikili görüşmeyi, 'iyi bir başlangıç' olarak niteledi.
Rossiya 24 televizyonuna göre, Putin ile Trump'ın bire bir görüşmesi Türkiye saati ile 16.20'de sona erdi. Liderlerin bire bir görüşmesi beklenenden uzun sürdü. Zira programa göre 1.5 saat sürmesi beklenen görüşme, planlanandan 55 dakika geç başlayıp 2 saat 10 dakika sürdü.
Basına kapalı gerçekleşen görüşme sırasında salonda Putin ve Trump dışında sadece çevirmenlerinin bulunduğu belirtiliyor.
Diğer taraftan ABD Başkanı Donald Trump, heyetlerin de katılımıyla gerçekleştirilecek 'çalışma yemeğine' geçmeden önce Putin'le bire bir görüşmesine ilişkin olarak, "İyi bir başlangıçtı" dedi.
PUTİN: SOĞUK SAVAŞ UZUN SÜRE ÖNCE SONA ERDİ
Sputnik'in aktardığına göre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Başkanı Donald Trump'la düzenlediği ortak basın toplantısında Soğuk Savaş'ın çok uzun süre önce sona erdiğini, ikili ilişkilerdeki zorluklar için objektif bir gerekçe bulunmadığını söyledi.
Putin, ikili ilişkileri ve uluslararası gündemdeki konuları ele aldıklarını belirterek, "Soğuk Savaş çok uzun süre önce sona erdi. Dünyadaki durum ciddi biçimde değişti. İkili ilişkilerdeki zorluklar için objektif bir gerekçe bulunmuyor" dedi.
'GOLAN TEPELERİ'NDEKİ DURUM 1974 TARİHLİ ANLAŞMAYA UYGUN HALE GETİRİLMELİ'
Suriye'deki gelişmeleri istişare ettiklerini kaydeden Putin, Golan Tepeleri'ndeki durumun 1974'te İsrail ve Suriye arasında yapılan anlaşmaya uygun hale getirilmesi çağrısında bulundu.
Putin, Rusya ve ABD'nin Suriye'de çözümün liderliğini üstlenebileceğini söyleyerek, "Suriye'de barış ve uzlaşının tesis edilmesi görevinin yerine getirilmesi iki ülke arasındaki ortak başarılı çalışmanın örneği olabilir" dedi.
'RUSYA, ABD SEÇİMLERİNE MÜDAHALE ETMEDİ VE ETMEYECEK'
Rus liderin basın toplantısında üzerinde durduğu bir diğer konu, Rusya'nın 2016 başkanlık seçimlerine müdahale ettiği iddiaları oldu.
Putin, Rusya'nın ABD'nin iç işlerine karışmadığının ve karışmayı planlamadığının altını çizdi ve şu ifadeleri kullandı: "Başkan Trump, ABD'deki seçim sürecine ilişkin sözde 'Rus müdahalesi' konusunda bir kez daha temas etti. Trump'la yaptığım bireysel görüşmeler de dahil daha önce birçok kez söylediğim şeyi tekrar etmek durumunda kaldım: Rusya devleti, seçim süreçleri de dahil olmak üzere ABD'nin iç işlerine hiçbir zaman müdahale etmedi ve etmeyi planlamıyor."
'TRUMP'IN SEÇİMLERİ KAZANMASINI İSTEDİM'
Putin, Trump'ın Rusya ile ilişkilerin normalleştirilmesi gerektiğini söylemesinin ardından Rus toplumunun ABD Başkanı'na sempati duymaya başladığını ve bunun doğal bir şey olduğunu vurguladı ve "Evet, Rusya ile ilişkilerin normalleşmesinden yana olduğu için Trump'ın seçimleri kazanmasını istedim" diye ekledi.
'ABD'NİN NÜKLEER ANLAŞMADAN ÇIKMASINDAN DUYDUĞUMUZ RAHATSIZLIĞI İFADE ETTİK'
Putin, görüşmesi sırasında ABD tarafına Washington'un Ortak Kapsamlı Eylem Planı (JCPOA) olarak da bilinen, İran ve P5+1 ülkeleri arasında imzalanan nükleer anlaşmadan çıkmasından duydukları rahatsızlığı doğrudan dile getirdiklerini kaydetti.
Putin, "ABD tarafı tutumumuzu gayet iyi biliyor, tutumumuzda bir değişiklik olmadı. İran'ın nükleer anlaşma sayesinde Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı tarafından en fazla denetlenen ülke oldu" diye konuştu.
'ORTAK UZMANLAR KOMİTESİ KURMAYI ÖNERDİM'
Putin, Trump'a ikili ilişkilerdeki sorunlar için çözüm yolu bulunması amacıyla ortak uzmanlar komitesi kurulmasını önerdiğini de söyledi.
Rus lider, uzun vadeli ikili ilişkiler kurma sürecinde Rusya-ABD işbirliğinin tarihini ve nüanslarını iyi bilen deneyimli uzmanların katılımını sağlamanın faydalı olacağını düşündüğünü ifade etti.
'12 RUS AJANA YÖNELTİLEN SUÇLAMALAR HAKKINDA BİLGİM YOK'
Basın toplantısının soru-cevap kısmında, ABD'nin 12 Rus askeri istihbaratı (GRU) üyesine seçimlere müdahale soruşturması kapsamında yöneltilen suçlar da soruldu.
Bu konuda henüz bilgisi olmadığını söyleyen Putin, öncelikle konunun detaylarını öğrenmesi gerektiğini ifade etti.
'TOP ARTIK SİZDE
Trump'ın Suriye konusunda bir soruda topun Rusya tarafında olduğunu söylemesi üzerine Putin, yanında getirdiği Dünya Kupası'nda kullanılmış bir futbol topunu Trump'a uzatarak, "Artık top sizde" dedi ve "Sayın Trump, ülkemizin Dünya Kupası'nda çok iyi bir iş çıkardığımızı söyledi. Sayın Pompeo'nun dediği top hakimiyeti konusunda ise şunu söylüyorum: Artık biz top hakimiyetini ABD'ye devrediyoruz" ifadelerini kullandı.
Trump ise topu alarak oğlu Baron'a vereceğini belirterek eşi Melanie Trump'a uzattı.
'KIRIM KONUSU KAPANMIŞTIR'
Basın toplantısının bir diğer önemli konusu, Kırım'ın statüsü konusunda Trump ve Putin'in nasıl bir fikir alışverişi yaptığı oldu.
Putin, Trump'ın Kırım konusundaki tutumunun bilindiğini, ABD Başkanı'nın yarımadanın Rusya'ya bağlanmasını tanımadığını belirterek "Ancak biz farklı bir bakış açısına sahibiz. Referandumu uluslararası hukuka ve BM Tüzüğü'ne son derece uygun bir şekilde gerçekleştirdiğimizi düşünüyoruz. Bizim için, Rusya Federasyonu için bu konu kapanmıştır. Nokta."
NELERİN KONUŞULMASI BEKLENİYORDU?
Trump’ın gündeminde Rusya’nın ABD seçimlerine müdahalesine yönelik iddialar, Suriye, nükleer silahsızlanma, Rusya’nın Ukrayna’daki askeri faaliyetleri ve Kuzey Kore konuları yer alması bekleniyordu. Putin’in gündeminde ise Kırım’ın ilhakının tanınması, yaptırımların kaldırılması ve ilişkilerin normalleştirilmesi olması bekleniyordu. Brüksel’deki NATO Zirvesi’nde gazetecilere açıklama yapan Trump, ABD seçimlerine Putin’in müdahalesi konusunu da gündeme getireceğini söylemişti.
KAPSAMLI İLK GÖRÜŞME
İki lider, geçen yıl uluslararası zirveler kapsamında iki kısa görüşme yapmıştı. Liderlerin bir araya geleceği geniş kapsamlı bir görüşmeye yönelik planlar ise, Rusya’nın, 2016 ABD seçimlerine müdahale ettiği iddialarına ilişkin soruşturmalar ve mart ayında İngiliz istihbaratına bilgi satan eski bir Rus ajanın İngiltere’de zehirlenmesi yüzünden ilişkilerin bir kez daha gerilmesi nedeniyle ertelenmişti.
RUSYA: FAZLA HEYECANLANMAYIN
Trump’ın Putin’le görüşmesi ABD’de Demokrat Partililer tarafından eleştirildi. Rus Dışişleri Sözcüsü Mariya Zaharova da “görüşme konusunda fazla heyecanlanılmamasını ve bir dönüm noktası beklentisine girilmemesini” tavsiye etmişti.
Russia Today’de Larry King’in konuğu olan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da, “Zirvenin ideal sonucu, ihtilaf yaşanan konularla ilgili tüm iletişim kanallarını devreye alma konusunda mutabakat sağlamayı, bu konularda ortak noktada buluşup buluşamayacağımızı anlamayı ve stratejik istikrar için çözümünde işbirliği yapabileceğimiz sorunları tespit etmeyi başarmak olacak” demişti.
TRUMP 'BEKLENTİM DÜŞÜK' DEMİŞTİ
ABD Başkanı Donald Trump da, Rusya lider ile görüşmesinden “beklentilerinin düşük” olduğunu söylemişti.
CBS Televizyonuna konuşan Trump, görüşmeden “hiçbir kötü şey çıkmayacağını” ve “belki iyi bir şeyler çıkacağını” belirtti.
Trump İngiltere merkezli Daily Mail gazetesine verdiği röportajında ise, “Putin’in acımasız biri olduğunu düşünüp düşünmediği” sorusu karşısında şu ifadeleri kullandı: “Öyle olup olmadığını söyleyemem. Muhtemelen öyle olduğunu sanıyorum. Öyle olan başkalarını da sayabilirim. Rusya ile iyi geçinirsek, bu iyi bir şey olur. Putin’i tanımıyorum. Onunla birkaç kez bir araya geldim. Muhtemelen çok iyi anlaşacağımızı düşünüyorum.” (DIŞ HABERLER)
GUARDIAN: ZİRVENİN KAZANANI PUTİN OLACAK
İngiltere’de yayın yapan Guardian’ın köşe yazarlarından Natalie Nougayrede’e göre, zirvenin tek bir kazananı olacak. Nougayrede bu noktada “(Kazanacak) Arabayla golf sahasında dolaşan kişi (Trump) değil, Sibirya’da üssüz at binerken fotoğrafının çekilmesinden hoşlanan adam (Putin)” ifadesini kullandı. ABD Başkanı’nın müttefiklerini küçük düşürdüğünü, NATO’yu sorguladığını, “AB’yi muhtemelen Çin kadar kötü” diye tanımladığını belirten Nougayrede, “Elbette ki geriye kalan herkes kaybedecek” değerlendirmesinde bulundu.
ABD’deki düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsünden Pavel K. Baev de zirvenin “hem çok cesaret verici hem de son derece rahatsız edici” olduğunu kaydederek, Suriye, Kuzey Kore, İran gibi çok sayıda zor ve çözüm isteyen konu olduğunu ancak bunlardan hiçbirinde ilerleme beklemediğini yazdı. Baev, sonucun “karşılıksız jestler ve içi boş vaatler” şeklinde olacağını ifade etti.
Oxford Üniversitesi St. Antony’s College Uluslararası İlişkiler Bölümü Ortadoğu Araştırmacısı Samuel Ramani ise her iki liderin de muhtemelen Suriye’nin kimyasal silah kabiliyetlerini sona erdirme taahhüdünde bulunacaklarını söyledi. Ramani, “2013’teki Rusya ve ABD arasında Suriye’nin kimyasal silahlarına son vermek için imzalanan anlaşmanın başarılı olup olmadığı konusunun yarınki görüşmede tekrar masaya yatırılması muhtemel” dedi. (AA)
FİN GAZETECİLERDEN LİDERLERE MEKTUP
Finlandiya’nın en büyük gazetesi Helsingin Sanomat’ta liderlere hitaben bir açık mektup yayınlandı. Helsingin Sanomat muhabirleri Saska Saarikoski ile Laura Saarikoski’nin imzasını taşıyan açık mektup İngilizce, Fince ve Rusça olmak üzere üç ayrı dilde basıldı.
Mektupta, zirvenin sonucunu önceden tahmin etmenin kolay olmadığını çünkü son dönemde hem Rusya hem de ABD’de işlerin çabucak değişebildiği belirtildi. Ayrıca, Rusya ve ABD arasındaki ilişkilerin gergin olmasının hiç kimseye yararı olmadığı vurgulanarak zirvenin bu nedenle sadece iki ülke için değil tüm dünya için önemli olduğu ifade edildi. (DIŞ HABERLER)