10 Ekim aileleri: Sadece tutuklulara ceza adalet getirmez
10 Ekim Ankara Katliamı davasında sona gelinirken katliamda hayatını kaybedenlerin aileleri ve yaralılar tüm sorumluların yargılanmasını istiyor.

Ailesi ve arkadaşları, 10 Ekim Katliamı'nda hayatını kaybeden Güney Doğan’ın doğum gününü kutladı (Fotoğraf: Evrensel)
İLGİLİ HABERLER

'182 klasör delile ulaştık ama mahkeme hemen sonuca gidiyor!'

Antalya’dan 10 Ekim davasına sahip çıkma çağrısı
Burcu YILDIRIM
Ankara
10 Ekim’de yakınlarını kaybeden aileler ve yaralılar katliamdan bu yana her duruşmada, her anmada adalet taleplerini haykırıyor. Bu hafta yapılacak duruşmada sadece IŞİD’lilere ceza verilmesinin yeterli olmadığını söyleyen aileler, kamu görevlileri dahil tüm sorumluların yargılanmasını istiyor. Katliamda oğlu Güney Doğan’ı kaybeden Derman Doğan, katliamdan bu yana sorumluların yargılanması umuduyla yaşadığını belirterek, “Oğlum bana rüyalarımda ‘Geri döneceğim anne’ diyor. Adaletin yerini bulmasıyla oğlumun geri döneceğini umuyorum” dedi.
10 Ekim Ankara Gar Katliamı’nda yakınlarını kaybeden aileler, yaralılar ve kamuoyu vicdanının gözü bu hafta yapılacak duruşmada. Geçen duruşma savcının sadece 10 IŞİD’liye müebbet istemekle yetindiği mütalaanın ardından, kararın gözlerden uzakta Sincan Ceza İnfaz Kurumunda görülecek duruşmada açıklanması bekleniyor. Katliamda parmağı veya ihmali olan, kamu görevlileri dahil tüm sorumluların yargılanmasını isteyen aileler adalet mücadelelerini sürdürüyorlar.
‘İDDİANAME AİLELERİ TATMİN ETMEDİ’
Katliamda yaşamını yitiren Emek Partisi GYK Üyesi Korkmaz Tedik’in babası Erdoğan Tedik, katliamın ardından 3 yıl geçtiğini belirterek, “Bilindiği gibi katliamdan hemen sonra dosyaya yasak konuldu. Ne biz aileler ne yaralılar ne de avukatlarımıza bilgi verildi. 9 ay süren bu yasak bizim aleyhimize işledi” diye konuştu. Bu süreçte savcının hazırladığı iddianamede derin bir araştırma yapmadığını ifade eden Tedik, “Avukatlarımızın bu iddianamenin kabul edilmemesi için verdiği tüm itiraz ve dilekçeler reddedildi. Bu iddianame ne aileleri, ne yaralıları, ne de avukatları tatmin etti. Dava ise bu iddianamenin üzerinden yürütülmeye çalışılıyor” dedi.
‘KAMU GÖREVLİLERİ YARGILANINCAYA KADAR’
Erdoğan Tedik, oğlu Korkmaz Tedik'in resmi önünde | Fotoğraf: Evrensel
Aynı şekilde son duruşmada verilen mütalaanın da tatmin etmediğini dile getiren Tedik, “Bunların hepsine ağırlaştırılmış müebbet cezası verilmediği sürece içimiz soğumayacak. Çünkü bunlar katliamı tek başlarına yapmadılar. Bu katliamda kusuru, ihmali ve kastı bulunan tüm kamu görevlileri yargılanıncaya kadar mücadelemiz devam edecek. Bu katliama göz yumanlar, katilleri koruyanlar, katliam sonrası alana gaz sıkanlar, ambulansları olay mahalline geç gönderenler, yasa önüne çıkarılana kadar adalet arayışımız sürecek” diye konuştu. Avukatlarının insan üstü bir çaba göstererek tüm belge ve delilleri mahkemeye sunduklarını buna rağmen kamu görevlilerinin yargı önüne çıkarılmadığını belirten Tedik, bu hafta Sincan Ceza İnfaz Kurumunda görülecek olan duruşmaya katılma çağrısı yaptı.
‘HÂLÂ OĞLUMUN KAPIYI ÇALMASINI BEKLİYORUM’
Üniversite öğrencisi oğlu Güney Doğan’ı kaybeden Derman Doğan ise, “3 yıldır yaşadığımızı Allah kimseye yaşatmasın. Hâlâ kapının çalmasını, oğlumun içeri girmesini bekliyorum” diyerek acısını paylaştı. Dün oğlu Güney’in doğum gününü hep birlikte kutlamışlar. Anne Derman, oğluna seslenerek “İyi ki doğdun Güney, iyi ki oğlum olarak yaşamımda yer aldın. Zalimler seni aramızdan alsa da sen ölümsüzsün bizim için ve her an bizimle yaşayacaksın” dedi.
10 Ekim Katliamı'nda hayatını kaybeden Güney Doğan’ın annesi Derman Doğan (Fotoğraf: Evrensel)
Doğan, “Sanki davayı bizden kaçırıyorlar. İnanıyorum ki yıllar sürse de, bu davada elbet bir gün yargılanacaklar. Bu umutla yaşıyorum, tek dileğim sorumluların yargılanması” dedi. Bir anne için bu şekilde beklemenin kolay olmadığını belirten Doğan, “Oğlum bana rüyalarımda ‘Geri döneceğim anne’ diyor. Adaletin yerini bulmasıyla oğlumun geri döneceğini umuyorum”diye anlattı.
Anne Doğan, “10 Ekim Katliamı’nın piyonlarını cezalandırıp, gerisini kapatmak istiyorlar. Önemli olan sorumluların yargılanması. Bunlarla bizi oyalıyorlar. Dünya alem bunu biliyor. Onların amaçları cahilleri yetiştirip iyi insanları yok etmek. Tek amaçları koltuklarını kaybetmemek. Biz sabrederek devam edeceğiz. Ömrümün sonuna kadar adil bir yargılama bekleyeceğim, tek dileğim bu ve bunun için sonuna dek mücadele edeceğim” dedi.
‘İHBARI BİLDİRMEYENLER NEDEN YOK?’
Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Üyesi Gökhan Yaralı ise 10 Ekim saldırısında bir bacağını kaybetmişti. Vücudunda bulunan birçok bilye, platin ve protez bacağıyla hayatına devam ediyor. Fiziksel hasarın yanında duyu organlarından da kayıp yaşadığını bildiren Yaralı, kendi gözünde 10 Ekim Katliamı’nın üç yönü olduğunu söylüyor. Bunları; bombayı patlatanlar, organize edenler ve göz yumanlar olarak sıralandıran Yaralı, katliamda üzeri örtülmeye çalışılan konulara dikkat çekerek: “Sendikalar sabah saat 9.00 itibariyle miting izni isterken, sehven ve yanlışlıkla bunu 13.00’e alan emniyet görevlileri neden burada yok? Bomba ihbarının yapıldığını kabul eden ama sık sık yapılıyor insanlar paniğe kapılmasın diye bir üst makama bildirmeyen emniyet amirleri niye yok?” diye sordu.
‘İNSAN HAYATI BU KADAR KOLAY MI?’
10 Ekim Katliamı'nda bir bacağını kaybeden Gökhan Yaralı (Fotoğraf: Evrensel)
“Açık bir şekilde hataların, ihmallerin ve cezasızlığın gözler önünde olduğu bu katliamda, insan hayatı bu kadar kolay mı?” diye soran Yaralı, şöyle devam etti: “O miting alanında Türkiye vardı. O alanda Ermeni’si, Türk’ü, Alevi’si, Sünni’si, solcusu sağcısı vardı. Bu insanların söylediği tek kelime barıştı” dedi. Türkiye’nin her yerinden 10 Ekim davasını takip etmek için gelen insanların dişlerinden tırnaklarından arttırarak geldiklerine dikkat çeken Yaralı, “Birçok engelli arkadaşımız var. Bu patlamadan yığınla sağlık sorunuyla çıkan arkadaşımız var. Fiziki konumu, ulaşımı çok daha zor bir Sincan Kapalı Cezaevine duruşma neden taşınır? Bacağı olmayan, vücudunda kırk tane bilye olan insan hiç mi düşünülmüyor” dedi.
Evrensel'i Takip Et