'Sistemin yarattığı sorunların ilk hedefi sağlık emekçileri oluyor'

Adana Seyhan Devlet Hastanesi (ASDH) Acil Servisi'nde çalışan hekim, hemşire ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik soyal medyada hakaret ve tehdit içerikli mesajlar yayınlanması üzerine harekete geçen Adana Tabip Odası ve SES yöneticileri, serviste incelemede bulundu.

İncelemenin ardından Tabip Odası ve SES adına açıklama yapan Adana Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Ahmet Hilal, acil serviste yeterli personel bulundurulmadığını ve yeterli dinlenme zamanı bulunmayan, ağır iş yükü altında çalışan sağlık emekçilerinin sistemden kaynaklanan sorunların ilk hedefi olduğunu belirterek sağlık emekçilerine yönelik şiddeti kınadı.

'ACİL SERVİSTE SÜREKLİ ŞİKAYET VE TEHDİT VAR'

Adana Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Ahmet Hilal, Yönetim Kurulu Üyeleri Dr. Ayşe Nur İzol Torun, Dr. Enis Akyüz, TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Yaşar Ulutaş ve SES Adana Şube Başkanı Muzaffer Yüksel’den oluşan bir heyet, ASDH Acil Servisi'ni ziyaret ederek hekim ve sağlık çalışanlarıyla görüştü. Heyet, yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri hakkında hastane çalışanlarıyla fikir alışverişinde bulundu.

'SİSTEM ŞİDDETİ DOĞURUYOR'

Seyhan Devlet Hastanesinin fiziki yapısının kötü olduğunu, sağlıklı bir hizmet vermenin zor olduğunu ve kapasitesinin çok üstünde sağlık hizmeti vermeye çalıştığından birçok sorunu da beraberinde getirdiğini ifade eden Hilal, “Öncelikle hekim ve sağlık çalışanlarına karşı yapılan her tür şiddet tehditlerinin ve hakaretlerin karşısında, sağlık emekçilerinin ise her zaman yanındayız. ASDH Acil servisinde hizmet veren sağlık çalışanları ile yapılan görüşmeler ve acil servis gözlemlerine göre, hastane inşa edilirken sağlık çalışanlarının verimli hizmet verme koşullarının sağlanmadığı ortadadır" dedi. Hastane küçülürken acil servis günlük iki bine ulaşan hasta sayısıyla kaldırabileceğinden fazla iş yapmaya çalıştığını dile getiren Hilal, "Bu da hastalara düzgün şartlarda bir sağlık hizmetinin sunulmasını mümkün kılmamaktadır. Acil servise başvuran bu kadar hastaya sağlık hizmeti sunacak yeterli sayıda hekim, hemşire ve diğer yardımcı sağlık personeli olmadığı da gözlenmiştir. Bu durum çalışanların hem mesai süresi içinde aşırı iş yüküne hem de nöbet sayılarının artmasına neden olmaktadır. Bunun sonucunda doğaldır ki bu aşırı iş yükü, hizmet sunan personelin hem mesleğindeki motivasyonunu kaybetmesine neden olduğu gibi hata yapma olasılığını da arttırabilir. Triaj bölümünde bir hemşirenin tek başına bulunuyor olması da ayrı bir hatadır" dedi.

Çok yüksek saatler çalışmak zorunda olan sağlık çalışanlarına dinlenmek için ortam sağlanmadığını da tespit ettiklerini kaydeden Hilal, "Hastalar acilin içinde 2-3 kez sıraya girmek zorunda kalmakta ve tüm bu kötü koşullar karşısında hastalar da karşısında tek gördükleri kişi olan sağlık çalışanları karşı öfkelerini yöneltmekte, bu da her an oluşabilecek bir şiddet olayına ortam sağlamaktadır. Şiddete yönelik tüm şartlar mevcut iken hastane acilinde şiddete karşı herhangi bir önlem alınmadığı ve güvenlik personelinin yetersiz olduğu da gözlenmiştir.” dedi.

'HASTA MAHREMİYETİ SAĞLANMAMIŞ'

Hekimlerin acil gözlem alanında hasta mahremiyetine uygun şekilde muayene yapmalarını sağlayacak şartların olmadığının da görüldüğünü belirten Hilal, “Hasta gözlem bölümlerinin kadın ve erkekler olarak ayrıldığı görülmüştür. Bu bilim ve çağ dışı bir uygulamadır. Üstelik kadın bölümü olarak ayrılan gözlem bölümünde erkek refakatçi, erkek hasta yanında kadın refakatçiler olduğu görülmüştür. Bu şekilde hasta mahremiyeti ilkesinin de sağlanması mümkün değildir. Sağlık çalışanları, yoğun çalışma şartlarına rağmen, yeterli döner sermeye alamadıklarından da yakınmaktadır" dedi. (Adana/EVRENSEL)