08 Ağustos 2018 18:17

İsrail'in gözaltına aldığı İsveçli aktivistler ülkelerine döndü

İsrail'in 'Özgürlük Filosu'na ait bir tekneye müdahale ederek gözaltına aldığı 3 İsveçli aktivist ülkelerine döndü.

Fotoğraf: Pixabay

DÜNYA

Paylaş

İsrail'in "Özgürlük Filosu"na ait bir tekneye geçen hafta müdahale ederek alıkoyduğu İsveçli aktivistlerden Ellen Hansson, My Rut Leffler ve Ferry Sarpooshan ülkelerine döndü.

Almanya üzerinden İsveç'in başkenti Stockholm'deki Arlanda Havalimanı'na inen üç aktivisti, İsveçli Yahudi aktivist Dror Feiller ve Ship To Gazza Derneği Başkanı Jeanette Escannilla güllerle karşıladı.

'İŞKENCEYE MARUZ KALDIK'

Havalimanı'nda basın açıklaması yapan Sarpooshan, İngiliz aktivist Richard Sudan'ın hücrede ağır işkenceye maruz kaldığını söyledi.

15 Mayıs'ta Norveç ve İsveç'ten dört tekne ile yola çıktıklarını belirten Sarpooshan, uluslararası sularda İsrail askerlerince hukuksuzca tekneye müdahale ettiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: ''Onlarca asker, hücum botlarla teknemizin etrafını çevirerek hukuksuzca müdahale etti. Vandalizmi aratmayan müdahaleden sonra tekneleri Aşdod Limanı'na çektiler. 2 İngiliz, bir İspanyol, bir Fransız, bir Alman ve 6 İsveçli aktivisti 3 hücreye attılar. Hücrede bize tam anlamıyla hayvan muamelesi yaparak kötü davrandılar. Gece saat ikide hücremize girerek el feneri ile yüzümüze ışık tutup uyandırdılar. İngiliz aktivist Richard Sudan buna tepki gösterdi. 5 görevli gelerek Richard'ı tek kişilik mezarlık denilen bir hücreye attı. Bir metre genişliğinde 2 metre yüksekliğinde 35 derce sıcaklıkta bir yerdi. Sabah saat 7'den akşam 7'ye kadar 12 saat. Richard, yanımıza geldiğinde yarı ölü gibiydi."

İsrail hükümetinin İsveç'e de büyük saygısızlık yaptığını kaydeden Sarpooshan, ''İsveç bayrağı taşıyan, İsveç'e ait bir tekneye İsrail askerleri uluslararası sularda müdahale etti. Bu İsveç'e ve bayrağına da büyük saygısızlık. İsveçli politikacıların buna gerekli tepkiyi göstermesi lazım.'' dedi.

Diğer aktivist Leffler ise Aşdod Limanı'nda didik didik arandıklarını vurgulayarak, ''Aşdod Limanı'na tekneyi çektikten sonra yüze yakın asker, 20 polis, bizi didik didik aradı. Hücrede kaldığımız süre içerisinde de psikolojik baskıya maruz kaldık. Üç gün avukat verilmedi. Diplomatlarla görüşme isteğimiz üç gün boyunca çeşitli bahanelerle geri çevrildi.'' ifadesini kullandı. (AA)