Meksika’da yeni hükümet ve Gençliğin görevleri

Meksika Devrimci Gençlik Birliği

Meksika’da 1 Haziran seçimlerinin sonuçları tarihsel bir dönemeci ifade ediyor. Halk en gerici toplumsal sınıfların partilerinin cezasını sandıkta verdi. Son yılların yönetimine karşı güçlü bir yanıt verilmiş oldu. Halkın %63’ü sandığa giderek, Lopez Obrador’un yönetimindeki Morena Partisi’ni iktidara taşıdı. Obrador ile partisi şimdi hem yasama, hem yürütme hem de yargıyı elinde bulunduruyor.

1 Haziran’da henüz resmi sonuçlar Ulusal Seçim Enstitüsü tarafından açıklanmadan önce, bütün öteki adaylar durumun kendileri için umut vadetmediğini söyleyerek Morena Partisi’nin iktidarı aldığını belirtince, halk sokaklarda zaferini kutlamaya başladı.

Halkın zaferi, yalnızca sandıktan çıkan sonuca göre şekillenecek bir hükümete güvenle kısıtlanmış bir zafer değil. Halk bu zaferi örgütlenerek, sokaklarda harekete geçerek elde etti, bundan sonra da acil taleplerinin Lopez Obrador tarafından yerine getirilmesi için mücadeleye de, diyaloga da devam edecek.

Seçimin ardından sosyal medyada yeni seçilen başkanın kabinesiyle ilgili eleştiriler de başladı. Kabinedeki herkesin silinemeyecek, göz yumulamayacak bir geçmişi var. Aralarında iş adamları, insan hakları ihlalcileri bulunuyor bu kabine üyelerinin.

Ekonominin “kalkınması,” özel, ulusal ve uluslararası yatırımlara bel bağlamış durumda. Hem ulusal hem uluslararası burjuvazinin ve oligarşinin çıkarları doğrultusunda neoliberal politikalara dokunulmuyor, son dönemde gerçekleşen yapısal reformlar ortadan kaldırılmıyor.

Fransa’da gençlerin karşı çıktığı “çalışma yasası reformu,” şirketlerin gençleri çalışma alanındaki haklardan mahrum bırakarak sömürmesinin önünü açan bir reformdu.

“Gençlik geleceği inşa ediyor” diyerek (hem özel hem devlet) eğitim kurumları ile şirketler arasında bir anlaşma kurularak, hem şirketlerin müfredata el atmasının, gençleri çalıştırmasının önü açılıyor, hem de hükümet bu şirketlere gençler için para ödüyor.

Yani hükümetin yatırım yapmasıyla iş adamlarının genç işgücünü kendi yararına kullanması büyük bir sermaye birikimi elde etmesi, karşılığında kendi ceplerinden gençlere yalnızca bir yeterlilik belgesi vermeleri sağlanıyor.

Eğitimin özelleştirilmesi modeliyle iş adamları ile eğitim otoritelerinin yönetim sektörünü güçlendirecek adımlar atması amaçlanıyor. “Gençlere verilecek ücret asgari ücretin 1.5 katı olacak.”

Bu projenin getirdiği miktar 94 bin 695 milyon yıllık peso olacak, yeni hükümetin sosyal harcamalardaki en güçlü projesi de bu.

Meksikalı işçileri, gençleri yeni hükümetin gerçek niyetleri ile temsil ettiği çıkarları gün yüzüne çıkarma görevi bekliyor. Geçtiğimiz yıllarda demokratik özgürlükler için, şiddet ile cezasızlığa karşı sokakta verdiğimiz mücadelenin ulaştığı noktadan, bu acil görevler için mücadeleye devam etmeliyiz.

Tüm dünya gençliğine çağrımızdır!

Bu çağrı, daha iyi yaşam koşulları, kazanılmış hakların savunulması, adaletsiz düzenin temelinden değişmesi için mücadele eden ilerici gençlere, başkaldıranlara, demokratlara, devrimcilere, faşizm karşıtlarına, antiemperyalistlere çağrıdır.

“Savaşa hayır! Yolsuzluğa hayır! Sömürüye hayır! Kadınların ezilmesine hayır!” diyen, Donald TrumpBeyaz Saray’a çıkarken, dünyada kol gezen emperyalist, faşist politikalarına karşı sokağa taşan gençlere çağrıdır bu çağrı.

Kapitalist sistem bize güvenceli çalışma, eğitim, sağlık gibi haklar sağlamaktan aciz. Aksine kapitalizm beraberinde ekonomik, siyasal, toplumsal istikrarsızlık getiriyor, milyonlarca insan ya Orta Doğu’daki korkunç savaş gerçekliği içinde yaşıyor, ya umudu Avrupa’ya göç etmekte arıyor,ya Afrika’da hastalıklarla boğuşuyor, ya işsizliğe karşı ayakta kalmaya çabalıyor, ya doğal afetlerden zarar görüyor.İşçi sınıfına karşı şiddet hem kaba güç düzeyinde uygulanıyor hem ekonomik kuşatma yönünde.

Biz gençler işte bu yüzden dayanışma içindeyiz, sınıfların olmadığı demokratik bir toplum kurmak için örgütleniyoruz; dünyanın dört bir yanındaki gençleri de birlik olmaya, mücadele etmeye çağırıyoruz. Baskıya, sömürüye karşı tek ses tek yumruk olup, halklarımız için özgürlük, barış, sosyal adalet talep ediyoruz.

Meksika halkının, NochixtlánOaxaca halkına karşı uygulanan büyük çaplı baskıdan, Ayotzinapa’da 43 öğrencinin kaybedilmesinden sorumlu olan,çöküşteki bir rejime karşı savaşmaya devam ettiği bu tarihi anda; 2018'deki cumhurbaşkanlığı seçimleri çerçevesinde birlik ihtiyacının güçlendiği, sokağa çıkma gerekliliğinin arttığı bu günlerde bu çağrıyı yapıyoruz. 28 Temmuz – 2 Ağustos 2018 tarihinde Meksiko’da XXVI. Uluslararası Demokratik, Antifaşist, Antiemperyalist Gençlik Yaz Kampı’nda buluşmaya çağırıyoruz.Mücadelelerimizi işçiler, köylüler, ezilen halkların mücadelesiyle tek bir cephede birleştirelim!

Barış için, toplumsal kurtuluş için, gençliğin birlik ve mücadele bayrağını yükseltiyoruz!