İbni Sina Hastanesi işçilerine ‘Tatil günü de çalışacaksınız’ baskısı

Birkan BULUT
Ankara

Ankara’da bulunan İbni Sina Hastanesinde çalışan işçilere resmi tatil günlerinde de çalışmayı kabul ettiren muvafakatnameler imzalatılmak isteniyor. “Tutanak tutarız” gibi tehditlerle imzaya zorlandıklarını anlatan işçiler duruma tepkili.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesinde çalışan işçilere, resmi tatil günlerinde de çalışma baskısı yapılıyor. Geçtiğimiz cuma günü işçilere dağıtılan “Fazla çalışma muvafakatnamesi” ile işçilerden işyerinin gerekli gördüğü durumda hafta tatili, resmi ve dini tatil günlerinde günde 11 saati geçmemek üzere çalışmaları istenildi. Yaşananları gazetemize aktaran ve adını vermek istemeyen bir işçi, evrakları imzalamak istemediklerini ancak baskı gördüklerini söyledi. Evrakta yer alan bu çalışmanın karşılığının izin olarak kullandırılmasının da yer almasına karşın kullandırılmadığını belirten işçi, Bölümdeki şef değişiyor. Yeni gelen şef de ‘O söz vermişti benim haberim yok’ diyerek izin hakkımızın üstüne yatıyor. Fakat benim tatil günlerinde çalışmama hakkım var. Çalışmak istemiyorsam, çalışmam” dedi.

‘OLAĞANÜSTÜ HALLER’ YALANI!

Fazla çalışmayı kabul ettirecek evrakların işçilerin çeşitli baskı ve yalanlarla imzalatıldığını anlatan işçi, “Doğa afet veya olağanüstü hallerde çalışmamız için bu kağıtların imzalatıldığını söyleyip kandırmaya çalışıyorlar. Fakat burada öyle bir şey yazmıyor ki! Ayrıca ne zaman olağanüstü bir durum olsa biz zaten gönüllü olarak çalıştık hastanede” dedi. İmza atmak istemeyenlerin “Tutanak tutarız, 3 kere tutanak tutarsak işten atılırsınız” şeklinde tehdit edildiğini aktaran işçi, “Fakat böyle bir şey yok. Yüz kızartıcı bir suç nedeniyle tutanak tutmuyorlar ki işten atılalım!” dedi.

SENDİKACILAR TELEFONA ÇIKMIYOR

Hak-İş ve DİSK’in örgütlü olduğu hastanede son toplu sözleşmeyi yetkili sendika olarak Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş Sendikası imzaladı. Ancak çoğu Hizmet-İş’e üye olan işçiler, sendikanın da herhangi bir desteğini göremiyor. Sendika temsilcilerini aradıklarında ya telefonlarını açmadıklarını ya da başlarından savdıklarını söyleyen işçiler, hastane müdürü tarafından çağrıldıkları odada yanlarında şefleriyle birlikte alelacele muvafakatnameleri imzalamak zorunda bırakılıyorlar.