06 Ağustos 2018 09:57

TMO alım yapsın, fındık tasarrufa kurban edilmesin

Karadeniz illerinde halkın gündemi fındık: 'Temmuz bitti, ağustos geldi; hâlâ fındık fiyatı belli değil…'

Fotoğraf: Fırat Turgut/EVRENSEL

Paylaş

Sedat BAŞKAVAK
Mersin

Karadeniz illerinde bugünlerde tek gündem fındık. Kahvede, sokakta, ev ziyaretlerinde “Temmuz bitti, ağustos geldi hâlâ fındık fiyatı belli değil” cümlelerini duyuyoruz. Kimisi “Hükümet gereğini yapacak ve fındık üreticisi emeğinin karşılığı fiyatı alacak” derken kimisi de “Bu zaman olmuş hâlâ fiyat belirlenmedi. TMO fındık alacak mı, alacaksa ne kadar alacak? Yine randevu dayatacak mı? Bunların hiçbiri belli değil. Bu saatten sonra da Hükümetten olumlu bir şey beklemenin anlamı yok” diyerek AKP’den bir beklenti içinde olmamak gerektiğini vurguluyor.

Her yıl fındık gündem olduğunda başta Hükümet temsilcileri ve ihracatçılar olmak üzere dünya üretiminin sürekli artması nedeniyle satışının zor olduğu, bu nedenle de fiyatın düşük olduğu söylenir. Dünyada, özellikle komşu ülkelerde üretimin artığı söylemleri yeni de değildir. 2006 yılında, on binlerce köylünün Ordu’da fındık mitingine toplandığı günlerde de yine Hükümet temsilcileri ve ihracatçılar “İtalya’da her yer fındık oldu, Azerbaycan ve Gürcistan ekim sahalarını genişletti” diyor, artık piyasaya başka satıcıların girdiği söyleniyordu. Gümrük ve Ticaret Bakanlığının nisan ayında yayımladığı 2017 yılı fındık raporunda ise “Dünya fındık üretiminin yüzde 70’inin hâlâ Türkiye tarafından üretildiği belirtiliyor. Bu tespitle bile dünyada üretim alanlarının artmadığı gibi Karadeniz köylüsünün fındığının hâlâ fındık ve çikolata sektörü açısından, stratejik olarak önemli olduğunun göstergesi olarak görebiliriz.

2017 YILI FINDIĞI TAMAMEN İHRAÇ EDİLDİ

2010 yılından bu yana dünya fındık üretimi ortalama 830 bin ton. Türkiye’de ise kimi yıl 420 bin ton kimi yıl ise 650 bin ton olmakla birlikte 8 yılın ortalaması 540 bin ton. Karadeniz Fındık ve Fındık Mamulleri İhracatçılar birliği (KFMİB) Başkanı Edip Sevinç’in yaptığı açıklamaya göre 2017 sezonu fındığından 11 ayda 276 bin 80 ton iç fındık ihraç edilerek 1 milyar 720 milyon dolar ihracat geliri elde edilmiş. Bu ay sonunda bu rakamın 290 bin tona ulaşacağı belirtiliyor. 1 kg kabuklu fındıktan en az 420 gr iç fındık elde edildiğini düşünürsek 2017 yılı üretilen 650 bin ton kabuklu fındıktan elde edilen 273 bin ton iç fındık ihraç edilmiş, geçen yıldan varsa stokta 17 bin ton fındık daha ihraç edilerek 290 bin ton iç fındık ihraç edilmiş diyebiliriz. İhracat açısından son 8 yılın verilerine baktığımızda yıllık ortalama 258 bin 455 ton iç fındık ihracatı yapılmış. Bu da 2010 yılından bu yana 8 yılın ortalamasında yıllık 615 bin ton kabuklu fındığın ihraç edildiği sonucunu çıkarmaktadır. TÜİK verilerinden yararlanarak çıkardığımız bu sonuçlar bile ülke fındık üretiminin stoklar hariç her yıl rekoltenin çok olduğu dönemlerde bile ihracatının tamamen yapıldığını ortaya koymaktadır.

Fındık ihracatında elde edilen rakama sevinirken, geçen yılki fındığın satılarak bitirildiği şu günlerde yeni sezon fındık için hâlâ fiyat açıklanmaması, “Hükümetin tasarruf tedbirleri fındıktan mı başlayacak” sorusunu akıllara getiriyor. Bir taraftan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın “Kamu harcamalarında tasarruf tedbirleri almaya başlandığı” açıklaması, diğer taraftan Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın “kamu kurumlarına ve bakanlıklara bütçe disiplini ve kamu harcamalarında tasarruf hedefleri konulduğuna” ilişkin açıklaması alınan tasarruf tedbirlerinin fındığa da yansıyacağı endişelerini artırıyor. Çünkü Hükümet sadece fındık fiyatı açıklamayacak, aynı zamanda Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) fındık alacak mı, bunu da açıklaması gerekecek. 2009 yılından bu yana, çeşitli zamanlarda fiyat açıklayarak TMO aracılığıyla fındık alan AKP Hükümeti fiyatı açıkladığında TMO’nun da fındık alması gerektiğini bildiği için fındık fiyatını sürüncemede bırakıyor diyebiliriz.

Tüm Köy Sen Genel Başkanı Sadık Turan, ağustos ayına girdiğimiz şu günlerde hâlâ fındığın akıbetinin ne olacağının belirsiz olmasının en çok aracıya ve tüccara yaradığını belirtiyor: “Üretici bir yıldır fındıktan alacağı parayı bekliyor. Şu gün olmuş fiyat belirsiz. TMO fındık alacak mı, alacaksa ne kadar alacak o da belirsiz. Bu durum en çok aracı ve tüccara yarıyor. Üretilen fındığın neredeyse yüzde 30’u ağustos ayında pazara iner. Fındık üreticisi tüccarın dayattığı fiyata, fındığını satarak peşin para alma derdine düşecek. Aracısı, tüccarı geçen yılın kapanış fiyatı bu yılın açılış fiyatıdır diyerek 8-10 liraya fındık alacak. Fındık üreticisinin aleyhine işleyen bu süreç engellenmelidir. Geçen yıl mazot kaç liraydı, ilaç, gübre, işçilik kaç liraydı. Bu yıl kaç lira oldu. Artan girdi maliyetlerine karşılık fındık fiyatı yerinde sayamaz, elbette ki fındığın fiyatı da arttı.

“Tasarruf tedbiri adı altında TMO fındık alımı yapmazsa ne olur” sorumuza ise, “Bu fındık üreticisinin ayağına beton döküp Karadeniz’e atılması demektir” diye karşılık veren Tüm Köy Sen Genel Başkanı Sadık Turan şöyle devam ediyor: “Böyle bir durumda fındık üreticisinin eli ayağı bağlanır. Aracısı, tüccarı da biner sırtına vurdukça vurur. Biz TMO’nun kesinlikle fındık almasını istiyoruz. Hatta yıllardır TMO’nun randevu vs uygulamalarla köylüden yeteri kadar fındık almadığını bu nedenle de randevu vs. uygulamaların kaldırılarak fındık üreticisi ne zaman, ne kadar fındık getiriyorsa TMO’nun almasını istiyoruz. Çünkü AKP Hükümetinin Tarım Bakanlığı aracılığıyla açıkladığı fındık fiyatının düşüklüğü bir yana, fındık satabilmemiz için tüccarın “TMO’ya verme aynı fiyata ben alırım” diyebileceği bir ortam oluşması gerekir. Fındık üreticisinin emeğini karşılayacak bir fiyat açıklanmalı ve TMO da fındık almalı. Seçim zamanı Ordu’nun kahvelerinde fındık üreticisine bağıra bağıra ‘Söz veriyoruz TMO fındığın hepsini alacak’ diyen milletvekilleri şimdi verdikleri sözde dursunlar. Başta Ordu Milletvekili Şenel Yediyıldız olmak üzere Karadeniz Bölgesi vekilleri sözlerinde dursunlar ve TMO’ya fındık alıyormuş gibi yaptırmadan gerçek anlamda kotasız, randevusuz fındık aldırsınlar.

REKOLTE DÜŞÜK, ÜRETİM AZALACAK AÇIKLANACAK FİYAT BUNU DA GÖZETMELİ

Tüm Köy Sen Ordu Şube Yöneticisi Muvaffak Aydemir ise hem fiyatın 18 lira olması hem de TMO’nun fındık alması gerektiğini söylüyor: “TMO 2016 fındığını 10 liradan aldı. 2017’de daha iyi olur diye düşündük hükümet TMO’ya yine 10 liradan fındık aldırdı. Biz fındık üreticileri olarak TMO’nun açıkladığı fiyatın taban fiyat olmasını istiyoruz. Fakat hem açıklanan fiyatın düşüklüğü hem de TMO tarafından fındık alımının randevu vb. şarta bağlanması nedeniyle açıklanan fiyat taban değil tavan fiyat işlevi görüyor. İhtiyaç nedeniyle fındığı hemen satmak istediğimiz için aracıya, tüccara mecbur kalıyoruz. Hükümetin, Karadenizli vekillerin buna engel olması gerekir. ‘Ne yapalım serbest piyasa böyle oluşuyor’ demek, şirketlerin çıkarlarına hizmet etmek demektir. En önemlisi de rekoltenin ne olacağıdır. Yani bu yıl ne kadar fındık üretimi olacak belli değil. Aracıya, tüccara sorarsanız rekolte yani üretim geçen yılki gibi olacak. Bize göre ise verim kaybı var. Ziraat Odası Başkanı bile fındıkta külleme hastalığı ve fındık kokarcası nedeniyle fındık rekoltesinin düşeceğini söyledi. Sonuç olarak herkes 2018 yılı fındık üretiminin geçen yıllara oranla az olacağını söylüyor. O zaman fiyatın da yüksek olması gerekir. Geçen yıl 15 lira olmasını istiyorduk, Hükümet 10 lirada sabitledi. Bu yıl 18 lira olmasını istiyoruz çünkü girdi maliyetlerimiz bir yılda daha da arttı.

GEREKİRSE SOKAĞA ÇIKARIZ

Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan ise hükümetin uyguladığı belirsizlik politikasının fındık üreticisini bahçeden kopardığını belirtiyor:

“Hasadın başladığı şu günlerde hâlâ fiyat belli değil, rekolte belli değil, bu fındık üreticisinin aleyhine işliyor. Fındık üreticisinde emeğini biz çekiyoruz, her şeyi şirketler belirliyor, ben neden masraf yapayım duygusu hakim. Bölgemizde iklim şartları değişiyor. Birkaç yıldır havalar sıcak gidiyor. Kışın kar yağmadı. Sıcaklardan dolayı fındıkta tozlanma eksik oldu. Bu da külleme hastalığını beraberinde getirdi. Rekoltenin az ve üretimin düşük olmasının sebebinde yüzde 50 külleme, yüzde 50 fındık kurdunun etkisi var. Buna rağmen ne rekolte ne de fiyat belli.”

Karan, “Bakanlıklarda bütçe disiplini ve tasarruf tedbiri uygulaması nedeniyle fındık almama durumu olur mu” sorumuzu şöyle yanıtlıyor:

“TMO geçen yıl 10 liraya fındık aldı. 13.5 liraya sattı. İyi de kâr etti. O nedenle tasarruf edeceğiz diye fındık almazlarsa bu doğru olmaz. Böyle bir şey olur da TMO fındık almazsa üreticiyi yalnız bırakmayız. Gerekirse sokağa da dökülürüz. Devletimiz üreticiyi yalnız bırakmaz inancındayız. Asıl problem fındıkta tekelleşme var. Üretici birkaç alıcının eline kaldı. TMO’nun alım yapması bu nedenle de önemli.”

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Hiroşima katliamı 73. yılında lanetlendi

SONRAKİ HABER

Uluslararası Ege İnsan Hakları Okulu çalıştayı 2-3-4 Kasım'da

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa